18 Nisan 2024 Perşembe
İstanbul 19°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Yaşlı çınarlar filiz veriyor

İzmir Narlıdere’deki Huzurevi sakinlerine misafir olduk. Her biri ulu bir çınar gibi. Ulu çınarların umut ve iyimserlikleri gelecekteki güzel günleri müjdeliyor

Yaşlı çınarlar filiz veriyor
A+ A-

MERAL AKKAYA / İZMİR

1 Ekim Dünya Yaşlılar Günü kapsamında İzmir Narlıdere’deki Huzurevi Yaşlı Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi sakinlerini ziyaret ettik. İkinci Bahar Salonu'nda gülen yüzlerle bizi karşıladılar. Salona girer girmez insanın içini bir huzur kaplıyor. Yeşillikler içerisindeki bu yerden İzmir’i seyretmek ayrı bir mutluluk veriyor. Körfez ayaklarınızın altında kalıyor. Huzurevi sakinleri ise bildiğimiz yaşlılara hiç benzemiyor. Umutları ve iyimserlikleri ile herkese örnek oluyorlar. Toplu bir fotoğraflarını çekmek istediğimizde hepsi birden ayağa kalktı. “Aman yormayalım sizi oturun isterseniz” sözlerimiz nafile. Onlar “Bizler dimdik ayaktayız” diyerek fotoğraf çektirdiler.

SOSYAL DEVLETİ DAHA İYİ ANLIYORUZ

Emekli vali Aydın Özakın 84 yaşında. Matematik öğretmeni olan Ayten Özakın ile 10 yıldır huzurevinde kalıyor. Özakın, huzurevindeki güzellikleri anlata anlata bitiriyor. Yaklaşık bin 100 kişinin kaldığı bu tesis dünyanın da sayılı yerlerinden biri. Resim ve çalışma atölyeleri, kütüphane, sergi salonları, konserler, geziler... Tesis bütün bu imkanları ile diğer huzurevlerinden ayrılıyor. Sosyal faaliyetler saymakla bitmiyor. Aydın Özakın, bu imkanları sosyal devlet anlayışına bağlıyor. Özakın, “Sosyal devlet olmanın en güzel örneğini yaşıyoruz burada. Sosyal devlet ancak buralarda hayat bulur. Devletin bu hizmetleri bütün yaşlılara sunmalı. Gençken bu ihtiyacı fark etmiyoruz. Ancak yaşlanınca sosyal devlet anlayışına ne kadarda çok ihtiyacımız olduğu ortaya çıkıyor” dedi.

Yaşlı çınarlar filiz veriyor - Resim : 1

Emekli Vali Aydın Özakın.

Aydın Özakın 39 yıl boyunca devlet yönetiminde görev alan bir isim. Mülkiye müfettişliği, kaymakamlık, valilik yapmış. Görevi boyunca Türkiye’nin her karış toprağını gezmiş. Toplumu düşünmeyi kendine kılavuz edinmiş. Özakın, “Bizler, Atatürk’ün yetiştirdiği kuşaklar toplumsal bakmayı öğrendik. Kişisel zenginlikleri ve mutlulukları kabul edemiyoruz. Bencillik bize uzak geliyor. En büyük zenginliğimiz toplumsal düşünmek” sözleri ile hayata bakışını ortaya koyuyor.

GELECEĞE UMUTLA BAKIYORUM

“Hiçbir zaman bilimin ve aklın dışında devlet yönetmek mümkün değil” diyen Özakın, karamsarlığa da karşı. “Geleceğe ve yaşama umutla bakıyorum. Hiçbir zaman umudumu yitirmedim. Bilimin ve aklın her zaman galip geleceğine inanıyorum” diyor.

Özakın “Bayram ediyorum Alpullu fabrikaları tekrardan açılıyor diye. Şeker fabrikası açıldı ben göklere uçtum. Tarım bakanı ‘fındığın hepsini alacağım’ dedi. Et Balık Kurumu yeni baştan et alacak. Bilimin ve aklın dışında devlet yönetmek mümkün değil” diyerek mutluluğunu anlattı.

Aydın Özakın, “yaşlandık, unutulduk, dışlandık” diye hiç düşünmemiş. Mardin’de doğan Özakın, bugünlere Cumhuriyet’in imkanları ile geldiğinin farkında olanlardan. Özakın, “Cumhuriyetin bize sundukları ile yetiştik okuduk. 4 kardeştik, hepimiz okuduk. Atatürk öldüğünde Mardin’deydim. 4 yaşındaydım ve hüngür hüngür ağladım. Şimdi Atatürk’ü silmeye çalışıyorlar. Ancak bunu başaramayacaklar. Biat etmek kolay geliyor. Oysa çoğunun hayatları tehlikede” ifadelerini kullandı.

Yaşlı çınarlar filiz veriyor - Resim : 2

Narlıdere Huzurevi'nin kütüphanesi, geniş kitap koleksiyonu ile yaşlılara hizmet veriyor.

