CHP'deki 'para sayma' soruşturmasında yeni ifadeler ortaya çıktı

'Para sayma' görüntülerine ilişkin soruşturmada Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç'ın Danışmanı Melih Morsümbül, Küçükçekmece Belediye Başkanı Kemal Çebi'nin oğlu Serkan Çebi ile iş adamı Hüseyin Köksal'ın şoförü Servet Aydın ‘şüpheli’ olarak ifade verdi.

Sosyal medyada Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul İl Başkanlığı’nda çekildiği öne sürülen ‘para sayma’ görüntülerine ilişkin İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca maddi gerçeğin ortaya çıkarılması, suç ve suç unsuru bulunup bulunmadığının tespiti için re’sen başlatılan soruşturma genişliyor.

Soruşturma çerçevesinde CHP eski İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Spor Kulübü Başkanı Fatih Keleş, CHP eski İstanbul İl Başkan Yardımcısı Özgür Nas, CHP İstanbul İl Başkanlığı’nın eski basın danışmanı Can Poyraz, söz konusu binayı sattığı öne sürülen Ali Rıza Braka, İmamoğlu İnşaat Genel Müdürü Tuncay Yılmaz ve Şişli Belediye Başkan Yardımcısı Onur Öksel 'şüpheli' sıfatıyla Savcılığa ifade vermişti. 7 şüphelinin yanı sıra ayrıca, Braka’nın avukatı Gökhan Taşkapan’ın da bilgi sahibi olarak ifade verdiği öğrenilmişti.

ÜÇ İSİM DAHA İFADE VERDİ

Soruşturma çerçevesinde Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç'ın Danışmanı Melih Morsümbül, Küçükçekmece Belediye Başkanı Kemal Çebi'nin oğlu Serkan Çebi ile iş adamı Hüseyin Köksal'ın şoförü Servet Yıldırım da ‘şüpheli’ olarak Savcılığa ifade verdi.

İFADELER ORTAYA ÇIKTI

Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç'ın Danışmanı Melih Morsümbül ‘şüpheli’ olarak verdiği ifadesinde, şunları söyledi:

"Olay tarihinde Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç beni aradı, bulunduğu yere gitmemi istedi. Gittiğimde tanımadığım kişilerle yemek yiyordu, o sırada bana küçük bir çanta içerisinde bir miktar para teslim etti. Çanta içerisinde, kendisinin ve arkadaşlarının CHP İstanbul İl Başkanlığı binasının satın alınması sürecinde başlatılan bağış kampanyası kapsamında yaptıkları, bağış paraları olduğunu söyledi. Çantayı açıp içerisinde ne kadar para olduğunu saymadım, sadece bana verdiği talimat üzerine çantayı alarak verilen adrese götürdüm. Tam hatırlayamamakla birlikte para çantasını il başkan yardımcısı Özgür Nas’a teslim ettim. Orada bana bu paranın il binasının satın alma sürecinde kullanılacağını söylediler. Paranın sayılması için tek başıma ofisten ayrıldım, paralar sayılırken konuşmalardan 200 bin lira civarı olduğunu duydum. Parayı teslim ettiğimi kanıtlayabilecek herhangi bir makbuz, belge veya senet vermediler. Zaten parayı benimle gönderen Belediye Başkanımız da benden bu şekilde bir talepte bulunmadı. Sadece verilen talimatı yerine getirdim. Paraların kaynağıyla ilgili herhangi bir bilgim ve dahilim yoktur. Belediye Başkan Yardımcısı olmam nedeniyle verilen talimat üzerine sadece verilen para çantasını ofise götürdüm."

'BEN SUÇSUZUM'

Şüphelilerden Servet Yıldırım ise ifadesinde, yaklaşık 12 yıldır iş adamı Hüseyin Köksal’ın şoförlüğünü yaptığını söyleyerek, şöyle konuştu:

"Dosyada ‘tanık’ olarak ifadesi bulunan Hasan Hüseyin Şenyurt’u Bahçeşehir’den ortak arkadaşlarımız vesilesiyle yaklaşım 3-4 aydır tanıyorum. Kendisiyle samimiyetim yoktur. Fatih Keleş, Tuncay Yılmaz isimli şahısları tanımam. Aynı zamanda İBB Kültür A.Ş. Genel Müdürü Serdal Taşkın’ı da tanımam. Hiçbir zaman bu kişiden çanta içerisinde veya başka bir suretle para teslim almadım ve bu paraları Yılmaz ve Keleş’e teslim etmedim. Şenyurt ifadesinde, benim konuşmalarımı kaydettiğini söylemiştir. Böyle bir ses kaydı varsa rızam dışında alınmıştır ve bir suçtur. Bu kayıtlarda para taşıdığımı söylemişim, beni töhmet altında bırakan bu ifadeler iftiradır. Hakkımda asılsız iddialarda bulunan Şenyurt hakkında ‘resmi belgede sahtecilik’, ‘cinsel istismar’ ve ‘cinsel taciz’ suçlarından açılmış davalar varken bu kişinin televizyona çıkarılarak itibar görmesini ve kendisini iş adamı olarak tanıtmasını anlamıyorum. Ben suçsuzum, kimseden para alıp başka yere teslim etmedim."

BAĞIŞ PARASI

Serkan Çebi de olayın 5 yıl önce gerçekleştiğini ifade ederek şöyle konuştu:

"O tarihlerde CHP Küçükçekmece ilçe Başkanı olan (Şu anda CHP parti meclis üyesidir) Turgay Özcan benim çok eski bir dostumdur. 9 Aralık 2019 tarihinde, kendisi CHP İstanbul İl binası alınacağını, CHP il örgütünün bu kapsamda bağış kampanyası başlattıklarını, ancak il binası alınması için bir kısım paranın eksik kaldığını, kendisinin de arkadaşları ile (bu arkadaşlarının kim olduğunu söylemedi) bir miktar bağış parası topladıklarını söyleyerek topladıkları parayı bir adrese götürmemi istedi. Paraları bir poşet içerisinde verdi ve içerisinde yaklaşık 80-85 bin TL para olduğunu söyledi. Yine paralarla birlikte, parayı götüreceğim adresi bir kağıda yazarak bana verdi. Ben de arkadaşımın ricasını kırmayarak kendime ait aracımla belirtilen adrese gittim. İçeri girdiğimde orada bulunan kişilerden kimseyi tanımıyordum. Turgay Özcan'ın ismini verdim ve benimle bir miktar para gönderdiğini söyledim. Onlar da zaten Turgay'ın ismini duyunca başka soru sormadılar. Odada bulunan kişilerden birisine poşet içerisindeki parayı teslim ettim. Ancak kime teslim ettiğimi hatırlamıyorum."

'BABAMIN HABERİ YOK'

Ofise gittiği sırada masa üzerinde paraların sayıldığını, kendisinin götürdüğü paraların da sayıldığını anlatan Çebi, "Daha sonra ofisten ayrıldım. Paralar karşılığında bana herhangi bir makbuz veya belge vermediler. Babam Kemal Çebi'nin bu paraları arkadaşım Turgay Özcan'dan alarak görüntülerin çekildiği ofise götürdüğümden haberi yoktur. Bu konuyu kendisiyle paylaşmamıştım. Görüntülerin yayınlanmasından sonra babamın olaydan haberi olmuştur. Bildiğim kadarıyla babamın bina satın alma sürecinde herhangi bir yardım veya bağışı olmamıştır. Paraların nasıl ve nereden temin edildiği konusunda herhangi bir bilgim yoktur" ifadelerini kullandı.

Sonraki Haber