AKP bir taşla birkaç kuş vurabilir mi?

15 Temmuz ABD/FETÖ darbe girişiminde hesap başkaydı. Ama tam tersi oldu. Toplumdaki kutuplaşma yerini birliğe bıraktı. Ötekileştirmenin yerini samimiyet aldı.
Kürsülerde birbirine karşı ağza alınmayacak ifadeler kullanan liderler şimdi el sıkışıyorlar. TBB Başkanı Metin Feyzioğlu ile kameralar önünde kavga eden Cumhurbaşkanı Erdoğan bir araya geldi.
Gelişmeler olumlu. Rusya ile ilişkilerdeki normalleşme, Suriye konusunda yumuşama, İran’la dostluk mesajları sevindirici.

KAYGILAR VAR
FETÖ’ye karşı kararlı tavra ezici çoğunluk destek veriyor. Aynı destek PKK ile mücadele için de geçerli.
Ama toplumun geniş bir kesiminde kaygı da var. AKP ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın tavrından endişeliler. AKP’nin yıllardır dillendirdiği planlarını hayata geçirme çabalarından ürküyorlar.
Son dönemde alınan bazı kararlar da bu kaygıları artırıyor.
TSK kararnamesi, FETÖ’ye karşı bazı tarikatların önünün açılması, şaibeli SADAT’ın başındaki kişinin Cumhurbaşkanına başdanışman atanması, çalışma yaşamı ile ilgili alınan kararlar, halen TBMM Genel Kurulu’nda görüşülmekte olan “torba yasa”ya konan bir madde ile özel bütçeli kurumların varlıklarını “kupon araziye” dönüştürme çabaları...
BİR TAŞLA...!
Peki 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında bir taşla birkaç kuş vurabilir mi?
Yani Türkiye ABD/FETÖ darbe girişimini bertaraf ederken, her yerde FETÖ temizliği yapılırken AKP “gizli gündemini” de aradan çıkarabilir mi?
“Kıdemli AKP’liler” de gelişmelerden tedirgin. Oluşan birliğin bozulabileceği endişesi taşıyorlar. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Yıldırım’ın çevresindekilerden kaygılılar. “Aşırı özgüven” tehlikesine dikkat çekiyorlar.
“Dimyat’a pirince giderken evdeki bulgurdan olmayalım” sesleri duyuluyor.
AKP içinde elbette bir taşla birkaç kuş vurma heveslileri bulunuyor. Şu anda 15 Temmuz sonrasının toz dumanı yaşanıyor. Ancak AKP’nin eli de çok güçlü değil.
AKP Türk Bayrağını eline yeni aldı. İyi de oldu.
Ama Türk Bayrağını hiç elinden bırakmamış on milyonlar var!

PARAMİLİTER GÜÇ MÜ?
15 Temmuz ABD/FETÖ darbe girişimi sonrası bir toplantıda büyük bir devletin diplomatı, “AKP darbe girişimi sonrası orduyu zayıflatıp paramiliter bir güç oluşturabilir mi?” diye sormuştu.
“Bu nereden çıktı?” diye sorunca fazla konuşmadı. Ama bazı bilgilerinin olduğu anlaşılıyordu.
Hakkında çok sayıda iddia bulunan SADAT’çı emekli general Adnan Tanrıverdi’nin Cumhurbaşkanı Başdanışmanı yapıldığını duyunca görüştüğüm diplomatın sözlerini anımsadım.

AKP GÜVEN VERMELİ
PKK saldırılarını artırdı. Amerika, Suriye’de IŞİD’den boşaltılan yerleri PKK/PYD’ye tahsis ediyor. Irak’ın kuzeyinde Barzani alanını genişletmeye çalışıyor. Kukla Kürt Devleti (2. İsrail) için düğmeye basılmış durumda.
Bu koşullarda kimsenin küçük hesap yapma hakkı yok!
Onun için görev AKP ve Erdoğan’ın. Toplumdaki kaygıları gidermek onlara düşüyor.
***
İŞİ SULANDIRMAYALIM
ABD/FETÖ darbe girişimi sonrasında yaşananlar magazinleşmeye başladı. Medyada “Toplum ne versek yiyor” anlayışı öne çıktı.
Geçmişte FETÖ ile mesai yapanlar günahlarını örtmek için çırpınırken işi çığırından çıkarıyorlar.
TSK konusunda kullanılan dil çok kötü. Bilerek veya bilmeyerek TSK itibarsızlaştırılıyor. Darbe karşıtı olmayı, TSK karşıtı olmak sananlar var.
Halk arasında kullanılan bir söz vardır: “Ölüyü çok yıkarsan ya .surur ya .ıçar” derler.
Gelin bu işi sulandırmayalım.
15 Temmuz ABD/FETÖ darbe girişimi ciddi bir iş!