Diplomatlar endişeli: Kıbrıs Girit mi oluyor?

Zihni Erdem / Ankara

Kıbrıs’ta çözüm için BM Kıbrıs Özel Temsilcisi Eide’nin gözetiminde Rum lideri Anastasiadis ile KKTC lideri Akıncı arasında yapılan görüşmelerin ayrıntıları basına sızmaya başladı. Basına yansıyan bilgilere göre, mülkiyet konusunda anlaşmaya varan tarafların “garantörlük” konusunu da tartıştıkları ortayı çıktı. KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile yaptığı görüşmeden sonra bu konuda bir açıklama yapması dikkat çekti. Garantörlüğü savunan Akıncı, “İngiltere’nin adada iki üssü var. Ve garantilerle ilgisi kesebilir. Ancak üslerle kesmek istemez. Garantilerle Yunanistan ilgilenmeyebilir. Çünkü Rum tarafı Kıbrıs Cumhuriyeti’ne tek başına sahip çıkmıştır. Oysa biz Kıbrıslı Türk halkı, nüfusu daha fazla olan toplum olarak geçmişte büyük mağduriyetler yaşadık. Garantiyi talep eden Türk halkıdır ve bu güvenceyi Türkiye’nin garantörlüğünde görmektedir” dedi.

Emekli büyükelçi Onur Öymen, Kıbrıs’ta yürütülen görüşmelerin daha önce Rum tarafının ret ettiği Annan Planı çerçevesinde yürütüldüğünü vurguladı.

BİDEN DEVREDE

Annan Planı’nun başından sonuna kadar yanlış bir proje olduğunu ifade eden Öymen, “Ondan dönüş yapılamıyor. Öyle anlaşılıyor. Türklerin kabul ettiği bu planın Rumlar ret ettikten sonra ortadan kalkması lazımdı. Hala onu gündemde tutuyorlar. Kıbrıs sorununu istedikleri gibi çözmek istiyorlar. ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden devrede. Gidiş iyi değil Kıbrıs’ta” uyarısında bulundu.

TARTIŞILMAMASI BİLE YANLIŞ

Akıncı’nın “Garantörlükten vazgeçmeyeceğiz” sözlerini de değerlendiren Öymen; “Vazgeçmeyeceğiz diyorlar ama bunu tartışmaya bile açmamak lazım. Garantörlük olsa bile Kofi Annan Planı öyle bir model yaratıyor ki zaman içerisinde Kıbrıs tamamen Rumların etkisi haline girecektir. Bir tarafta tamamen egemen bir Rum devleti ortaya çıkacak, bir tarafta içinde 80 bin Rum’un yaşadığı bir Türk devleti ortaya çıkacak. Rumlar zaman içinde burada etkinliğini artıracaklar. Bir geçiş döneminden sonra Kıbrıs’ı tam bir Rum devletine dönüştürecek bir projedir bu proje. Türk askeri adadan çekilecek. Orada küçük bir birlik bulanacak ama onun da Kıbrıslı Türkleri korumak gibi bir görevi de olamayacak” ifadelerini kullandı.

Kofi Annan palanından daha kötü bir planın şimdi yeniden Türkiye’ye ve KKTC’ye dayatıldığına işaret eden Öymen şunları söyledi:

“Rumlar, Türkiye’nin koşullarından, zorluklarından yararlanarak ne kadar taviz koparsak kardır’ anlayışı içinde hareket ediyorlar. Türkiye’yi garantörlük hakkından vazgeçirmeye çalışıyorlar. Hiç de iyi bir durumda değiliz Kıbrıs’ta. Bu mesele Türkiye’nin gündeminden çıktı. Kimse tartışmıyor. Annan planını kabul etmiş iktidardan ne beklenebilir ki. Muhalefet ise ortalıkta gözükmüyor ve sesini çıkarmıyor. Muhalefet, böyle ciddi bir meselede ciddi bir taviz verildiğinin ya farkında değil ya da önemsemiyor. KKTC’nin yeni Cumhurbaşkanı ‘Bu sorun bir an önce çözülsün’ istiyor. Çok sıkıntılı bir dönemdeyiz. Rauf Dektaş’ın en büyük korkusu, Kıbrıs’ın Girit gibi gitmesi idi. Maalesef o tarafa doğru gidiyor.”