18 Nisan 2024 Perşembe
İstanbul 16°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Ziya Gökalp müzesini kim yaktı?

Rıza Zelyut

Rıza Zelyut

Eski Yazar

A+ A-

Gelin, sizi 7 Ekim 2014 akşamına götüreyim. Diyarbakır’dayız... Sur ilçesinde Ziya Gökalp Mahallesi, Gökalp Sokak’ta bulunan Diyarbakır Ziya Gökalp Müzesi önünde yüzü maskeli bir kalabalık... Ellerindeki Molotof kokteyllerini iki katlı binaya fırlatıyorlar. Müze yanmaya başlıyor. Saldırganlar kapıları kırıp içeri dalıyorlar. Müzede bulunan ve satabilecekleri tarihi eserleri de yağmalıyorlar.Binanın tam anlamıyla yanması için her yeri ateşe veriyorlar. Diyarbakır’ın kimliğiyle ilgili eserlerin yanı sıra binlerce kitap da kül oluyor. Bir müze ve içindeki kültür ürünleri böylece yok ediliyor.Tarihteki eşine az rastlanır barbarlıktan birisini, Diyarbakır’ın Sur ilçesinde barış ve demokrasi yanlısı gösterilen bu teröristler sergiliyorlar.Ziya Gökalp Diyarbakırlı bir sosyolog. Kendisini Kürt değil Türk saymış. O yüzden anısını bile yok etmeye uğraşıyor buradaki PKK’lılar... Tarihe yeni kütüphane yakıcısı olarak geçiyorlar...
TARİHTEKİ ATALARITarihte bu kültür vahşetinin başka benzerlerini arayacak olursanız karşınıza ne çıkar onu da aktarayım:*Makedonyalı İskender, Pers ordularını yendikten sonra İran’a girmiş ve 333 yılında Pers başkentindeki binlerce yazmayı yok ettirmiştir. Zerdüşt dininin kutsal kitabı Avesta yazmaları da yok edilen eserlerdendir.*Mısır’daki ünlü İskenderiye Kütüphanesi de Hıristiyan Bizanslılar tarafından yok edilmiş; böylece eski dinin kalıntıları temizlenmek istenmiştir. Aynı işlemin Halife Ömer zamanında Müslümanlar tarafından yapıldığı da söylenmektedir.- Halife Ömer 634 yılında Bağdat’ı ele geçirince şehrin kütüphanesi Müslümanlar tarafından yakıldı. Aynı kültür katliamını 1258 yılında Moğollar da yaptı. İnsanlığın on binlerce eseri yok edildi.- Katolik Haçlı orduları 1204 yılında İstanbul’u ele geçirdiklerinde buradaki Ortodoks eserlerini yok etmişlerdir.- İspanyollar Kastilya-Leon Kraliçesi İsabella liderliğinde birleşip, Müslümanların elindeki Granada’yı 1492 yılında ele geçirdikten sonra buradaki 1 milyon kitabı yakmışlardır. Ne acıdır ki Papalık, bu kültür katili kadını aziz ilan etmiştir.- Aynı sömürgeci İspanyollar, 16. yüzyılda Maya ve İnka medeniyetlerine ait elyazmalarını Hıristiyanlık adına yok etmişlerdir.- Yakın zamanlara gelecek olursak: Almanya’daki Naziler, yeni bir nesil yaratmak adına sol, sosyal demokrat hatta liberal yazarların eserlerini yakmışlardır. Savaşın kaybedileceği anlaşılınca bu kez de Berlin Kütüphanesi’ni ateşe vermişlerdir.- En büyük barbarlıklardan birisi de ABD’nin 2003 yılında Irak’a girmesiyle yaşanmıştır. Bağdat Kütüphanesi ve tarih müzesi bir kez daha vahşice yağmalanmıştır.- Afganistan’daki köktendinci Taliban’ın Buda heykellerini patlatması ve Suriye-Irak hattındaki IŞİD terör örgütünün Müslüman ulularına ait tarihi yapıları ve antik dönem şehirlerini bombalarla havaya uçurması; Diyarbakır’daki kültür katliamının öncülleridir.Sözün özüne gelelim: Bugün Türkiye’nin başına bela olan PKK terörünün tarihi kökleri, İskenderiye Kütüphanesi’ni yakan Bizanslı Hıristiyan fanatiklerle, Halife Ömer’in yarattığı kitap düşmanı İslamcı şiddetle, Moğolların kellelerden kaleler yapan katliamıyla, Haçlıların yağmacı ruhuyla birleşmektedir.11 ay önce Güneydoğu’yu kana ve ateşe boyayan, 50 vatandaşımın canına mal olan şiddeti başlatan işareti veren de Selahattin Demirtaş idi. Onunla, Hülagü Han veya Halife Ömer arasında ne fark var?Şimdi bu zihniyettekilerin ortalıkta barış ve demokrasi yanlısı mağdurlar olarak dolaşmalarına inanırsak; Haçlı barbarları, İslamcı fanatikleri, Moğol benzeri şiddet imalatçılarını da aklamış hatta yüceltmiş oluruz.Karşımızdaki zihniyet; hiç kuşkunuz olmasın ki Sivas Madımak’ta insanları yakan dinci faşizmden farkı olmayan ırkçı-faşist bir zihniyettir. Eğer ellerinde yeterli güç olsun; kellelerimizden kaleler yapar ve önünde de mendil sallayarak halay çekerler.Demokrasiye, dinci veya etnikçi (ırkçı) barbarlar eliyle varacaklarını zanneden sözde aydınlara sadece acıyorum.Unutmayın: Kitap yakan, insan da yakar...