11 Ağustos Medyanın Halleri

HAZIRLAYAN: BEYHAN KORKMAN

'ABD’NİN KADERİNİ PAYLAŞMAMAK İÇİN ONUN GÜDÜMÜNDEN ÇIKMAK LAZIM'

FUAT BOL / HÜRRİYET

ABD Başkanı’nın Ortadoğu ziyareti fiyasko ile bitti. Buna mukabil aynı dönemde gerçekleşen Türkiye, Rusya, İran zirvesi ve ayrıca Erdoğan-Putin görüşmesi, yeni bir dünyanın doğuşunun sinyallerini verdi. Aralarındaki ticareti milli paralarıyla yapma kararları, Batı’nın zulüm düzenine atılacak en önemli şamardır. Ve bu daha başlangıçtır.

Açlıkla karşı karşıya kalan ve yarınlarından emin olmayan, olamayan ülkelerin gözleri Türkiye’de. Batı, körelmiş vicdansızlığıyla; sebep oldukları Ukrayna-Rusya savaşının devamını istiyor. İstiyor ki, silahları Ukrayna’ya boca ediyorlar.

Ukraynalılarla Rusların savaşta, onlarca ülke halklarının da gıdasızlıktan ölmesi, gözleri hırs ve kan bürümüş ABD’nin ve diğer Batılı emperyalist ülkelerin umurunda değildir.

Dünya yansa, bunların hasırları yanmaz ve umurlarında olmaz.

Ama ipin ucu (doğalgaz yokluğu) biraz kendilerine dokununca, onlar da Hanya’yı Konya’yı gördüler. Hepsinin ayakları yere değdi ve ‘Biz ABD’nin ileri karakolu değiliz!’ demeye başladılar.

Almanya, Japonya ve Fransa gibi kimi ülkeler, ABD’ye rağmen ulusal kararlarını almaya başladılar. En başta da anlaşmalarla silahsızlaştırılan Almanya ile Japonya’nın, kendi milli ordularını kurmak için harekete geçmeleri geliyor.

(...) ABD çatırdıyor, daha da çatırdayacak. Yıkılacak enkazın altında kalmamak ve onunla birlikte aynı kaderi paylaşmamak için şimdiden onun güdümünden çıkmak ve gerekirse başka bir gezegene gitmek lazım! Zira onun enkazının altında bütün bir dünya kalacaktır!

'BARKEY ABD'DE AMA KULAKLARI BURADA'

KURTULUŞ TAYİZ / AKŞAM

Henri Barkey, gazeteci "dostu" Aslı Aydıntaşbaş'ı neden ifşa ettiğini FETÖ'nün parasıyla kurulan bir kanala bağlanarak açıklamaya çalışmış. Barkey, sözlerine "Aslı'nın ismini tek başıma kendim ifşa etmek istemedim" diye başlıyor. Yani "ben istemedim, çalıştığım kurum zorladı" mı demek istiyor, anlamadım. Neyse, Barkey gerekçesini şöyle anlatıyor. "Bu açıklamayı yapmamın sebebi çok basit.

Aslı 'ben orada değildim' demeye başladı. Ardından bana duyumlar gelmeye başladı, benim hakkımda ağır şeyler söylemeye başladı. Benim arkadaşımdı o, ona karşı hiçbir şey yapmak istemedim."

Görüldüğü üzere Barkey ABD'de ama kulakları burada. Kendisi hakkında kimin ne yazıp çizdiğini, konuştuğunu biliyor. Aslı Hanım'ın da kendisi hakkında ağır laflar ettiğini duyunca onu ifşa etme gereğini duyduğunu açıklıyor!

İstihbaratta şahsi davranış olmaz. "Ben istemedim tek başıma Aslı'yı ifşa etmeyi" demiş zaten. CIA'nın kulakları burada ve hâlâ "dostlarını" dinliyor. Aslı'yı ifşa ederek "herkes ayağını denk alsın, işine dönsün" demek istiyor.

