Kamuda taşerona karşı Ulus Meydanı'ndan seslendiler

Taşeronlar, belediye şirket işçileri, Aile Sağlığı Merkezi grup elemanları, ek ders ücreti saati karşılığı çalışanlar Ankara'da Ulus Meydanı'nda buluşarak kadro ve insanca yaşam talebiyle ses yükseltti.

Yağmurlu havaya rağmen bir araya gelen grup "Birleşe birleşe kazanacağız, kadro hakkımız söke söke alacağız" sloganları attı. Açıklamada İsrail'in Filistin'de uyguladığı vahşet kınanarak, soykırımın durması istendi.

Grup adına ilk açıklamayı Kamu Taşeron İşçileri Sendikası Genel Başkan Yardımcısı Mahmut Odabaş yaptı. "Bugün bu alanda kamuda ve belediyede istihdam edilen, 24 Aralık 2017'de yayınlanarak yürürlüğe giren 696

KAMUDA TAŞERON BİTMEDİ

"2017 yılından bu yana her 2 yılda bir imzalanan kamu toplu iş sözleşmeleri çerçeve anlaşma protokolünde yer alan Alt İşveren Sorunları maddesinde 'tüm taraflar alt işveren işçilerinin kamu kurum ve kuruluşlarında istihdam edilmesi ile ilgili çalışmalara devam edilecektir' denmesine rağmen kamuda halen taşeron işçiliği devam etmektedir. Taşeron işçiliğinin 2017'den bu yana ortadan kaldırılmaması akla taşeronda rant var olgusunu yerleştirmektedir. Biten ihalelerde maaş yüzdesi düşüşleri yaşanmakta, İŞKUR üzerinden hâlen sürekli işçi alımı yapılmakta fakat kurumda çalışan taşeron işçiye kadro verilmemektedir. İş barışı bozulmakta ve ihalelerdeki personel sayısı sürekli işçilerle tamamlandığında işsiz kalma riskiyle karşı karşıya kalınmaktadır."

İktidarın kamuda taşeron kalmadığına ilişkin sözlerine rağmen bugün sayıları 1 milyona yaklaşan mağdur bir kesim olduğunu ifade eden Odabaş, şöyle devam etti:

"KHK ile 2017 yılında kapsam dışı bırakılan, devletin asıl işini yapan taşeron çalışanlar ayrımsız ve eksiksiz olarak devlet kadrolarında istihdam edilmelidir. Öncelikle 696 sayılı KHK'da yapılacak düzenleme ile sorunların çözüme kavuşturulması amaçlanmalıdır."

DAİMİ İŞÇİ AZALIYOR ŞİRKET İŞÇİLİĞİ ARTIYOR

Belediye şirketlerinde mimardan mühendise, yazılımcıdan itfaiye erine, şoförlerden çağrı merkezi çalışanlarına kadar çok çeşitli alanlarda istihdamın bulunduğunu ifade eden Odabaş, "Sayamacağımız bir çok branşta emek veren belediye şirket işçileri en zorlu koşullarda dahi bütün özverisiyle vatandaşa hizmet etmekten ve sorunlarını çözmekten geri durmamaktadır. Cumhurbaşkanlığı verilerine göre belediyelerimize hizmet eden personelden daimi işçi kadrosunda 43 bin 110 kişi bulunurken şirket işçisi sayısı 599 bin 243'tür. Kadrolu istihdamı her geçen gün azalırken şirket işçiliği ciddi oranda artmaktadır." dedi.

TALEPLERİNİ SIRALADI

Odabaş, taleplerini şöyle sıraladı:

"Eşit işe eşit ücret, tayin hakkı, 52 gün tediye, 60 günlük ikramiye, haftalık 40 saat çalışma, enflasyon farkı, mezuniyet farkı, eşit yemek ücreti, iş sağlığı ve güvenliğine uygun çalışma, işten çıkarmaları bir müdür ya da şefin ya da şirket müdürünün değil disiplin kuralları işletilerek yapılması, sendika ve toplu iş kanununda değişiklik yapılarak aidatların ve ülke barajının düşürülmesi ve sendikal örgütlülüğün önünde engellerin kaldırılması..."

'DEVLET TAŞERON ÇALIŞTIRMAZ'

"Bizler taşeron zulmünden çıkıp iş kaygısı yaşamadan refah içinde çalışarak hayatlarımızı idame ettirmeyi talep ediyoruz." vurgusu yapan Odabaş, şöyle devam etti:

"Bütün branşlarda hep birlikte diyoruz ki devlet taşeron çalıştırmaz. 100'üncü yılını dolduran Cumhuriyetimizde taşeron sorunu ortadan kalkmalıdır. Uluslararası sorunlar ile zaman harcanan bu ortamda iç meseleler tamamen giderilerek bütün enerjinin dış meselelere aktarılması elzemdir. Son sözümüz hak ettiğimiz kadroyu istiyoruz. Bizler 2019'da yapılan haksızlıkların ve mağduriyetlerin giderilmesini, 1 milyon çalışan adına talep ediyoruz. Devletimiz adildir ve devletimiz vatandaşını mağdur etmemelidir."

ASM’LİLER AYRIMCILIĞA MARUZ BIRAKILDI

Odabaş’ın ardından konuşan Aile Sağlı Merkezi (ASM) Grup Elemanları Derneği Başkanı Faikcan Büyükkayaer de şunları söyledi:

“Ülkemizde Eylül 2005 yılında pilot şehir olarak belirlenen Düzce'de sağlık ocağı sisteminden, aile sağlığı merkezi sistemine tamamen geçiş sağlanmıştır. Bugün itibariyle bu uygulamaya bütün illerimizde başlanılmıştır.

