25 Nisan 2024 Perşembe
İstanbul 18°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Türk-ABD ilişkileri 98 km’ye sıkıştı

Rafet Ballı

Rafet Ballı

Gazete Yazarı

A+ A-

Artık iyice netleşti. Türk-ABD ilişkileri 98 km’ye sıkıştı.
Konu: Elbette Suriye.
Fakat bütün coğrafya değil. Suriye’nin kuzeyindeki özel bir alan: Cerablus-Azez hattı.
Uçtan uça 98 km tutuyor.
***
Hattın önemi, her kuvvete göre değişiyor.
ABD için: PKK/PYD kantonlarını birleştirecek son halka.
Malum: ABD yardım etti.
Doğuda Cezire ile Aynelarap (Kobani) kantonları birleştirildi.
Batıda Afrin kantonu bulunuyor.
Aradaki tek “boşluk” 98 km’lik bölge. IŞİD’in elinde.
Üçü birleştirilirse, “koridor” kesintisiz tamamlanacak.
Akdeniz’e tek bir adım kalacak.
***
Elbette: ABD “koridor” kurulsun istiyor. Hem de bir an önce.
Washington iki araca sahip:
Biri: “Kara gücüm” dediği PKK/PYD.
Diğeri: Elbette kendi hava ve özel kuvvetleri.
***
ABD, “koridor” için neden ısrarlı?
Yakın hedefi: Suriye’de bir köprübaşı tutmak. Bölgenin şekillenmesinde rolünü korumak.
Uzun vadeli stratejik hedefi biliniyor: Adı “Kürdistan” olan “bağımsız” bir devlet yaratmak.
“Koridor” üzerinden burayı Akdeniz’e açmak.
“Kürdistan”a biçilen görev: Bölgeye karşı ABD “tetikçi”liği. Bir tür “Müslüman İsrail”.
Bu yüzden “Amerikan koridoru” diyoruz.
***
AKP hükümetinin pozisyonunda iki dönem var.
Birinci aşama: “Koridor”a yardım ve yataklık.
İçte açılım: PKK’nın önünü açtı.
Dışta Esadsız Suriye politikası: İç savaşa yol açtı.
Toplam sonuç:
İçte: PKK, şehirlere yerleşti.
Dışta: Örgüte Suriye’nin kuzeyinde 3 kanton hediye edildi.
Zira: AKP’nin büyük katkısıyla Esad zayıflatılmıştı. Kuzeyi tutamıyordu.
***
AKP buna rağmen politikasını değiştirmedi.
PYD’nin lideri Salih Müslim Türkiye’de ağırlandı.
Müslim’e önerilenler aymazlıktı.
Denildi ki: Suriye muhalefetine katıl. Esad’la savaş. Seni destekleyelim.
***
İki gelişme AKP’ye politika değiştirtti.
Bir: ABD, PKK/PYD’yi desteklemek için sahaya indi.
ABD’nin hava, silah desteği sonuçlarını verdi
Önce: Aynelarap IŞİD’in elinden alındı.
Sonra: Kritik Telabyad harekatı geldi. Böylece Cezire ve Aynelarap kantonları birleşti.
Sonuç: Türkiye-Suriye sınırının 500 km’si PKK’nın eline geçmişti.
Sırada Careblus-Azez vardı. 98 km’lik hat.
Burası da alınınca Türkiye güneyden kuşatılacaktı.
Hatay hariç, Türkiye’nin Arap dünyasıyla bağı kopacaktı.
***
İkinci gelişme: 7 Haziran 2015 seçimi örgütün başarı hanesine yazıldı.
İç ve dış koşullar olgunlaşmıştı PKK’ya göre.
Güneydoğu politikasını açığa vurdu.
Özyönetim ve “devrimci halk savaşı” dönemi başlamıştı.
Siyasi anlamı: Türkiye yönetilemez hale gelmekteydi.
Ya teslim olacak ya da karşı koyacaktı.
Ayrılıkçılık: Ancak silahla engellenecek düzeydeydi artık.
TSK’nın kabaran talebi de böyleydi.
***
24.7.2015: İkinci dönem başladı.TSK, PKK’yı içte ve Irak’ta vuruyor.
Fakat: Örgüt Suriye’de ABD şemsiyesi altında.
Türkiye ilan etti: “PKK/PYD, Fırat’ın batısına geçerse vururum.”
“Fırat’ın batısı”, 98 km’lik alan.
7-8 aydır durum böyle.
***
ABD bir deneme yaptı. Örgütün yanına bazı Arap aşiretleri kattı.
Sahte bir kimlik çıkardı: Demokratik Suriye Güçleri.
Güya: Hem Türkiye tükürdüğünü yalamayacak.
Hem de PKK, 98 km’lik alanı kontrol edecekti.
Böylece: IŞİD’in Türkiye ile tek bağı koparılacaktı.
Kısmen bazı güçler Menbiç’e girdi.
Ankara yine razı olmadı.
***
Bu arada Türkiye iki adım attı.
Biri açık: İran’la Suriye konusunda yakınlaştı. Federasyona ve koridora karşı.
Diğeri örtülü: Rusya ile yakınlaşma adımları.
İkisi de Ahmet Davutoğlu’nun İran ziyaretinde masaya konuldu (5/6 Mart 2016).
***
Tayyip Erdoğan, Tahran’ın “artı”larıyla ABD’ye gitti.
Temel gündem: 98 km’lik alan kimin kontrolüne verilmeliydi?
İki formül vardı masada.
ABD formülü: PYD + Arap aşiretleri = Demokratik Suriye Güçleri.
Türkiye formülü: ÖSO kalıntısı Arap/Türkmen güçleri + Arap aşiretleri = Ilımlı muhalefet.
***
Özet: Görünen henüz bir mutabakat yok.
İki taraf da pozisyonunu koruyor.
Hükümet teslim olacak diye kestirip atmıyorum.
***
Son söz: Fakat AKP, hâlâ çıkmazlarda debeleniyor.
Hem Türkiye, hem bölge için meşrû çözüm basit. Üstelik maliyetsiz.
“Cerablus-Azez hattı Suriye toprağıdır. Esad kuvvetleri gelip toprağını denetlesin.”
Türkiye böyle dese kim itiraz edebilir?
Rusya, İran, Avrupa, Irak ve Suriye’nin de desteğini alır.
Artı: Terörle mücadelede bölgenin desteği demektir bu.