Alevileri siyasete yem yapmak

Tarih en iyi öğretmendir. Üzerlerinde oyun oynanmak istenen Alevi gençlerini tarihten sayfalar açarak uyarıyorum: 

*Osmanlı Devleti’ni, Bizans sınırlarına yığılan Türkmenler kurdular. Bunlar daha çok Alevi ağırlıklıydılar. Zamanla devleti, dönme-devşirme denilen Hıristiyan kökenliler yönetmeye başladılar. Bunlar; devletin sahibi Türkmenlere 3 ayrı vergi bindirdiler. Kurduğu devletten uzaklaştırılan ve vergilerle ağır biçimde sömürülen Alevi Türkmenler ayaklanmaya başlayınca devletin tepesi harekete geçti. Türk’ü kötü gösteren propaganda başlatıldı. Bunların “Akılsız Türk” diye aşağıladığı kitleler, dönemin Alevileri idiler.  

*Bu yetmeyince Padişah Yavuz Sultan Selim yeni bir oyun sergiledi. 1514 yılına kadar Müslüman sayılan Alevileri, dinsiz ilan ettirdi ve katledilmelerinin dine uygun olduğu yolunda zamanın müftüsü Saru Görez’den fetva aldı. Çaldıran savaşı öncesinde 40 binden fazla Alevi’yi katlettirdi. (Bunun belgelerini şu eserlerimizde bulabilirsiniz: *Osmanlıda Karşı Düşünce ve İdam Edilenler, *Türk Aleviliği, *Hünkar Hacı Bektaş-ı Veli.) 

Devlet başkanı olan Yavuz; Alevileri, Sünnilere kötü göstermiş; böylece Sünni kesimi Alevi düşmanlığı üzerinden kendi yanına çekmişti. 

*1826 yılında Padişah 2. Mahmut, devletin kötüye gidişini önleyemeyince, bir kez daha Alevi-Bektaşi kesimini Sünnilerin önüne attı. Yeniçeri Ordusu’nu kaldırdıktan sonra Alevilerin Mısır’dan Arnavutluk’a kadar uzanan bütün dinsel-kültürel kurumlarını yıktırdı; buralarda çalışanları öldürttü. Alevilerle mücadele ediyor görüntüsüyle saltanatını sürdürmüştü. Ama bu arada binlerce Alevi-Bektaşi yok edilmiş; binlercesi de Belgrad Ormanı’nda diri diri yakılmıştı. 

KATLİAM ABD İLE GELDİ 

*Cumhuriyet kurulduktan sonra Mustafa Kemal’in getirdiği laik ve çağdaş sistemde Aleviler eşit vatandaş olmuşlar; komplo dönemi bitmişti. Lakin, 2. Dünya Savaşı’ndan sonra ABD ile Rusya arasında (Kapitalist blok-Sosyalist blok) baş gösteren Soğuk Savaş dönemi, bu komploları yeniden devreye soktu.  

*ABD için Rusya’yı güneyinden İslam devletleri ile kuşatmak önemliydi. Yeşil Kuşak adı verilen bu kuşakta; Türkiye en önemli ülkeydi. Bu ülkede ABD; kendisine karşı oluşan dalgaları kırmak için bilinen oyunları devreye soktu. Komünizm düşmanlığı yayıldı, Komünizmle Mücadele Dernekleri kuruldu. CIA’nın yönettiği bu operasyonda; Sünni çoğunluk dinci mesajlarla coşturuldular. 

*1970’lerin ortasında ABD; Türkiye’de darbe yaptırmak için Alevilere yönelik katliam planını işletmeye başladı. Malatya’da, Sivas’ta, Çorum’da ABD’nin güttüğü gerici kesimler yüzlerce insanın canını aldılar; Aleviler buraları terk etmek zorunda kaldı. 

