Irak Türkleri Derneği Başkanı: Bu şehrin sahibi biziz! ‘15 Haziran’a kadar seçmen kartınızı alın’

Irak Türkleri Derneği, 15 Haziran’a kadar uzatılan seçmen kartı başvuru sürecinde Türkiye’deki Iraklı Türklere çağrı yaptı. Genel Başkan Eyüp Kerem, ‘Kerkük’te 260 bin kişilik taşıma nüfus var. Bu şehrin sahibi biziz, mücadele etmeye devam edeceğiz; seçmen kartı almak için seferberlik başlattık.’

Irak’ta yapılacak genel seçimler öncesi seçmen kartı alma süresi 15 Haziran 2025’e kadar uzatıldı. Irak Türkleri Derneği, Türkiye’de yaşayan Irak Türklerini kart başvurusu yapmaya ve seçimlerde oy kullanmaya çağırdı. Dernekten yapılan açıklamada, “Türkiye’de ikamet eden Irak Türkü vatandaşlarımızın bu kritik süreci kaçırmaması, Türkmeneli’nin geleceği ve varoluşumuz için büyük önem taşımaktadır.” denildi. Açıklamada, Irak’a giderek seçmen kartı çıkartılması, demokrasiye katılım hakkının kullanılması ve Türkmenlerin Irak’ın geleceğinde söz sahibi olması gerektiği vurgulandı. Seçmen kartı süreciyle ilgili her türlü soru ve sorunda destek sunulacağı ifade edildi. Konunun siyasi boyutunu derneğin Genel Başkanı Eyüp Kerem’i arayarak sorduk. Kerem, gazetemize 11 Kasım’da yapılması planlanan Irak’taki seçimlere ilişkin önemli bilgiler verdi. Eyüp Kerem şunları anlattı:

“Irak’ta bir uygulama var. Irak seçmen kartı, Irak'ta oy kullanmak isteyen vatandaşların sahip olması gereken resmi kimlik belgesi. Seçmen kartı olmadan seçimlerde oy kullanılamaz. Şu anda seçmen kartı sayısı çok düşük. Türkiye gibi diğer ülkelerde yaşayanlar, Irak’a giderek ilçe seçim ofislerine başvurmak zorunda. Yani 15 Haziran’a kadar Türkiye’de yaşayan Irak Türklerinin bu kartı Irak’a gidip alması gerekiyor. Biz dernek olarak bu konuda ulaşım yardımı sağlıyoruz. Gitmek isteyen herkese yardımcı oluyoruz. Seçim bürosundaki arkadaşlarımız, gelen kişileri bulundukları yerden alıyor, gerekli devlet dairelerine götürüyor, belgelerini tamamlatıyor, işlerini halledip tekrar geri getiriyorlar. Seçmen kartını almalarını sağlıyoruz.”

‘260 BİN TAŞIMA NÜFUS VAR’

Irak’ta seçimlere katılım oranının düşük olduğuna dikkat çeken Kerem, seçmen kartı uygulamasının süreci daha da zorlaştırdığını belirtti. Seçimlerde oy kullanmak için kimlik kartının yeterli olmadığını, yerleşim yeri belgesi gibi ek evrakların talep edildiğini kaydeden Genel Başkan Kerem, Kerkük’e taşıma nüfus yapıldığına dikkat çekti:

“Ticaret Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı Kerkük’te 260 bin kişinin taşıma nüfus olduğunu tespit etti. Bu kişiler, veri tabanlarında görünmüyor. Konuyu bir önceki seçimden önce mahkemeye taşıdık, fakat karar seçimden sonra açıklandı. Seçim öncesinde mahkeme gerekçeli kararını açıklamadan sadece ‘seçime gidilecek’ denildi.”

Kerem sözlerine şöyle devam etti:

“Bahsedilen 260 bin kişi kuzeyden gelen, Kerkük kökenli olmayan insanlar. Süleymaniye, Çemçemal gibi yerlerden taşınmışlar. Bunlar Kerküklü değil. Böyle bir ortamda seçime gidiyoruz ve bizim sesimiz gittikçe kısılıyor. Aslında sayısal olarak geri değiliz ama sağlıklı bir seçim ortamı için ciddi ve uzun süreli bir hazırlık yapılması gerekirdi. Deselerdi ki, ‘Taşıma nüfuslar silinecek, herkes kendi bölgesinde oy kullanacak.’ O zaman belki adil bir seçim olurdu. Fakat bir de başka bir sorun var. Kerkük’te artık yıllardır kalan, buralı olmuş ama aslında dışarıdan gelen insanlar var. Bu da azımsanacak bir nüfus değil. Kerkük’ün nüfusu 850 binden 2 milyona ulaştı. Bizim bahsettiğimiz bu artış, yerleşik nüfusun dışındaki kesim. Kerkük’ün demografik yapısı bozuldu. Herkesin nüfusu artarken Türkmenlerin nüfusu artmıyor. Bu çok tehlikeli bir durum ve doğru okunması gerekiyor. O taşınmış nüfusun sistemden silinmesi gerekiyor.”

‘MOTİVASYONUMUZ TAM’

Talabani’nin partisi Irak Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYB)’nin son seçimde aldığı oydan daha fazla taşıma nüfusun Kerkük’te bulunduğunu belirten Eyüp Kerem, bu durumun görmezden gelinemeyeceğini vurguladı. Kerem sözlerini şöyle bitirdi:

“Araplar bu kadar vekil çıkarıyor, Kürtler bu kadar çıkarıyor. Yeni petrol anlaşmaları, BP ile yapılan işler… Bunlar bazılarına fayda sağladığı için kimse bu meselelere ses çıkarmıyor. Biz sesimizi yükseltmeye çalıştığımızda ise başka engeller çıkıyor karşımıza. Kerkük’ün mevcut şartlarda seçime gitmesi kabul edilebilir değil. Her şeye rağmen eğer seçime gidiyorsak, boykot gibi bir seçeneğimiz de yoksa, o zaman biz de toplumumuzu seçmen kartı almaya teşvik ediyoruz. O 260 bin kişilik meselenin Ticaret ve Sağlık Bakanlığının ortak raporuyla tespiti, mahkemeye taşınması… Tüm bunlar mücadelemizin bir parçası. Pes etmiyoruz. İnancımız da motivasyonumuz da tam. Güçlü bir Türkiye’nin sahadaki etkisiyle bu sorunların çözüleceğine, her şeyin aslına döneceğine olan inancımız tam. Bu şehrin gerçek sahibi biziz.”

Sonraki Haber