Arap medyasından satır araları: Müzakerelerde çıkmaz derinleşiyor

Suriye’de Halep’in Eşrefiye ve Şeyh Maksud mahallelerinde yaşanan çatışmaların ardından ilan edilen ateşkes sürerken, başkent Şam’da yapılan görüşmeler Arap basınının manşetlerine taşındı.

ABD’nin gözetiminde gerçekleşen temaslarda terör örgütü PYD/YPG’nin çatı yapılanması Suriye Demokratik Güçleri (SDG) heyeti özerklik talebini gündeme getirirken, Şam yönetimi anayasa değişikliğine kapı araladı ancak ülkenin bölünmesine yol açacak adımlara izin vermeyeceklerini vurguladı. Görüşmelerin bir diğer sıcak başlığı ise Deyrizor oldu. Şam yönetiminin bu bölgeden çekilme talebi SDG tarafından reddedildi.

ÖZERKLİK TARTIŞMASI ÖNE ÇIKTI

Al Jazeera ve Sky News’in haberlerine göre SDG elebaşı Mazlum Abdi, Kürtlerin Irak Kürdistan Bölgesi’ne benzer bir özerk yönetime sahip olması gerektiğini savundu. Abdi, “tam entegrasyon” olmadan Suriye ordusunun bir parçası olabileceklerini söyledi ancak tümden katılmayı reddetti. Basında çıkan yorumlara göre Şam yönetimi, anayasanın tüm bileşenleri kapsayacak şekilde değiştirilmesine yeşil ışık yakarken, ülkenin bölünmesine yol açacak girişimlere karşı net bir tutum sergiledi. Görüşmelerde ayrıca SDG’nin güvenlik güçlerinin ulusal bir çerçeveye dahil edilmesi konusu da ele alındı. Bu düzenlemenin “tüm Suriyelileri koruyacak düzenli ve etkili bir ordu” için adım olabileceği belirtildi.

DEYRİZOR’DAN ÇEKİLME KRİZİ

Görüşmelerin en dikkat çeken başlıklarından biri de Deyrizor oldu. PYD’li Abdulvahab Halil, Rudaw’a yaptığı açıklamada Şam yönetiminin SDG’nin Deyrizor’dan çekilmesini talep ettiğini ancak bu talebin reddedildiğini duyurdu. Halil, Özerk Yönetim’in bu öneriye karşılık olarak ortak bir operasyon odası kurulmasını ve Deyrizor’da siyasi–idari temsilcilerin yer almasını gündeme getirdiğini belirtti. Güçlerinin tamamen lağvedilmesinin “kırmızı çizgileri” olduğunu ifade eden Halil, Suriye’de iki ayrı ordunun bulunmasını kabul etmediklerini ancak askeri güçlerin birleştirilmesi için çözüm bulunması gerektiğini savundu. Halil, ayrıca Halep’in Şeyh Maksud ve Eşrefiye mahallelerinde uygulanan modelin Deyrizor için örnek olabileceğini söyledi. Buna rağmen ademimerkeziyetçilik konusunda Şam ile SDG arasında ciddi görüş ayrılıklarının sürdüğünü aktardı. SDG yanlısı medyada çıkan haberlerde, heyetin görüşmeler sırasında CENTCOM ve Fransa Dışişleri Bakanlığı’nın desteğinin önemine vurgu yaptığı ve temasların uluslararası garantörler eşliğinde yürütülmesini istediği yazıldı. ABD Dış Politika Konseyi’nden James Robbins de Arap medyasına yaptığı değerlendirmede Washington’un vizyonunun “bağımsız ve birleşik bir Suriye” olduğunu belirtti. Robbins’e göre 10 Mart anlaşmasının uygulanması hem ABD’nin çıkarları hem de bölgesel istikrar için kritik önemde.

ABD’DEN MESAJ NİTELİĞİNDE TATBİKAT

Görüşmeler devam ederken ABD ve SDG’nin sahada verdiği mesaj dikkat çekti. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi’ne göre salı günü Haseke kırsalındaki Kasrak Üssü’nde SDG ile Uluslararası Koalisyon güçleri ortak tatbikat yaptı. Tatbikatın amacı, muharebe hazırlık seviyesini artırmak ve askerleri ağır silahların kullanımında eğitmek olarak açıklandı.

Yerel kaynaklar, tatbikattan bir gün önce koalisyona ait bir kargo uçağının üsse indiğini, gelişmiş ağır silahlar ve hava savunma sistemleri taşıdığını bildirdi. Tatbikat sırasında helikopter devriyeleriyle bölgenin güvenliği sağlandı. Ortak faaliyetlerin, bölgede askeri koordinasyonu güçlendirmeyi ve olası tehditlere karşı hazırlığı artırmayı hedeflediği kaydedildi. Gözlemcilere göre bu tatbikat, Washington’un Şam’daki diyalog sürecine paralel olarak sahadaki etkinliğini sürdürdüğünün göstergesi oldu.

Şam’daki temasları Suriye Devlet Haber Ajansı (SANA) yalnızca ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack ve CENTCOM üzerinden aktardı. SANA’ya göre görüşmede “Suriye’de güvenlik ve istikrarın güçlendirilmesi ile siyasi sürecin desteklenmesi” başlıkları öne çıktı. Ayrıca, SDG’nin Suriye kurumlarına entegrasyonunu öngören 10 Mart Anlaşması’nın uygulanma mekanizmaları ele alındı. Barrack ise bu süreci “özlü bir diyalog” olarak tanımladı ve SDG’nin yeni Suriye devletine entegrasyonu konusunda ilerleme sağlanması gerektiğini vurguladı. Amiral Cooper da görüşmelerin sadece Suriye’nin iç istikrarını değil, bölgesel güvenliği de etkileyeceğini söyledi.

ATEŞKES SONRASI TABLO

Görüşmeler, Halep’in Şeyh Maksud ve Eşrefiye mahallelerinde yaşanan çatışmaların ardından geldi. İki mahalledeki saldırılarda can kayıpları olmuş, onlarca sivil yaralanmıştı. Ateşkes kararıyla silahlar şimdilik susmuş olsa da şehirde olağanüstü hâl havası devam ediyor. Suriye hükûmetine bağlı güvenlik güçleri devriyelerini artırırken, bölgede tansiyon hâlâ yüksek. SDG yanlısı medyada yer alan haberlerde, “Suriye ordusuna bağlı güçlerin kontrol noktalarını kaldırmadığı ve askeri varlığın sürdüğü” öne sürüldü.

‘Irak yol haritası olabilir’

Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYB) Başkanı Bafıl Talabani, Erbil’de başlayan Ortadoğu Araştırmalar Enstitüsü (MERI) zirvesinde açıklamalar yaptı. Talabani, Suriye’de “Kürt haklarının güvence altına alınacağı bir özerklik modelini” savundu. Gerilimin azalmasını olumlu bulduğunu belirten Talabani, ABD Temsilcisi Tom Barrack, SDG elebaşı Mazlum Abdi ve Fransız arabulucuların çabalarını takdir etti. Irak’taki federal yapının Suriye için de uyarlanabileceğini savunan Talabani, “Irak modeli küçük değişikliklerle Suriye için en gerçekçi yoldur.” ifadesini kullandı.

Sonraki Haber