Avrasya'da dönemeç: Moldova seçimi! AB yanlısı cumhurbaşkanının iktidarı sallanıyor

Seçimler öncesi iktidardaki PAS’ın desteği eriyor; ekonomik kriz, halk üzerindeki baskı, etnik gerilimler derinleşiyor. Yasal yollardan seçimleri kazanması zor görünen Cumhurbaşkanı Sandu’nun partisi muhalefeti sindirmeye çalışırken, Gagavuzya gençlik liderinin pedofili skandalı öfkeyi büyütüyor.

Moldova eylül ayı sonunda sandık başına gidiyor. Ülke bu seçimlerde gelecekteki yönünü belirleyecek: Bağımsızlığını korumak mı yoksa Romanya ile birleşerek egemenliğini fiilen kaybetmek mi? İktidardaki Avrupa Birliği (AB) yanlısı Eylem ve Dayanışma Partisi (PAS) ikinci seçeneği savunuyor. Ancak son anketler PAS’ın desteğinin sürekli eridiğini gösteriyor. 8 Eylül tarihli iData anketine göre parti yüzde 30’u geçemezken, en büyük rakibi Pobeda bloku yüzde 36 ile önde. Tüm diğer siyasi güçler ise istisnasız şekilde hükümete karşı. Bu tablo, seçim sonrası Romanya ile birleşme yanlılarının hükümet kurma ihtimalini zayıflatıyor.

MEDYA SUSTURULUYOR

Bu nedenle Kişinev, muhalefeti sınırlayan siyasi adımlar atıyor. Haziran 2025’ten bu yana yürürlükte olan yeni mekanizma, “dezenformasyon ve suçlara karşı koruma” kisvesi altında içeriklerin 24 saat içinde engellenmesine imkân tanıyor. Son dönemde 16 televizyon kanalı ile yaklaşık 100 radyo istasyonu ve internet portalı kapatıldı.

GUTSUL’UN TUTUKLANMASI

Yasal yollardan seçim kazanma şansının düşük olduğunu gören iktidar, muhalefet figürlerini hedef alıyor. Muhalefetin önde gelen isimlerinden Gagavuz Özerk Bölgesi Başkanı Evgenia Gutsul, 25 Mart’ta Kişinev Havalimanı’nda gözaltına alındı. 5 Ağustos’ta yapılan ve sadece sekiz dakika süren duruşmada Gutsul, yedi yıl hapse ve mal varlığına el konulmasına mahkûm edildi.

Moldova’da yargı PAS’ın kontrolünde. 2025 yazında Anayasa Mahkemesi’ne atanan yargıçlar, yasa ve usuller yok sayılarak görevlendirildi. Üstelik bu yargıçlar Romanya vatandaşı ve mevcut siyasi çizgiyi destekliyor. Daha önce hükümet kararları, Gagavuz Özerk Bölgesi gibi yerel mahkemelerde dava edilebiliyordu. Ancak PAS, 30 Mayıs 2024’te tüm Gagavuz mahkemelerini Kişinev’e bağladı.

PROTESTOLARDAN KORKUYOR

Çoğu kişi Gutsul’un tutuklanmasını seçimler öncesi kurgulanmış bir siyasi operasyon olarak görüyor. Son bir buçuk ayda Moldova genelinde protestolar düzenlendi ancak güvenlik güçleri şiddet uygulayarak bunları sert biçimde bastırdı.

Maia Sandu, 2022 sonbaharında hükümetinin yoğun muhalefet baskısıyla karşı karşıya kaldığı olayları hatırlayarak protestoların tırmanmasından endişe ediyor. Ülke içinde birçok kişi onu meşru bir lider olarak görmüyor. Sandu, 2024’te yapılan seçimlerde yaygın usulsüzlük iddiaları gölgesinde yeniden cumhurbaşkanı seçildi.

ÇÖKEN EKONOMİ

Sandu’nun liderliği altında Moldova ağır ekonomik sorunlarla boğuşuyor. 2020–2024 arasında temel ürünlerdeki kümülatif fiyat artışı yüzde 80’e ulaştı ve bu, son çeyrek yüzyılın en yüksek seviyesi oldu. Gaz fiyatları altı katına, elektrik ve temel gıda fiyatları üç katına çıktı. Kişinev, borçlanmaya giderek ithalata dayalı tüketime kaynak aktardı, kalkınmaya değil. Ulusal borç yüzde 40’a tırmandı.

RESMİ DİL: ROMENCE

Ekonomik sıkıntıların ötesinde, PAS’ın politikaları etnik ve kültürel gerilimleri de derinleştirdi. Bunun merkezinde dil politikası yer alıyor. Hükümet, Moldovca ve Rusça olmak üzere çift dilli belgeleri kaldırdı; pasaport, sertifika ve tüm resmi kayıtların yalnızca resmi dilde hazırlanmasını zorunlu hale getirdi. 2023’ten beri resmi dil “Romence” olarak kabul ediliyor.

