25 Nisan 2024 Perşembe
İstanbul 23°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

TSK’dan açıklama bekliyoruz!

Ufuk Söylemez

Ufuk Söylemez

Eski Yazar

A+ A-

Bu yazıyı Mamak Askeri Cezaevi'nde tutsak bulunurken, geçirdiği beyin kanaması neticesinde, 49 yaşında, ailesinin gözü önünde, açık görüş esnasında yaşamını yitiren, Harbiye'yi birincilikte bitirmiş, Mustafa Kemal'in Askeri, Dnz. Kur. Alb. Murat Özenalp'in, Ankara Kocatepe Camii'nde yapılan cenaze töreninin ardından kaleme alıyorum.

Henüz ilk ve ortaöğretim çağındaki evlatlarının asker selamı ile uğurladıkları babaları, hepimiz için Balyoz Kumpası şehididir. Hain bir pusuya düşürülmüş şerefli bir Türk askeridir.

Kocatepe Camii avlusunu dolduran binlerce vatansever, Atatürkçü, Cumhuriyetçi Millici ve demokrat yurttaş son derecede tepkiliydi. İnsanların gözleri yaşlıydı ve zulme isyan ediyorlardı.

Cenaze törenine gelmeyen / gelemeyenlere ise öfke büyüktü.

Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Bülent Bostanoğlu ve beraberindeki üst düzey askeri yetkililere cenazeye katılan yurttaşlar kadınlı - erkekli çok ağır tepki gösterdiler.

"PKK / KCK dışarda, askerler hapiste" "utanın, ne yüzle gelebiliyorsunuz buraya", "Tasfiye bitti, katliam başladı", "Mustafa Kemal'in Askerleriyiz", "Kumpasçılar dışarda, kahramanlar hapiste" şeklinde sloganlar attılar. Acı olan TSK Komuta kademesinin cenazeye katılan binlerce vatansever tarafından bu kadar ağır ifadelerle eleştirilmesi oldu.

Herşeye rağmen ordumuz, milletin ordusudur. Halk ile ordumuz arasında nifak ve soğukluk sokmaktan kaçınmak gerekir.

UTANIN!

F-tipi kumpasın devlete sızan emniyet ve yargı mensupları eliyle yürüttüğü alçakça operasyonlar sonucunda, cezaevlerinde bulunan şanlı ordumuzun kahraman askerleri halen tutsak haldeler.

Sn. Genelkurmay Başkanımız, kamuoyundaki bu büyük tepkiyi ve beklentiyi iyi tahlil etmeli, asker ailelerinden, silah arkadaşlarından gelen feryatlara kulak vermelidir.

Kendisinin, yetkili kurullarda, MGK'da, Başbakan ve Cumhurbaşkanı ile bu konudaki beklentilerini, gerçekleri ve sıkıntılarını açıkça söylediğini düşünüyorum. Bu konudaki gayretlerinin farkındayız.

Ancak, Genelkurmay Başkanımız Sn. Necdet Özel, artık kamuoyuna da bir açıklama yapmalıdır.

Çünkü, TSK'nın itibarını, Türk milletinin birliğini ve bütünlüğünü hedef alan bu kumpastan, ordusunu, silah arkadaşlarını ve itibarını korumak kendisinin asli görevidir.

Kumpasa karşı zulme karşı,derhal hukuki ve idari adımların atılmasını açıkça talep etmeli, önerilerini kamuoyuyla paylaşmalıdır.

Susmak, sinmek, hukuksuzluğa, zulme boyun eğerek psikolojik harekata karşı ezilmek ve yenilmek Mustafa Kemal'in askerlerine yakışmaz.

TOBB'un, Sn. Sinan Aygün'e sahip çıktığı, Fenerbahçe'nin Sn. Aziz Yıldırım'a sahip çıktığı kadar, TSK'nın itibarına ve personeline sahip çıkmak vazgeçilmez ve ertelenemez bir ödevdir.

Bu zulüm bitmelidir!

Silahlı PKK'lılar uzman çavuşları önce silah zoruyla kaçırıp, sonra da kravatlı PKK'lılara teslim etmek suretiyle TSK'nın da milletin de onuruyla alay ederken, kumpas olduğu geniş kamuoyunda kabul gören, bunca adaletsizliğe karşı "hukuka saygı" yalanına sığınarak, kimse sessiz kalamaz, kalmamalıdır.

Türk Milleti demokratik itirazını giderek bir demokratik isyana dönüştürmek üzeredir.

Hukuk ve meşruiyet içindeki bu haklı tepkilerin yakın gelecekte de artarak süreceğini tahmin ediyorum.

Susanlar, camiye gelemeyenler, "darbeciler temizlensin" yalanıyla bu alçaklığa destek olanlar, başını kuma gömenler, Şehit Albayımızın boynu bükük kalan yetimlerinden utanın!

Allah'tan korkun, yeter artık!