TÜRKİYE-RUSYA İŞBİRLİĞİNDEN ATLANTİKÇİLER RAHATSIZ

İBRAHİM KAHVECİ / KARAR

"Tahıl Koridoru anlaşması ile oluşan küresel sempati Soçi Zirvesinde varılan mutabakatları da hoş gördürür mü? Çin ve İran’ın bile temkinli yaklaştığı Rusya ile ticarette bu kadar geniş açılımlarımız bizim için ne ifade ediyor?"

(…)

"Basında yer alan haberlere göre Rusya Akkuyu bahanesi ile Türkiye’ye 15 milyar dolar gibi bir kaynak aktaracakmış.

Şimdi durduk yere bu paranın gelmesi ne ifade ediyor?"

(…)

"Hayret edecek o kadar çok şey var ki aslında... Mesela 2018-2020 döneminde Çin’den 40 milyar dolar gelecek beklentisi ile Uygur Türklerine karşı tavrımız da hayret verici..."

HZ. MUHAMMET’TEN ÖRNEK VERDİ: ÖNEMLİ OLAN DÜN DEĞİL BUGÜN NEREDE YER ALDIĞINDIR

SALİH TUNA / SABAH

"Arşiv fareliğiyle" işimiz olmaz. Şayet Babacan'ın ABD'ye karşı günümüzde anlamlı tek bir çıkışı olsaydı, dününe bakmazdık. Ne milyar dolarımıza çökmelerine, ne F-35 programından haksız yere çıkartılmamıza, ne yaptırım uygulamalarına ne de malum terör örgütüne binlerce TIR silah yardımı yapmalarına tek laf etmiştir. Bütün marifeti, "Biden muhalefet masasında" yerini almaktan ibarettir. Önemli olan dün değil, bugün nerede durduğun, nerede yer aldığındır. Her daim bu böyledir. Bakınız, Peygamberimizin amcası Hz. Hamza'nın şehit edildiği Uhud Savaşı'nda Kureyşli müşriklerin ordu komutanı Halid b. Velid sonradan Müslüman oldu ve Mûte Savaşı'nda öyle bir destan yazdı ki Hz. Peygamber (SAV) ona "Seyfullah" (Allah'ın kılıcı) unvanı verdi. Tarihin hiçbir döneminde hiçbir Müslüman, Uhud'da savaştı diye Halid b. Velid'i mahkûm etmeye kalkışmamıştır. Ölçü/mizan bellidir. Yanlışından vazgeçeni mahkûm etme alçaklığı bizden uzaktır. Dedim ya, önemli olan bugün durduğun yerdir.

RUS YATLARI AYLIK: 150 BİN EURO HARCIYOR

ŞEBNEM BURSALI / SABAH

Mayıs ayının ortalarından bu yana Türk sularında bulunan bu yatların ne getirisi olduğunu, işin uzmanıyla konuştum. Sektörün duayenlerinden Begüm Yatçılık CEO'su Begüm Doğulu, 25 yıllık tecrübesiyle bu konuyu hem yakından takip ediyor hem de doğrudan yahut dolaylı üzerine ne düşüyorsa yapıyor. 50 ila 136 metre uzunluğundaki yaklaşık 60 ultra lüks Rus yatının, aylık ortalama 150 bin euroluk harcama yaptığını söyleyen Doğulu, işin bununla da kalmadığını altını çiziyor. Her yatta sürekli olarak 50 mürettebatın bulunduğu, misafirlerle birlikte bu sayının 70'e kadar çıkması da cabası.

Kaliteli alışveriş yapan ve ürün tüketen bu grubun kullandığı elektrik, su, yiyecekiçecek ve yakıt da elbette Bodrum'dan temin ediliyor. Begüm Hanım ile konuşurken, daha uzun süre burada kalacakları belli olan Rus işinsanlarının, teknelerine Türk bayrağı çekme talepleri olduğunu hatırlatıyoruz. Bunun ne anlama geldiğini şöyle anlattı Begüm Doğulu: "Türk bayrağı taktıkları andan itibaren teknede çalışacak mürettebatın en az yüzde 51'inin Türk olması gerekecek. İstihdama katkısı olacak ilk etapta. Yine, Türkiye'de şirket kurup kurumlar vergisi ödeyeceklerini de hesaba katarsak ekonomik getiri artacak.

Sonraki Haber