DOSTLUKLARIN YERİ AYRI

Cumhuriyet kuşağı olmakla övünen bir diğer isim Ayla Coşkuner oldu. Coşkuner bir sanatçı; eserleri ile kadınları anlatıyor. Çoşkuner’i üzen ise kindar bir nesil yetiştirme girişimi ve biat kültürü.

Ali Bektaş ise 5 yıldır huzurevinde kalıyor. Emeli subay olan Bektaş yıllar önce eşini kaybetmiş. Bektaş, “Buradaki dostlukların tadı bir başka” diyor.

İsmail Boyacıoğlu dostlukların kıymetini bilenlerden. Mühendis olan Boyacıoğlu duygularını maketler ile anlatmaya çalışıyor. Boyacı, yaptığı maketler ile üretmeye devam ettiği görüşünde.

İnsanları da doğadaki canlılara benzeten Boyacıoğlu, “Ağaçlar ölmek üzereyken filiz verir. İnsan çiçek gibidir. Üretmeye burada da devam ediyoruz” dedi.

“Yaşlı yok düzen yok” şeklindeki Uygur atasözünü hatırlatan Boyacıoğlu sözlerini şöyle sürdürüyor: “Yaşlı olmayan yerde düzen de olmaz. O bakımdan yaşlılar ile iletişim halinde olmak çok önemli. Ömrümüzün kalanını değerli ve verimli kullanmak istiyoruz.”

Yaşlı çınarlar filiz veriyor - Resim : 3

Emekli Mühendis İsmail Boyacıoğlu, maket yaparak üretimden kopmadığını anlattı.

SAZ ÇALAMADI AMA RESİM YAPTI

Üreten ve hayata fırça ile dokunan bir huzurevi sakini de Necdet Güdür. Güdür’ün eşi de aynı huzurevinde kalıyor. Ancak eşi daha ağır hastalara hizmet verilen Geriatri servisinde. Alzheimer hastası da olduğu için eşinin kendisini hatırlamadığını söyleyen Güdür, her şeye rağmen iyimserliğini yitirmeyenlerden.

Necdet Güdür, astrofizik profesörü ancak yaptığı resimler herkesin beğenisini topluyor. Güdür, “Burada resim yapmaya başladım. Gençken yapamadıklarımızı, içimizde kalanları yapıyoruz. Bütün canlılar ölürken; ölmeden önce bir yaprak verir bir çiçek verir. Nesi varsa onu ortaya koymaya çalışır. Bizler de burada sergi açıyoruz. El işleri yapıyoruz. Herkes hobisini ortaya koyuyor” diyor. Necdet Güdür’ün resim yapma hikayesi de ilginç. Güdür, 30 yıl saz çalmak için uğraşmış. Dut ağacından kendine güzel bir saz bile almış. Olmamış. Sonunda sazı da bir arkadaşına hediye etmiş. Arkadaşları “Saz çalamadı ama çok güzel resimler yapıyor” diyerek onu teselli ediyor.

HUZUR-DER'İ KURDULAR

Narlıdere Huzurevi’nde kalanların derneği de var. Huzur-Der Başkanı Emel Tomurcuk bir yıl önce eşini kaybetmiş. Tomurcuk’un annesi de bu huzurevinde kalmış ve hayatının son günlerini burada yaşamış. Yaşanan sıkıntılara ve eksiklere daha fazla müdahale etmek için bir dernek kurduklarını söyleyen Tomurcuk, dernek sayesinde birçok sorunu da çözdüklerini vurguladı. Derneğin bir hedefi de bülten çıkarmak.

Derneğin başkan yardımcılığını yapan Ali Bektaş da arkadaşları gibi hayata hep olumlu bakanlardan. Bektaş, “Derneklere üye oldum, buralarda çalışmalar yürüttüm. Sorunlu olan insanların hayatlarına dokunmaya çalıştım. Kalan ömrümüzde de hayatlara dokunmaya devam ediyoruz” dedi.

Yaşlı çınarlar filiz veriyor - Resim : 4

Huzur-Der Başkanı Emel Tomurcuk.

BİZLER ŞANSLIYIZ

Kimisi hayat arkadaşını kaybetmiş, kimisinin eşi hasta ve daha bir çok sıkıntı... “Bütün bunlara rağmen yalnız kaldık. Unutulduk” diye sitem etmiyor musunuz? sorusunu tamamlamamıza bile izin vermeden hep bir ağızdan, “Bizler şikayet etmiyoruz, ağlamıyoruz çünkü şanlıyız” diyerek yanıt veriyorlar.

Keyifli sohbetin ardından Huzurevini dolaşıyoruz. Resim atölyesi, sergi salonları, kütüphane, berber, terzi; ne ararsanız elinizin altında. Manzara 5 yıldızlı oteli aratmıyor. Daha önemlisi ise huzurevi sakinleri arasındaki arkadaşlık ve dostluk. Onlar kocaman bir aile olmuşlar. Tekrar onları ziyaret edeceğimize söz vererek Narlıdere Huzurevi'nden umutla ayrıldık.

Son Dakika Haberleri