19 Nisan 2024 Cuma
İstanbul 15°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Trabzon’da kim suçlu?

Metin Tükenmez

Metin Tükenmez

Eski Yazar

A+ A-

Trabzonspor-Fenerbahçe karşılaşmasında yaşanan olayın savunulacak hiçbir yanı yok. Bırakın futbolu, sporu, insanlıkla da ilgisi yoktur. Evinize konuk olmuş insanlarla Avni Aker Stadı’na gelenler arasında çok da fark yoktur. Ancak en az hakeme yapılan saldırı denli korkunç olan Trabzonspor’un oynadığı futboldur. Bir takım nasıl bu hale gelir? Trabzonspor gibi bir dev kendi alanında oynadığı karşılaşmada karşıt kaleye gidemiyor, doksan dakika boyunca sadece bir şut çekebiliyor. Hakemin düşürüldüğü insanlık dışı durumun yanında, az da olsa Trabzonspor’un futbol dışı durumunu da göz önüne almak gerekir kanımca. Doğaldır ki Trabzonspor bu duruma birden bire gelmedi. Bugünkü yönetimin kusuru ise yaşanabilecekleri öngöremeyip, önlem almakta geç kalmasıdır.
Yönetim sanatından biraz olsun anlayan insanlar Trabzon’da yaşanılan olayların önüne geçebilirlerdi. Kale arkasındaki korunaklar ve onları dik tutan direk yıkıldığı anda insanların futbol alanına girecek yolu da açılmıştı. O bölgeyi salt özel güvenlik görevlileri ile korumaya çalışmak akılsızlığın ve iş bilmezliğin önde gelenidir.
Türkiye’de hangi statta karşılaşma oynanırsa oynansın özel güvenlik görevlilerinin çok büyük bölümü profesyonel değil, takım yandaşıdırlar. Onlar maç sırasında yandaş gibi oyunu izlerler. Öyle olmasa hakeme kadar ulaşan saldırgan tribünden atladığı anda etkisiz hale getirilirdi. Zaten kimse özel güvenlik görevlilerine güvenmediği için emniyet görevlileri devreye girdi. Kaç kez yazdım bilemiyorum. Özel güvenlik görevlilerinin yüzü maçın oynandığı alana değil tribünlere yönelik olacak. Fazla belli etmeden bu görevliler tribünleri izleyecek. Fazla abartılı bakarlarsa bu sefer de tribünleri tahrik edeceklerinden başları önlerinde ancak dikkatleri tribüne yönelik olarak görev yapacaklar. Onlar maç izledikleri için iki hasta ruhlu insan futbol alanına girip hakeme saldırdı, buna bağlı olarak bütün Trabzon bu yükün altında kaldı.
Peki, şimdi ne olacak? Seyircisiz oynama cezası verilse, Fenerbahçe gol attığı sırada ve oyuncu değişikliğinde çıkan futbolcuyu alkışlayan büyük çoğunluk ne olacak? Siz ne denli büyük cezalar verirseniz verin bu olayların kısa dönemde önlenmesi olanaklı değildir. Trabzonspor’un ligdeki konumuna diğer büyükler gelse taraftarları neler yapar, bir düşünün? Bu nedenle spor alanlarındaki şiddetin kısa dönemde önlemi güvenlik, uzun erimde ise eğitimdir. Yeterince eğitilmemiş ve yaşam koşulları ekonomik olarak yeterince geliştirilememiş insanların yaşadığı toplumlarda bu olaylar kolay kolay önlenemez. Biz de üzülmekten öteye gidemeyiz.
Üzülmekten söz açıldığında, Trabzonspor-Fenerbahçe maçından sonra Aydınlık sporun attığı manşet beni derinden üzdü. Hakeme kırmızı kart gösteren Salih Dursun’un eylemiyle maç ilişkilendirilmişti. Oldu olacak bari Fenerbahçe otobüsünün kurşunlanmasını da Salih Dursun’un kartıyla ilişkilendirin! Salih’in yaptığı o müthiş gülmece yönünü kimse anlamadı, büyük çoğunluğun anlamasını da beklemiyorum. Ama anlamayanların içinde Aydınlık spor olunca, insan ne diyeceğini bilemiyor. Nasrettin Hocaları, Aziz Nesinleri çıkartmış bir toplum bir de Salih Dursun çıkarttı ama anlayamadık. Salih Dursun’un hareketini görünce ben katıla katıla gülmüştüm.
Türkiye’de futbolcuların hakemlere yaptığını yazmaya kalksam gazete sayfaları yetmez, ortaya bir ansiklopedi çıkar. Alt liglerde hakemler her hafta meydan dayağı yiyor. Salih ne yapmış? Hakeme şiddet uygulamamış, hakaret etmemiş, kartı hakemin elinden zorla almamış. Yere düşen kartı alıp hakeme göstermiş, cezasını da çekmiş. Gülmesini unutmuş bir toplum bu tür gülmece olaylarını anlamakta zorlanır...