*ABD’nin Türkiye’nin içine yerleşmiş örgütü Gladyo; tıpkı Osmanlı Devleti zamanında olduğu gibi Alevileri yem yaparak toplumu kamplara ayırmış, çatışmayı şiddetlendirmiş ve askerin darbe yapması için gerekli ortamı yaratmıştı. 12 Eylül darbesi böyle geldi. 

*Aleviler üstünden siyasete yön verme modası 1993’te Sivas-Madımak faciası ile yeniden hortlatıldı; buna 1995’te Gazi Mahallesi katliamı eklendi.  

YENİ YAVUZ 

Kuruluş programı ABD’de hazırlanan AKP, 13 yıllık iktidarı boyunca, Yavuz Sultan Selim’in taktiğini uyguladı. AKP Lideri Tayyip Erdoğan; tıpkı Yavuz Sultan Selim gibi, toplumu, Alevileri göstererek ikiye böldü. Çoğunluk olan Sünnilerin temsilcisi gibi davrandı. Sünni kitle de onu tarihsel Sünni şiddetinin sembolü olarak kabul etti, bu yönüyle daha çok sevdi. Ve üç genel seçimi de bu kamplaştırma sayesinde kazandı.  

Alevi düşmanlığı Türkiye’de 500 senedir iktidarlar için bir kurtuluş kapısı olduğundan Tayyip Erdoğan halen bunu etkili biçimde sürüyor. 

*** 

Lakin bu düşmanlaştırma, Alevi kitle içindeki bazı gençleri artık Erdoğan karşıtı güçlere katılmaya zorluyor. Bundan en fazla faydalanan siyasal yapı ise HDP gibi görünüyor. Kürtçü HDP’ye bazı Alevilerin yönelmesinin asıl sebebi, Tayyip Erdoğan’a duyulan öfke... Bu öfkenin özel sebebi de onun Alevilerin taleplerini inatla reddetmesi... 

DHKP-C örgütünün de Alevi gençlere çengel attığı anlaşılıyor. Gazi Mahallesi’ndeki son olayın sebebi de bu gibi gözüküyor. 

*** 

Buradan Alevi gençlere şunu hatırlatayım: Şu anda Kürt milliyetçisi PKK/HDP ile Tayyip Erdoğan’da somutlaşan Türk Sünniliği arasında bir çatışma var gibi gözüküyor. Sakın buna aldanmayın. Bu danışıklı dövüştür ve kamuoyunu kandırarak oyunu almaya yönelik tiyatrodur. 

İyi biliniz ki: Konu Aleviler olunca, Türk ve Kürt Sünniler derhal birleşirler. Osmanlı tarihi bunun sayısız örneği ile doludur. Kürtler; 500 sene boyunca Osmanlı’nın kılıcı olarak Alevileri Doğu Anadolu’da katletmişlerdir. Bugün Kürt Alevisi diye bilinen Aleviler; işte bu katliamdan kurtulmak için Kürt derebeylerine yanaşmış olan Türkmen Alevilerdir. Bunun kanıtları da bizim kitaplarımızda bulunmaktadır. 

Sevgili gençler! Alevilerin yeri Kemal Atatürk’ün yanıdır. Onun devrimci ilkeleri, Alevileri koruyacak tek sığınaktır. Ne mezhepçi gericiliğe (AKP) ne etnikçi/ırkçı gericiliğe (HDP) yanaşın. Yeriniz laik Türkiye’dir.  

*** 

Son sözüm ise cumhurbaşkanı görüntülü gerçekte başbakan olan Tayyip Erdoğan’adır: Beyefendi, artık bu mezhepçi siyaseti terk et. Alevilerin taleplerini derhal hükümetin gündemine getir. Bunların tümü de barışçı ve demokratik taleplerdir. Bu istekleri resmen karşılayacak kararlar aldır. Örneğin ilk iş olarak, yapılmakta olan üçüncü köprünün o uğursuz ismini değiştirt. Böylece size duyulan öfkeyi birazcık olsun azaltabilirsin. 

Adil ol; bazı Alevi gençlerin DHKP-C’ye ve HDP/PKK çizgisine kaymasına engel ol.