26 Nisan 2024 Cuma
İstanbul 15°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Avrasya dengesinde Türkiye’nin yeri özel-(TAMAMI)

Avrasya dengesinde Türkiye’nin yeri özel-(TAMAMI)
A+ A-

Obama’nın dış siyaset danışmanı Brzezinski, Sakıp Sabancı Konferansı’nda konuştu

Eski ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Zbigniev Brzezinski, “NATO’nun en önemli 4 üyesinden biri” olarak nitelediği Türkiye’nin “Avrupa’nın güvenliği için çok önemli olduğunu” söyledi.

ABD Başkanı Barack Obama’nın dış siyaset danışmanlarından olan Brzezinski, Sabancı Üniversitesi ile Amerikan düşünce kuruluşu Brookings Enstitüsü’nün ortaklaşa düzenlediği 8. Sakıp Sabancı Konferansı’nda konuştu. Brookings Enstitüsü’nce Washington’da yapılan etkinlik, Türkiye’den de video konferans yoluyla izlendi.

“Avrasya merkez”

Brzezinski, “Batı ve Türkiye: Geniş küresel mimarinin şekillendirilmesindeki rolleri” başlıklı konferansta, “Türkiye dini farklılığına rağmen bence Batı’nın bir parçası. Stratejik konumu, sahip olduğu gücü ve NATO’ya olan bağlılığı açısından bakıldığında Türkiye, Avrupa’nın güvenliği için önemli” dedi.

Avrasya’nın “küresel gelecekte merkezi önem kazanacağını,” ve Avrasya’da “yeni bir dengeye ihtiyaç olduğunu” belirten Brzezinski, bu çerçevede Batı ile Türkiye arasında “yeni küresel sorunlarla başarıyla mücadele edebilen bir işbirliği yüzyılının“ gereğine işaret etti. Brzezinski, Türkiye’nin yanı sıra, “Stratejik Vizyon: Amerika ve Küresel Güç Krizi” isimli kitabında savunduğu, Rusya’nın da işbirliğine dahil edilmesi görüşünü tekrarladı.

“İran’a model olsun”

Brzezinski, “NATO içinde önemli bir oyuncu ve ittifakın en önemli 4 üyesinden biri” dediği Türkiye’nin özel rolünü de “kendisiyle birçok toplumsal ekonomik benzerlikler taşıyan İran’ın gelecekteki gelişimi için model” olmak biçiminde tanımladı. Brzezinski, Türkiye’nin, ayrıca, “Ortadoğu’daki en büyük demokrasi olarak, bölge istikrarı için çok önemli olduğunu” belirtti.

Türkiye ile Batı arasında “güvenlik ve siyasi alanda giderek artan işbirliği” konusunda “hem iyimser olduğunu hem de işbirliğini desteklediğini ifade eden Brzezinski, birlikte çalışmalarının iki tarafın çıkarına olduğunu, bunun için Türkiye’nin AB üyeliğinin şart olmadığını söyledi.

Brzezinski, bir soru üzerine, uzun vadede Türkiye’nin AB üyesi olacağını düşündüğünü ifade ederek, “Bence AB, kendi mevcut yapısal sorunlarının üstesinden geldiğinde, daha büyük bir birliğin, kendisine daha fazla güç, daha fazla gelişme imkanı, daha fazla güvenlik ve dünya meselelerinde daha güçlü bir ses sağlayacağını fark edecek. Bu yüzyılda karşılaştığımız sorunlarla başa çıkacaksak, Batı ile Doğu arasında gerçek bir dengenin kurulmasına ihtiyacımız bulunmaktadır” diye konuştu.

Türk-Amerikan ilişkilerine dair bir soru üzerine Brzezinski, iki ülke arasında çok yakın ve kayda değer bir ilişkinin bulunduğuna dikkati çekerek, zaman zaman görüş farklılıklarının yaşanmasının son derece doğal olduğunu söyledi.

‘Sivil otorite baskın’

Brzezinski, bir soru üzerine, Türkiye’de geçmişteki askeri müdahalelerin dünyadaki diğer örneklerine göre “farklı ve kendine özgü” olduğunu, çünkü askerin “kalıcı bir darbe için değil, doğru veya yanlış gördüğü lüzum üzerine ve geçici olarak” darbeye yöneldiğini ifade etti.

“Yakın zamanda da ordunun bazı katmanları içinde, AKP’nin Türk siyasetine dini unsurları yerleştiriyor olabileceğine yönelik kaygı olduğunu” belirten Brzezinski, “bu durumun ülkede, askerin belki yine geçici bir müdahale yapmayı değerlendirdiğine yönelik bir görünüm ortaya çıkarmış olabileceğini” savundu.

Brzezinski, “Bu olsaydı talihsiz olurdu, çünkü Türkiye’de seçime dayanan demokratik sürecin kök saldığı, modern, demokratik laik devletle, bin yıllık dini geleneklerin arasında makul bir dengenin oluşturulması için gayret gösterilen bir zamanda olacaktı. Bana göre, Türkiye’de demokratik laik ve sivil otorite mefhumu şu anda baskın konumda ve bu çok olumlu bir gelişme” dedi.

Son Dakika Haberleri