Yeşil Hücreler!

İşte cesur, gerçekçi ve herkesi sarsacak bir araştırma kitabı. Değerli araştırmacı-yazar Sn. H. Hakkı Kahveci’nin son kitabını okurken insanın tüyleri diken diken oluyor.

Togan Yayınları’ndan çıkan kitabın ismi “Yeşil Hücreler-Türkiye’de El-Kaide’yi kimler büyüttü: Türkiye’yi Suriye’de IŞİD’e nasıl bulaştırdı”

Kitap Kültür E. Bakanımız Sn. Namık Kemal Zeybek’in nitelikli bir sunuş yazısı ile başlıyor. Sn. Zeybek sunuş yazısında; “...El-Kaide gerçekte daha İslam’ın ilk yüzyılından itibaren ortaya çıkmış bir sapkın yolun bugünkü uzantısıdır. Emevilerin dini ile Haricilerin terörizmini birleştirirseniz, El-Kaide anlayışına uzanırsınız. Bu çizgide, İslam artık insanlara erdem kurallarını aşılayan ve barışa ulaştıran bir din olmaktan çıkar; muhterislerin, dar kafalı yobazların tatmin ideolojisi durumuna düşer, düşmüştür...” diyor.

656 sayfalık kitap tarihten bugüne getirdiği geniş bir analizle, “TC ve El-Kaide savaşının binlerce yıllık gerçekliği” isimli bölümle başlıyor.

Türklerin kurduğu devletler neden yıkıldı? El-Kaide zihniyetinin Türkiye’deki izdüşümü.

Bazı Tarikatların karanlık ilişkileri. Rabıta örgütünün iç yüzü, Rabıta - Fulbright ilişkisi.

Uğur Mumcu’nun 30 yıl önceden yaptığı tespit. El-Kaide-IŞİD bağlantısı İHH-TİKA-Diyanet Vakfı hakkındaki sorular.

MASAK raporları halka açıklanacak mı?

El-Kaide’nin kasası Yasil El Kadı mı? IŞİD’i destekleyen TV kanalı Türkiye’de kuruluyor mu? başlıklarıyla, her biri gündem oluşturacak, vahim ve sarsıcı konuları geniş bir biçimde ele alıyor.

Cesur, bilgi ve araştırmaya dayalı, Türkiye Cumhuriyeti’nin bugün karşı karşıya kaldığı karşı-devrimci, kara-yobaz fitne fesat hareketinin kodlarını-ilişkilerini - irtibatlarını bir bir deşifre eden, sorgulayan, çok önemli bir kitap yazmış Sn. Kahveci.

Yazmazsak, okumazsak bilemeyiz, öğrenemeyiz. Perde arkasını, madalyonun öteki yüzünü ve aslında neler olduğunu kavrayamayız.

Ben bu kitabı okurken insanın uykusunu da kaçırsa, çok şey öğrendim. Bildiğim bir çok şeyin de teyidini aldım, ya da diğer boyutlarını gördüm bu kitapta.

Cumhuriyetçiler, sağ-sol demeden, Atatürk’te birleşenler; karşı karşıya kaldığımız bu yobaz ve gericilerle-bölücülerin hayasız akınına karşı, demokratik bir kuvayı milliye ruhu ve anlayışıyla bir araya gelmenin bir tercih veya düşünce olmadığını, tarihi bir zaruret olduğunu, böyle kitapları okuduklarında bir kez daha anlayacak ve görecekler bence.