Yüreklerin Mehmetçikle çarpma zamanı

Kâlbin Mehmetçikle çarpıyor mu, bu soruya olumlu yanıt ver yeter, o an doğru mevzidesin. Sözcü gazetesi, dün “halkın kafası karışık” diye yazıyordu, oysa kafası karışık olan Sözcü gazetesi. O zaman saplantının esiri olunur ve gerçekten kopulur. Saplantıdan ancak kafa karışıklığı çıkar. O saplantı, başka bir yazının konusu. 

YÜREKLERİ MEHMETÇİKLE ÇARPANLAR 

Cumartesi günü Turgut Reis’te söyleşi yaptık, arkasından Gümüşlük’e geçtik, konu hep Mehmetçik.  

Söke Avşar’ın destan yazılacak kahramanı Durmuş Ece’yi (Durmuş Uyanık) evinde ziyaret ettim. Didim’de verdiğimiz konferansta yöre emekçileri ve aydınlarıyla görüştük. Mumcular’dan Ahmet kardeşim ve arkadaşları geldiler. Pazar günü Söke Sarıkemer köyünde Murat Nizam kardeşimizin avlusunda buluştuk. Arkasından Serçin köyünde unutulmaz yiğit kardeşimiz Rüştü Karakaş’ın oğlu Mehmet Ali Karakaş’ın düğününde Serçin Muhtarımız Mustafa Çay’la tanıştık ve köylülerimizle sohbet etik. Avşar’da Mehmet Bakan yâdigârı Muhtar Erdoğan Bakan ve köylülerimizle hasret giderdik. Derken Germencik Moralı köyünde Vatan Partisi MKK Üyesi, bizim Zeki Gürsoylarla birlikteydik. Duygulu anlar, geçmişe özlemler, anılar, anılar, bizi bırakıp gidenler... 

Hiç kimsenin kafası karışık değil, yürekleri Mehmetçikle birlikte çarpıyor.  

Ankara Hukuk Fakültesi’nden sınıf arkadaşım, Vatan Partisi önderlerinden Turgut Okyay, sabah metroda vatandaşın konuştuklarını anlatıyor. Metrodaki vatandaşın da kafası karışık değil. Otobüste, tramvayda, traktörde, trende, minibüste, bütün ulaşım araçlarında yürekler Mehmetçikle çarpıyor. 

SADE VATANDAŞIN MEVZİSİ 

Sade vatandaş, vatan mevzisinde, millet mevzisinde. Ülkeye yönelen dış ve iç tehdidi görüyor. Bölücü terörün kökünün kazınmasını istiyor, barış istiyor, kalleşlik değil kardeşlik istiyor.  

“Sade vatandaş” dediğimiz zaman, Güneydoğulu insanlarımız elbette baş köşede. Son günlerde daha çok arıyorlar. Telefonda Kuzey Irak’a akın yapan Hava Kuvvetlerimizin seslerini dinletiyorlar. Ümit içindeler, terörün bitmesini, can ve mal güvenliğinin sağlanmasını istiyorlar. Köylerine dönecekleri günleri bekliyor, çarşılara şenlik gelmesini gözlüyorlar.  

LABORATUVAR TAHLİLLERİNDE BULUNMAYANLAR 

Ama entelektüel âleme bakarsak, tahliller tahliller tahliller...  

Laboratuvara kırmızı renkli sıvı yollanıyor, gelen raporda “kan” yazıyor. Laboratuvara kan yollanıyor, bu kez raporda “kırmızı renkli sıvı” yazıyor.  

Laboratuvar tahlilleri, sade vatandaşın yürek atışlarıyla uyum halinde değil. Laboratuvar, yürek atışlarını duymuyor. Çünkü laboratuvarın vatanı yok, milleti yok, emeği yok, sınıfı yok, vicdanı yok, çoluğu çocuğu yok, askerde sevgilisi yok, gelecek kaygısı yok. 

LABORATUVAR SUYU KATILMAMIŞ GERÇEKLER 

Mehmetçikle çarpan yüreklerden söz edince, laboratuvar camiasından “duygusallık” tanısı gelecektir, biliyoruz. Ama Mehmetçikle çarpan yürek, bugün Türkiye’nin en temel gerçeğidir. Yüreğin kendisi gerçektir. Yüreğin çarpışları da bir gerçektir. Vatan, millet, bağımsızlık, barış içinde başı dik yaşama özlemleri, bunların hepsi sapına kadar gerçeklerdir. Bunlar, hilesiz gerçeklerdir. Tahlillerle bozulmamış, içine laboratuvar suyu katılmamış gerçeklerdir. 

İşte size gerçekler: Türk Silahlı Kuvvetleri, bölücü terörün üzerine yürüyor. Emniyet kuvvetleri, bölücü terör örgütünün üzerine yürüyor. Tayyip Erdoğan da artık ilan ediyor: “Açılım” dedikleri sahtekârlık bitti.  

Daha en başında söylemiştik: Bu Açılım, barış getirmeyecek, kanlı çukurlara itiyorlar Türkiyemizi diye... Şimdi halk, yaşadı ve öğrendi.  

MEHMETÇİK ÖLÇÜSÜ 

Ve halkın laboratuvar tahlilleri yok, ama çok sağlam bir ölçüsü var: Mehmetçik ölçüsü. Bölücülüğe karşı şehitler vererek mücadele eden Emniyet kuvvetleri de Mehmetçik kavramı içindedir.  

Halkın mevzisi sağlam, duruşu sağlam, bakışı düzgün. Çünkü oğlu Mehmetçiktir, nişanlısı Mehmetçiktir, kardeşi Mehmetçiktir, komşusu Mehmetçiktir. Çünkü onun ektiği biçtiği, üzerinde ekmeğini kazandığı, fabrikasında yollarında çalıştığı, destanını romanını yazdığı, şiirini bestelediği bir vatanı var. Ve Mehmetçik onun vatanını koruyor.  

Vatansızların laboratuvarları var, ama vatanları yok. Umurlarında değil, Çavuş Mehmet Koçak vurulmuş, polis Muhammet Sivri can vermiş, Binbaşı Arslan Kulaksız şehit edilmiş, astsubay Yalçın Nane tabuta konmuş.  

Tahlillerde yalnızca kimya derslerinde okuduğumuz elementlerin simgeleri var ve sayılar var. Tahliller, halkın nabzını saymıyor, yürek atışlarını dinlemiyor. 

ARTIK ANCAK MEHMETÇİKLE KAVUŞACAĞIMIZ ÖZLEMLER 

Olay açıktır:  

Vatanın bütünlüğü sağlanacaktır.  

Bölücü teröre aman verilmeyecektir.  

Türkiye bölücü terörden kurtarılacak ve barış sağlanacaktır.  

Türkiye, ABD denetiminden kurtulacak ve başı dik yaşayacaktır.  

Komşularda barış, komşularla barış, yurtta barış olacaktır. 

Bütün bunlar, artık ancak Mehmetçikle sağlanabilir. 

Şimdi yüreklerin Mehmetçikle birlikte çarpma zamanıdır.  

O zaman kafalarda karışıklık falan kalmaz. 

SELAM 

Güllük’ten Sayın Füsun Karakaya ve değerli ailesine, Mehmetçikle birlikte çarpan yüreklere selam ve saygılar.