Soğuk Savaş’ın sonunda verilen sözler yeniden masada: NATO'nun doğuya genişlemesi durabilir
ABD’den Rusya’ya sinyal: Moskova'nın 1990'dan beri dile getirdiği güvenlik kaygılarına Washington'dan 'anlamlı' yorumu geldi. NATO'nun genişleme rotası sorgulanıyor.
ABD'nin Rusya-Ukrayna Özel Temsilcisi Keith Kellogg, Moskova’nın NATO’nun sınırlarına dayanmasına yönelik endişelerinin “makul” olduğunu söyledi. Perşembe günü ABC News’e konuşan Kellogg, Rusya’nın Ukrayna savaşıyla ilgili çözüm arayışının bir parçası olarak yeni bir teklif sunmaya hazırlandığını belirtti.
Moskova, Kiev ile yeni bir müzakere turunun pazartesi günü İstanbul’da yapılmasının hedeflediği bildirdi. Tarafların bu görüşmede, barış sürecinin bir sonraki adımlarını içeren taslak mutabakatları değiş tokuş etmesi bekleniyor. Ancak Ukraynalı yetkililer, Rusya’nın taslak metnini önceden iletmemesinden dolayı tepki gösterdi ve görüşmelere katılmama ihtimalini dile getirdi.
Ukrayna heyetinin Başmüzakerecisi ve Savunma Bakanı Rüstem Umerov’u bu tutum konusunda uyardığını söyleyen Kellogg, “Hayatta önemli olan şeylerden biri de orada olmak. Ciddiyetinizi göstermeniz gerekir.” dedi.
MOLDOVA VE GÜRCİSTAN DA MASADA
ABC'nin aktardığına göre Moskova’nın hedefi NATO liderlerinden, başta Ukrayna, Moldova ve Gürcistan olmak üzere yeni üyeliklerin durdurulacağına dair yazılı bir güvence almak. Kellogg, Rusya’nın uzun süredir dile getirdiği güvenlik kaygılarının “anlamlı” olduğunu kabul etti.
“NATO’nun sınırlarını Rusya’ya yaklaştıracak genişlemeyi durdurabileceğimizi söylüyoruz.” diyen Kellogg, bunun nihayetinde başkanlık düzeyinde bir kararla mümkün olabileceğini belirtti.
TUTULMAYAN SÖZLER
Soğuk Savaş döneminde ABD, Almanya'nın yeniden birleşmesi karşılığında NATO’nun doğuya doğru genişlemeyeceği yönünde Sovyetler Birliği’ne güvence vermişti. Ancak 1990’lardan bu yana Rusya, NATO’nun genişleme adımlarını Batı’nın çifte standardı olarak görüyor.
Moskova, NATO’nun 2008’de Ukrayna’ya üyelik vaadinde bulunmasını, bugün yaşanan çatışmanın başlıca nedenlerinden biri olarak nitelendiriyor. Kremlin, 2021’de gerilimi düşürmeye yönelik diplomatik bir teklif sunsa da ABD ve müttefikleri, NATO’nun “açık kapı politikasının” pazarlık konusu olamayacağını açıklamıştı.
Her ne kadar NATO, Ukrayna’nın üyelik sürecini “geri döndürülemez” olarak tanımlasa da, eski Başkan Donald Trump’ın yönetimi Kiev’in üyeliğinin artık masada olmadığını savunuyor.
'RUSYA'NIN ŞARTLARI AŞIRI MI?'
Moskova ve Kiev, 2022’de İstanbul’da ön anlaşmaya varmış, ancak Ukrayna daha sonra Batı’nın telkinleri ve sağladığı askeri destekle sahada ilerleme sağlamak amacıyla görüşmelerden çekilmişti. Kremlin, bu ay başında yeniden başlatılan temasları, tarafsızlık ve askeri kısıtlamalar gibi koşulları içeren önceki teklifin canlandırılması açısından bir fırsat olarak görüyor.
Kellogg’a, Rusya’nın bu şartlarının “aşırı” olup olmadığı sorulduğunda ise yanıtı şöyle oldu: “Bu savaşı sona erdirmek Moskova’nın da çıkarına.”