29 Mart 2024 Cuma
İstanbul 13°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Yenikapı mitingi

İsmet Özçelik

İsmet Özçelik

Gazete Yazarı

7 Haziran Yenikapı mitingi kalabalıktı. Siyasi parti farkı ikinci plana düşmüştü. Televizyonda izledim. Vatandaşların, “Neden geldiniz?” sorusuna, “Vatan için, önce ülkem” yanıtını vermeleri önemliydi.
Katılımcılar samimi idi. Televizyonlara konuşanların özgüveni tamdı. Bu eylemi başka hesaplar için kullanmaya kalkan olursa “itiraz” edecekleri belliydi. TSK konusundaki hassasiyet dikkat çekti. ABD/FETÖ darbe girişimine katılanlarla TSK’yı ayırt ediyorlardı. Komutanları görünce, “En büyük asker bizim asker” demeleri de bundandı.
Mustafa Kemal Atatürk, Nazım Hikmet, Ahmet Arif öne çıktı. Bana göre mitingde en iyi konuşmayı Binali Yıldırım yaptı. Hem kürsü hakimiyeti iyiydi, hem de söyledikleri!
FIRSATÇILAR VE YENİ ANAYASA
Televizyon kanalları mitingden saatler önce canlı yayına geçtiler. Özel programlar yaptılar. AKP döneminde semiren takım yine öndeydi. FETÖ’nün hakim olduğu dönemde TRT ambarını boşaltanlar yalakalıkta sınır tanımıyorlardı.
15 Temmuz’dan sonra milletin mesajının iyi anlaşılması gerektiğini belirttiler. Siyasilerin “Yeni Anayasa” konusunda adım atmasını istediler. Darbe girişimlerinin “Yeni Anayasa” ile önlenebileceğini söylediler.
“Bu kadarına da pes” dedirttiler!
KİM BUNLAR?
Her dönemde kuvvete taptılar. Yeri geldi Evren’i, yeri geldi Özal’ı, yeri geldi Mesut Yılmaz’ı, yeri geldi Demirel’i, yeri geldi Çiller’i savundular. 2002’den beri malum!
Darbe girişimi başarılı olsaydı Fethullah Gülen’i “Mehdi” ilan ederlerdi. Ama şimdi Erdoğan’a yaranmak için darbe girişiminden bile “Yeni Anayasa” ihtiyacını çıkardılar.
Adamlar patlıcanın değil, kuvvetin dalkavukları..!
YENİKAPI GÜLLERİ
Televizyonda mitingi takip ediyorum. Kameralar katılımcılara odaklanıyor. Abdullah Gül orada. Halkı selamlayarak ön almaya çalışıyor. Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu “Beni de görün” havasında. Sahnede uzun kalmak için çırpınıyor. Tansu Çiller beyazlar içinde poz veriyor. Televizyonda bir ara CHP’li Erdoğan Toprak’ı gördüm. FETÖ’nün darbe girişimine tepkisini dillendiriyordu. Nedense eski günleri anımsadım.
Kimler yoktu ki! FETÖ’nün sporcu takımı, Pansilvanya’da “Hoca”nın duasını almak için el öpen sanatçılar!
Himmette eli açık işadamları, …
Bir gün önce de Mehmet Ağar Kısıklı’da kürsüye çıkmıştı. Göremedim ama onun da meydanda olması muhtemel.
Meydandaki gazeteci dostlarla konuştum. Vatandaşların tepkisini anlattılar. Buraya yazamam. Halkla bunlar çok farklı. Ama inanın herkes, her şeyin farkında.
Nereden mi biliyorum. Gelen telefonlardan!
***
CAMİYE, YARGIYA, KIŞLAYA, …
Şu aralar sık sık gündeme geliyor. “Camiye, yargıya, kışlaya siyaset sokmayalım” deniyor.
Ama eksik!
Camiye, yargıya, kışlaya sadece siyaset değil, tarikat da sokulmamalı.
Sokulursa ne olduğunu son 8 yıldır çok acı bir şekilde yaşıyoruz. 15 Temmuz da yaşadıklarımıza kapak oldu.
Umarız ders olur!
ABD VE TARİKATLAR
Türkiye’deki tarikatların tamamına yakını emperyalizmle işbirliği içinde. Kurtuluş Savaşı yıllarında da böyleydi, şimdi de böyle! O zaman İngilizler kullanıyorlardı. Sonra ABD ve AB de devreye girdi. Tarikatları sivil toplum örgütü olarak görüyorlar. İçlerine de iyice sızmışlar.
Şu aralar sık sık “FETÖ mü ABD’yi kullanıyor, ABD mi FETÖ’yü?” diye soruluyor. Anlamsız!
ABD’yi çıkarırsanız FETÖ diye bir şey kalmaz.
***
YSK’DA FETÖ YOK MU?
Kamuda FETÖ temizliği sürerken bir hakim dostum aradı. “FETÖ her yere sızmış. Yüksek Seçim Kurulu’nu(YSK) pas geçmesi düşünülemez. Oradan niye ses gelmiyor?” diye sordu.
İşin açığı hiç aklıma gelmemişti. FETÖ’ün çok kritik işlevi olan YSK’ya sızmaması düşünülemez. YSK’da FETÖ yok mu?
Yoksa..!