10 Nisan Medyanın Halleri

İşte günün öne çıkan köşe yazıları...

AK PARTİ İSLAMCILARDAN KURTULMALI MI?

İSMAİL KILIÇARSLAN - YENİ ŞAFAK

Bu soruya, AK Parti Genel Merkezi’nde çok güçlü olduğunu düşünen bir ekip (çete mi demeliydim?) ile onların beslediği trol, ajans hesapları, köşe yazarları ve benzerlerinden oluşan bir toplam “evet” diye cevap veriyor uzun süredir.

İhvan çizgisinin bütünüyle tasfiye edildiğine (dahası edilmesinin şart olduğuna) inanan, Türkiye’nin dış politikasında oluşan kimi zikzaklara herkesin kayıtsız şartsız uyumlanmasını talep eden, İslamcıların tamamını “kendilerine mahsus bir ajandaya da sahip olmaları” yüzünden eleştiren bu ekibin (çete mi demeliydim?) en başat özelliği ise ekibi oluşturan çoğu insanın eskiden radikal diyebileceğimiz derecede İslamcı olması. Vaktiyle o sertliği kabul edip üreten bünyeleri bugün de aynı sertliği “AK Parti İslamcılardan kurtulmalı mı?” sorusuna coşkuyla “evet” derken gösteriyorlar. Karakter değişmiyor, “pozisyon” değişiyor anlayacağınız. (…)

Birincisi şu: Aralarında Gazze’nin de olduğu pek çok ideolojik mesele yüzünden YRP 3 milyon oy aldı AK Parti seçmeninden. Üstelik, “AK Parti İslamcılardan kurtulmalı” diyen ekibin (çete mi demeliydim?) Kamalist yanlamalarının AK Parti’ye asla ama asla oy getirmeyeceği de çıktı ortaya. CHP’ye oy veren insan senin Kamalist goygoyuna döner bakar mı yahu? Bu kadar mı kopuksun gerçeklikten?

EDİTÖRÜN YORUMU: Sayıl İsmail Kılıçarslan, AK Parti’nin kaybını yalnızca İslamcı-Kemalist ikiliğine indiriyor. Eleştirdiği tek nokta ise AK Parti’nin İsrail’e karşı tavrının yumuşak olması. Elbette oy kayıplarında bunun etkisi var ama 28 Mayıs’ta kazanırken belirleyici olan neydi Sayın Kılıçarslan unutmuş. Bugün cepheleşme millîlik ve gayrimillîlik arasında. Hatırlarsanız sayın Erdoğan, mayıs seçimleri öncesinde hep anti-emperyalist söylemler kullandı. Bugün evet dünya genelinde İhvancılık her yerde kaybediyor. Ülkemizde de, Kılıçarslan’ın tabiriyle İslamcı kesim onlara biçilen ABD planlarında rol alma, tarikatlara hapsedilme rolünü kırıyor. İslamcı ve “Kamalist” dediği kesinler Türk millî devletinin geleceği için ortaklaşıyor. Bu tepki, AK Parti’nin 15 Temmuz 2016’dan sonraki kazanımlarını, 28 Mayıs seçimlerinden sonra rotayı Atlantik’e kırmasından kaynaklanıyor. AK Parti’nin kaybı burada aranmalı. Türk milleti içindeki farklılık duvarları bugün yıkılırken, sayın Kılıçarslan gibiler yeniden duvar örmeye kalkıyorlar ve böyle kazanabileceklerini umuyorlar. Hayır sayın Kılıçarslan. Aslolan iç cephedir. İç cepheyi ne zaaflatıyor siz ona bakın. Sayın Kılıçarslan’a, yazarımız İsmet Özçelik’in birkaç gün önce yazdığı “AK Parti içinde iki çizgi mücadelesi” yazısını öneriyoruz. İşin esası budur. Kimin yanında olduğunuzu seçmek size kalmıştır.

FETÖ’CÜLERİN BİTLERİ KANLANDI

AHMET HAKAN - HÜRRİYET

CEHVERİ falan ne kadar FETÖ’cü varsa bitleri kanlanmış durumda. Sosyal medyada “AK Parti’de bylock kullananlar ifşa oldu” diye fake görsellerle operasyon çekiyorlar resmen. Ve en iyi bildikleri şeyi yapıyorlar: Yalan dolanla toplumu manipüle ediyorlar. Şunlara birinin şunu hatırlatmasında fayda var: Seçimlerden hangi sonuç çıkarsa çıksın bu ülkede size ekmek yok. Artık bunu kafanıza sokun.

SAÇMALAMAYIN

SALİH TUNA - SABAH

Aynı şekilde, özellikle şu günlerde soykırımcı İsrail dururken İran'ı şeytanlaştırmaya çalışmak da "İsrail'in kullanışlı aptalı" olmaktan öte anlam taşımaz. "İrancı" dediğiniz kimi hesapların saçma sapan yorumlarına öfkelenip de muvazeneyi dağıtmayın... İran'a ne derseniz deyin, eleştirin, yerden yere vurun ama "ABD ile danışıklı dövüş yapıyorlar" veya "İsrail ile birlikte hareket ediyorlar" gibi lakırdılarla kendi kendinizi iptizale uğratmayın. Unutmayın ki, ABD-İsrail'in nihai amacı Anadolu coğrafyası ile İran'ı savaştırmaktır. FETÖ zaten bunun için vardı. Fetullah da bunun için "Cennete giden yol İran'dan geçse oraya gitmem..." demişti. Yanlış anlamayın, paşa gönlünüzce İran'dan yine nefret edin ama ABD-İsrail'in mezkûr projesine istemeden de olsa taşlar döşemeyin.

Sonraki Haber