Avrasya ortaklığına kama

Baykar, ABD ve NATO'nun desteklediği Ukrayna ile üç yeni sözleşme imzaladı. Kiev'e İHA/SİHA gönderen ve fabrika kurma çalışmaları yapan Baykar'ın yanlış yerde konumlanan tutumu, Suriye ve Karabağ sahasında birlikte hareket ettiğimiz Avrasya cephesinde büyük kararsızlıklar yaratıyor

UKRAYNALI HEYET AKINCI’YLA POZ VERDİLER Ukrayna'dan gelen üst düzey heyet, Atatürk Havalimanı'nda düzenlenen Teknofest'te Baykar Teknoloji CEO'su Haluk Bayraktar ile görüştü. Heyet, ellerine Akıncı maketi alarak poz verdi.

27 Nisan - 1 Mayıs tarihleri arasında Atatürk Havalimanı'nda düzenlenen Teknofest'te, Avrasya ortaklığına zarar verecek bir anlaşmaya imza atıldı. Ukrayna'dan gelen üst düzey bir heyet, Baykar Teknoloji CEO'su Haluk Bayraktar ile görüştü. Görüşmeyle ilgili Telegram hesabından açıklama yapan Ukrayna Stratejik Sanayi Bakanı Oleksandr Kamyshin, Baykar Teknoloji ile üç yeni sözleşme imzaladıklarını duyurdu. Bakan Kamyshin, “Dün, Türkiye'de düzenlenen uluslararası havacılık fuarı Teknofest 2023'teydim. Birçok toplantı, tek amaç: Ukrayna savunma sanayisini güçlendirmenin yollarını bulmak. Önemli bir sonuç var: Türk üretici Baykar ile Ukraynalı üreticiler için üç yeni sözleşme. Tabi ki ayrıntı veremeyeceğim ama bu anlaşmaların ülkemize ihracat kazancı ve yeni nesil silah sağladığı konusunda sizi temin ederim.” ifadelerini kullandı. Ukraynalı Bakan, anlaşmaların içeriğine dair bilgi vermedi.

Aydınlık'ın ulaştığı Baykar yetkilileri ise, Ukrayna tarafı ile yapılan anlaşmaların Motor Sich ve Ivchenko-Progress şirketlerinden motor alımı konusunda olduğunu bildirdi. Fakat açıklamada, Ukraynalı Bakan'ın “yeni nesil silah temini” ifadelerine açıklık getirilmedi.

ANLAŞMANIN KONUSU AKINCI TİHA OLABİLİR

Türk İHA/SİHA üreticisi Baykar Teknoloji, bugüne kadar Kiev'e 50'nin üzerinde silahlı insansız hava aracı tedarik etti. Tam sayı hakkında Baykar tarafı bilgi vermezken, Ukrayna yönetimi en son Haziran 2022'de, toplam 50 adet TB2 SİHA aldıklarını açıklamıştı. Ukraynalı Bakan Kamyshin'in son mesajındaki “ yeni nesil silah” vurgusu ise, bu kez TB2 yerine Akıncı Taarruzi İnsansız Hava Aracı Sistemi (TİHA) üzerine anlaşma yapılmış olabileceğini akla getirdi. Nitekim Haluk Bayraktar ile Ukraynalı yetkililer de ellerine Akıncı maketi alarak poz verdi.

Geçen yıl da Ukrayna’nın Ankara Büyükelçisi Vasyl Bodnar da Twitter hesabından yaptığı bir paylaşımda, Ukrayna Hava Kuvvetleri renklerine bürünmüş AKINCI TİHA modelini paylaşmıştı. Bodnar, “Şu an için sadece maketi var fakat umuyorum ki yakında gerçeğe dönüşecek.” diye yazmıştı.

TB2'den daha uzun ve geniş olan Akıncı, çok sayıda akıllı mühimmat taşıyabiliyor. TB2, 150 kilograma kadar füze veya teçhizatla havalanabilirken Akıncı, çok daha yükseğe 10 kat ağırlıkla çıkabiliyor. Yapay zeka sistemi sayesinde daha 'akıllı' bir platform olarak nitelenen Akıncı, savaş uçaklarının yaptığı bazı görevleri de icra ediyor. Havadan bombardıman kabiliyetine sahip Akıncı'nın hava-hava görevleri de yaptığı belirtiliyor. Bayraktar Akıncı; MAM-L, MAM-C, Cirit, L-UMTAS, Bozok, MK-81, MK-82, MK-83, Kanatlı Güdüm Kiti (KGK)-MK-82, Gökdoğan, Bozdoğan, SOM-A gibi mühimmat, füze ve bombalarla donatılıyor.

