25 Nisan 2024 Perşembe
İstanbul 22°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Terim federasyonu ile birlikte gider...

Metin Tükenmez

Metin Tükenmez

Eski Yazar

A+ A-


“Kimi insan otların, kimi insan balıkların çeşidini bilir. Ben ayrılıkların. Kimi insan ezbere sayar yıldızların adını. Ben hasretlerin..!” Büyük Türk şairi hasretler ve özlemler üzerine ciltlerce şiir yazmış. Ama en çok bu dizelerinden etkilenirim. Şair vatan hasretiyle gitti, öyle görünüyor ki biz de Fatih Terim’in çocukların bile yapmayacağı hataları yüzünden gideceğiz!
Bu düzeyde bir insan, hiçbir özel iş yapmasa da bunca yıl futbolun içinde kalan bir insan böylesi basit hataların savunucusu nasıl olur. Eskiden üst düzeyde futbol oynamış, sonradan teknik direktörlüğe soyunmuş olan insanlar balık gibidirler. Deryanın içindedirler ama deryanın farkında değildirler. Fatih Terim zamanında biraz da bizlerin desteğiyle tam deryayı fark etmek üzereyken, kendine uzatılan eli tutmayıp, deryada boğulmaktan kurtulamadı.
Ben Fatih Terim’in futbol uygulamalarına çok da takılmıyorum. Daha önce defalarca yazdığım gibi Terim futboldan anlamıyor, oyuncudan hiç anlamıyor. Olcan Adin ve Gökhan Töre’den ulusal futbolcu yaratmaya çalışan bir hocanın bilgisinden kuşku duyarım. Hele de o Gökhan Töre’nin arkadaşlarına silah dayamasından sonra... Dünya üzerinde Fatih Terim’den başka hiçbir teknik adam bu büyük hataya ortak olmazdı. Bir futbolcu arkadaşlarına silah çekecek ve ona ulusal takım forması giydirilecek... Bu büyük hatayı da 21 yaşında bir genci kazanmak adına yapacaksınız. Fatih Hoca, sen 21 yaşında bir genci kazanayım derken kaç 21 yaşında genci ve kaç genç futbolcu adayını öldürüyorsun biliyor musun? Bilmiyorsun, bilsen böyle konuşmaz, davranmazdın.
Senin gençleri kazanmayı hiçbir zaman bilemediğinin tanığıyım ben. Hani bundan 13 yıl önce Galatasaray İzmir’de Altay ile karşılaşmış, 1-0 yenilmişti. O günlerin öncesinde Bizim Yıldırım Tükenmez’in seni eleştiren bir yazısı yüzünden hışımla yanımıza gelmiştin. Yıldırım’a “Ben gençleri kazanmaya çalışıyorum” diye sitem etmiştin. O da sana “Ben öğretmenim. Gençlerin nasıl kazanılacağını bana sen mi öğreteceksin” demiş, bunun üzerine yelkenleri indirip yanımızdan ayrılmıştın.
Gençleri kazanayım derken kaç genci öldürdün, bir düşün. Bu işler artık senin bildiğin gibi değil. Bak, değeri Türkiye Ulusal Takımı’nın on dörtte biri olan, salt Arda Turan’ın ederinin üçte biri olan Letonya’yı yenemedin. Üstelik Letonların iki futbolcusunun takımı bile yok. Bu takımı yenemeyerek geçmişteki bütün başarılarını sıfırladın. Ulusal takımımız maçların üçte ikisi oynanmadan, henüz üçüncü grup maçında finallere veda etti. Bu futbol tarihimizde ilktir ve eğer utanılacak bir durum varsa bu senin üzerinde kaldı.
Uzun zamandır yazdıklarımdan ötürü sen beni dost olarak kabul etmezsin ama eski bir dost olarak acı sözlerime kulak ver, görevinden ayrıl. Yoksa federasyonunla birlikte gidersin. Kendini sıfırladın demiştim. Unutma, sıfır da bir değerdir. Sıfırın altı da vardır...