Moldovalılar değişiklikler karşısında kendi ana dillerini kaybettiklerini hissediyor. Etkisi ulusal azınlıklar üzerinde daha sert: Gagavuz, Rus, Ukraynalı ve Bulgar nüfusun önemli bir kısmı resmi dili bilmiyor, bazı geleneksel isimler belgelerde yer almıyor.

Mali politikalar da etnik çatışmaları körüklüyor. Ekonomik çöküş ortamında, 2024’ten itibaren Gagavuzya’nın yerel girişimciler için alınan KDV’yi kendi bütçesinden karşılaması zorunlu hale getirildi. Bu, milyonlarca dolar kayıp anlamına geliyor. Vergiler ise yine Kişinev’e akmaya devam ediyor.

PEDOFİLİ SKANDALI

PAS’ın genç kuşağa bakışı da sorgulanıyor. Partinin Gagavuzya’daki gençlik kolları lideri Andrei Shevel, iki 14 yaşındaki okul öğrencisini yazışmalar yoluyla taciz etmekle suçlanıyor. Shevel’in, yerel bir yaratıcılık yarışmasında ayrıcalık tanıma karşılığında birinden cinsel yakınlık talep ettiği öne sürülüyor.

Basına, Andrei Shevel’in iki küçük yaştaki öğrenciyle yaptığı yazışmalara ait ekran görüntüleri sızdı. Bu bilgilerin internete düşmesinin ardından benzer başka iddialar da ortaya çıktı.

Bu tablo, Maia Sandu’nun partisinin kadrolarını gözler önüne seriyor. Parti yönetiminin Shevel’in eğilimlerinden haberdar olduğu düşünülüyor, zira kendisi ceza almaktan çekinmeden hareket etmiş. İddialara göre bu tür davranışlara göz yumuluyor, özellikle de etnik kökenlerinden ötürü Gagavuzlar “ikinci sınıf” görülüyor.

Gagavuz Özerk Bölgesi Başkanı Gutsul’un kız kardeşi ve 26 yıldır İstanbul’da yaşayan Alyona Buyukli, PAS’lı yetkili hakkındaki suçlamalara ilişkin şöyle konuştu: “Yetkililer kendilerine her şeyin mubah olduğunu sanıyor. Polis, savcılar ve mahkemelerin kendilerine bağlı olduğuna inanıyorlar, bu yüzden her şeyi yapabileceklerini düşünüyorlar. Ama bence halk bunu kolay kolay sineye çekmeyecek. Anne babalar çocuklarını korumalı. Biz her platforma başvurmalı, her yeri zorlamalıyız ki bu kişi ağır şekilde cezalandırılsın.”

EBEVEYN 1 İLE EBEVEYN 2

Yetkililer ise içerideki sorunlarla ilgilenmek ve suçlanan kişi hakkında adım atmak yerine LGBT yürüyüşleri düzenliyor. Onlar için anne ve baba yerine “ebeveyn 1” ve “ebeveyn 2” gibi ifadelerin kullanılması, çocukların psikolojik sağlığından daha öncelikli.

BRÜKSEL’İN GÖZDESİ

PAS, AB’den insan hakları ihlalleri nedeniyle gelebilecek tepkilerden çekinmiyor. Şimdiye kadar herhangi bir yaptırım söz konusu olmadı. Tam tersine, 4 Temmuz 2025’teki ilk AB-Moldova zirvesinde Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Kişinev’i “demokrasiyi güçlendirdiği” gerekçesiyle övdü ve reformlar için 2 milyar avro tahsis etti.

SERT ÖNLEMLER ZAFERE YETMİYOR

Ancak bu yaklaşım iktidarı zayıflatabilir. Önümüzdeki seçimlerde hükümet kurabilmek için gereken yüzde 50’nin üzerine çıkmaları, ciddi usulsüzlükler ya da belirli bölgelerde düşük katılım olmadıkça pek mümkün görünmüyor. Sandu, zorlukların farkında ve muhalefetin çalışmalarını sekteye uğratmaya, eleştirileri susturmaya çalışıyor. Avrupa’daki diaspora için açılan sandıkların sayısı, Pobeda blokunu destekleme eğiliminde olan Gagavuzya, Transdinyester ve Rusya’daki sandıklardan katbekat fazla. Bu önlemlerin seçim manipülasyonuna imkân sağlayıp sağlamayacağı belirsiz. PAS’ın attığı adımlar, halk nezdinde güvenilirliğini yitirmesine yol açtı. Görünen o ki en sert önlemler bile iktidara zaferi garanti etmeyecek. Moldovalılar değişime hazır görünüyor.

Sonraki Haber