UKRAYNA'DA FABRİKA ÇALIŞMALARI SÜRÜYOR

Baykar'ın Ukrayna'daki faaliyetleri, yalnızca İHA/SİHA göndermekle de sınırlı değil. Eylül 2022'de Kiev'e giderek Zelenskiy ile görüşen Baykar CEO'su Haluk Bayraktar, Ukrayna Savunma Bakanlığı ile ülkede bir SİHA fabrikası kurmak için anlaşma imzalamıştı. Fabrikanın aynı zamanda bir bakım-onarım, eğitim ve test merkezi olacağı açıklanmıştı. Yatırım tutarının 10 yıl için 95,5 milyon doları bulacağı bildirilirken, fabrikanın 2 yıl içinde tamamlacağı ifade edilmişti. Bir de Bayraktar'a, Zelenskiy tarafından Ukrayna Liyakat Nişanı verilmişti. Baykar yetkilileri, fabrikaya ilişkin son durum hakkında da, “Yatırım planı sürüyor.” bilgisini verdi. Söz konusu fabrikanın kurulumu, ilk kez Ağustos 2019'da Zelenskiy'in Baykar'ı ziyareti sırasında gündeme gelmiş, Haluk Bayraktar'ın ifadesiyle Şubat 2022'de Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Kiev ile imzaladığı serbest ticaret anlaşması, proje için “itici güç” olmuştu.

BAYKAR'IN MOTORLARI UKRAYNALI ŞİRKETTEN

Baykar, Ukrayna'ya SİHA tedarik ederken, Ukrayna'dan da motor satın alıyor. Bugün Kızılelma ile Akıncı TİHA'da Ukrayna motorları kullanılıyor. Kızıelma'da Motor Sich'in AI-25TLT motoru yer alırken, Akıncı'da Ivchenko-Progress'in AI-450 serisi turboprop motoru bulunuyor. Bu noktada Ivchenko-Progress'in de Ukrayna devlet şirketi olan Motor Sich'in alt firması olduğunu belirtelim. Teknofest'te, Ukrayna'dan yeni motor tedariki için yapılan anlaşma, bu iki şirketin yöneticileri ile imzalandı.

AVRASYA CEPHESİNE KAMA

Rus tarafı, savaşta kendilerine karşı kullanılan silah sistemlerinin Ukrayna'ya satışından rahatsızlık duyuyor. Geçen yıl üst düzey bir Türk bürokrat, Moskova'nın bu konudaki şikayetini de Ankara'ya ilettiğini bildirmişti. Her ne kadar Ankara buna “denge” politikası da dese, Rusya'ya yönelik silah ambargolarına itinayla uyuluyor. Haluk Bayraktar ise “Rusya'ya asla SİHA satmayız.” diyerek tarafını ilan etmiş oluyor. Fakat tüm dünya, Rusya ile Ukrayna arasındaki bu savaşın, aslında Avrasya ile Atlantik arasındaki savaş olduğunu biliyor. Bu savaşta yanlış yerde konumlanmak, Avrasya cephesinde büyük kararsızlıklar yaratıyor.

YORUM: STRATEJİ YANLIŞININ SONUÇLARI AĞIR OLUR

Türkiye, savunma sanayisinde büyük bir atılım içinde. Kıbrıs Barış Harekatı sonrası ambargolar ile başlayan süreçte, artık yüksek teknolojiye sahip, insansız hava, deniz ve kara araçları, gemiler, denizaltılar, füzeler, elektronik harp sistemleri gibi ürünleri milli imkanlarla tasarlayıp, geliştirip üretebiliyoruz. Resmi açıklamalara göre, savunma sanayisindeki yerlilik oranı yüzde 80’lere ulaştı. Kalbi Türkiye Cumhuriyeti’nin esenliği için atan her yurttaş, hiç kuşkusuz bundan büyük kıvanç ve gurur duyuyor. Türk Silahlı Kuvvetlerinin ihtiyaçlarının milli imkanlarla karşılanmasının yanı sıra bu ürünler yurt dışına da satılıyor. Savunma ve havacılık ihracatının, 4 milyar doları aşarak tarihin en yüksek seviyesine ulaştığı belirtiliyor. Her ülkede olduğu gibi, kamuya ait kuruluşlar ile özel savunma sanayi şirketleri de, devletin onayı ve bilgisi dahilinde bu satışları yapıyor. Bu, o zamanki devlet yönetiminin uyguladığı stratejiye göre belirleniyor. Stratejiyi belirleyen, dünyadaki cepheleşmede yer alınan saftır. Günümüzde, Atlantik ile Avrasya’nın karşı karşıya çarpıştığı koşullarda, ülkeler saflarını ve buna uygun stratejilerini düzenliyorlar. Türkiye Cumhuriyeti yönetimi, ne yazık ki bu cepheleşmede bocalıyor. Bir ayağı Atlantik cephesinde çamura batmışken, çamurdan sıçrayıp kurtulmayı sağlayacak olan stratejiyi, yani Avrasya’da işbirliği programını uygulayamıyor. O nedenle de Atlantik çamurunda debelenmeye devam ediyor.

Sonraki Haber