29 Mart 2024 Cuma
İstanbul 13°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Yeni bir Ağar-Mumcu operasyonu!

Sabahattin Önkibar

Sabahattin Önkibar

Eski Yazar

2007’de yapılan seçimi hatırlayın.
DYP ile ANAP birlikte seçime girme kararı aldığı gün AKP’de panik başlamıştı zira böyle bir birliktelik AKP’nin tek başına iktidarını önlüyordu.
Melih Gökçek gibi AKP zirveleri tarafından görevlendirilen pek çok isim hem Mumcu hem de Ağar’ı geceyarıları evinde ziyaret edip bu bütünleşmeden vazgeçirmeye çalıştı ki bunu bana anlatan görüşmenin tanığı olan eski milletvekili Mehmet Erdemir’dir.
O dönem bu ziyaretler sonuç verdi ve Ağar ile Mumcu yüzde 17-18 ile Meclise gireceklerken bir sabah ansızın bütünleşmekten vazgeçtiler... Belli ki bir şekilde ikna edilmişlerdi.
Benzer tablo şimdi yaşanıyor.
AKP, MHP’de değişim olur ve Bahçeli giderse, MHP oyları patlar ve iktidardan düşerim paniği ile taarruza geçti.
Metodu paralel argümanı ve yargıyı etkilemek ki Adalet Bakanı Bozdağ’ın ifadeleri bunun delilidir.
Sadece Bozdağ değil, Havuz Medyası ile Bahçeli’nin hain ilan ettiği akil insanlar heyetinden Nihal Bengisu Karaca gibiler bile Bahçeli kalsın diye seferberdir ki bunun ne anlama geldiği ortadadır.

Lazlar Türktür Tayyip Bey!
Tayyip Erdoğan babasına “Biz Laz mıyız Türk müyüz” diye sormuş!..
Yanlış soru sormuş zira Tayyip Bey babadan Rizeli lâkin laz kökenli olmadığını cihan biliyor zira Rize’nin Potamya ya da Güneysu ilçesinde lazlar değil başka kesimler yaşar.
İlaveten hiçbir laz kökenli biz Türk müyüz diye bir soruyu ne kendine, ne başkasına sorar zira Türk olduğunu bilir ve onunla övünür ki Fahrettin Kirzioğlu’nun lazların Türk boyu olduğuna dair tarihi belgeleri ortada.
Velev ki lazlar ırk olarak Türk kafatasını taşımasa bile özbeöz Türktür zira abartısız tamamına yakını kendini öyle hisseder. Türklük ise ırk tanımı değil, mensubiyetliktir. Tablo bu iken adı Türkiye olan bir ülkenin Cumhurbaşkanı durduk yerde neden böyle bir söz eder anlamış değilim.

Kumar oynayan Kılıçdaroğlu’nun oğlu olsa!
Dünün flaş haberi Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’ın oğlu Erkan Yıldırım’ın kumar masası görüntüleriydi.
Maaşlı bir babanın oğlu olmasına rağmen Türkiye’nin sayılı zenginlerinden biri olmayı başaran Erkan Yıldırım Singapur’da bir otelin kumarhanesindeki rulet masasından fotoğrafı yayınlandı.
Göreceksiniz bu fotoğrafa yandaş ya da merkez medya zerre ilgi göstermeyecek.
Eğer kumar oynayan Binali Yıldırım’ın değil de kazara Kılıçdaroğlu’nun oğlu olsaydı medya haftalarca hedefe oturtur, dahası AKP’liler duvarlara o görüntünün afişlerini asarlardı. Pardon şeyhülislama soralım, kumar haram mı değil mi?

Sen FB’nin sahibi değilsin!
İyi bir Fenerbahçeli olarak Aziz Yıldırım’ı dinlerken üzüldüm.
Üslubu hoş değildi.
Fenerbahçe sanki ona babasından miras!
Kendini eleştirenleri peşin hükümle aşağılayıp yaftaladı.
Kardeşim orası senin çiftliğin değil, onlarca milyonun gözbebeği olan bir spor camiası.
Başarısızlığını kamufle etmek için de, “Chelsea de bu hafta 3-0 mağlup oldu. Ne olmuş yani!” gibi tuhaf bir cümle kurdu.
Dahası, “Nani ve Persie’nin Türkiye’ye gelmeleri bile yeter” dedi.
Pardon ama Aziz Bey bu basın toplantısını niye yaptı anlayan yok!
Şike sürecindeki duruşundan ötürü sahiplendiğimiz Aziz Yıldırım’ı artık sahiplenmekte zorlanıyoruz... Aziz Bey git artık, her geçen gün kendini aşağı çekiyorsun!