“Tam 18 yıldır ASM’lerde hekim sayısına göre personel sayısı belirlenerek çalışan 3 grup yardımcı sağlık elamanı çalışmıştır. 1. Sağlık elemanları devlet personelidir, 2. Hekimlerle sözleşme imzalayarak çalışan 4/A lı çalışan sağlık personelleri, 3.Çalışma şartları Aile hekimliği yönetmeliğine göre belirlenen Grup elemanlarıdır. Bir grup zaten devlet memurudur bir grup çalışan 4A’lıdır ve bunlara da kadro verilmiştir.

“Grup elemanları 2005 yılından bu güne kadar asgari ücret ve daha da altında bir maaşla hiç bir özlük hakkı olmadan hekimin verdiği tüm işleri yapmak zorunda bırakılmıştır. 18 yıldır sözleşmeli olarak çalışan birçok personel grubuna kadro gelmiş, grup elemanları bakanlık tabelası altında kamuya hizmet vermesine rağmen sürekli kapsam dışı bırakılmış ve fiili olarak varlıkları dikkate alınmamıştır. Son olarak 2022 yılı kasım ayında yan odamızda kamu dışı 4/A’lı çalışanlar kadro müjdesi almış olup, biz grup elemanlarına kadro verilmeyerek yine ayrımcılığa maruz bırakılmıştır. Bakanlıklarımız üst düzey yöneticilerimiz ülke genelinde sayısı 20000 i bulan Grup elemanlarının farkında değildirler.

“Tüm bu sorunların çözümü için bizleri dinlemeleri haber yapmaları mağduriyetlerimizin giderilmesi için son derece önem arz etmektedir. Bu nedenle kamuoyunda sesimizi duyurmak için elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz. Bu konuda bizlere vakit ayırdığınız ve sesimize tercüman olduğunuz için siz basın mensuplarına teşekkürlerimizi sunarız.”

600 BİN BELEDİYE ŞİRKET İŞÇİSİ ÖZLÜK HAKLARINI İSTİYOR

Taşeron Belediye İşçileri Birliği (TABİB) adına konuşan Binali Ağar da taleplerini sıraladığı konuşmasında şunları ifade etti:

“TABİB olarak, belediyelerde tüm kamusal hizmetleri üreten, güvencesiz, düşük ücretlerle çalışan, 600 bin belediye şirket işçisinin özlük haklarını, güvenceli ve kadrolu çalışma hakkını dile getirmek için birçok mecrada mücadelemiz devam ediyor.

“Belediye şirket işçilerinin çalışma şartlarında düzenleme yapılması için taleplerimiz şunlardır:

1) Güvenceli ve kadrolu iş istiyoruz.

2) Taban ücret net olarak yoksulluk sınırı olmalıdır ve sosyal haklar eklenmelidir.

3) 52 günlük ilave tediye verilmelidir.

4) Haftalık 40 saat çalışma olmalıdır.

5) Vergi dilimlerinde kesinlikle İndirim yapılmalıdır.

6) 3 ayda bir güncellenecek gerçek enflasyon oranında zam ve refah payı istiyoruz.

7) Eşit işe eşit ücret en temel hakkımızdır.

8) Cinsiyetçi iş bölümünü ve ücretlendirmeyi reddediyoruz.

9) İşçi sağlığı ve iş güvenliği önlemleri yeterince alınmalıdır.

10) Tayin hakkı istiyoruz.

11) Sendikalar ve toplu iş sözleşmesi yasasının değişmesini, işçilerden yana bir yasa istiyoruz,

12) Sendika tüzüklerinin değişmesini istiyoruz.

“Türkiye’nin dört bir yanında kamu hizmeti üreten yüz binlerce belediye şirket işçisinin sözüdür bu. İtirazımız sömürüye, ayrımcılığa, eşitsizliğe. Gün birlik olma günü, özgürlük işçilerle gelecek diyerek hepinizi selamlıyoruz.”

ANKARA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİNDE ÇALIŞAN USTA ÖĞRETİCELERİZ

Daha önce Ankara Büyükşehir belediyesi önünde özlük ve ücret hakları için eylemler yapan, bu uğurda bir dernek kurarak mücadelelerini devam ettiren Ankara Büyükşehir Belediyesi Çalışanı Ek Dersliler ve Usta Öğreticiler Dayanışma Derneği (EK-DER) Başkanı Muhammet Dağaslanı ve arkadaşları da eyleme destek verdi. Grup adına konuşma yapan Dağaslanı şunları konuştu:

Bizler Ankara Büyükşehir Belediyesi bünyesinde 657 sayılı Kanunun 89.maddesine göre görevlendirilip aynı yasanın 176. Maddesine göre belirlenen ek ders saat ücreti karşılığı maaş esasları belirlenmiş, tam zamanlı olarak Kadın ve Aile Hizmetleri Dairesi Başkanlığı, Sosyal Hizmetler Dairesi Başkanlığı ,Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığı bünyesinde farklı şube müdürlüklerinde çalışmaktayız. Ankara Büyükşehir Belediyesine ait sosyal tesislerde yöneticilik, rehberlik, çeşitli alanlarda antrenörlük ve öğretmenlik, halkla ilişkiler, idari işler ve belediyenin her alanında görev tanımında olsun olmasın asli işleri yaparak hizmet vermekteyiz.

2022/2354 esas numara ve 2022/3396 karar numaralı Yargıtay kararı da bizleri ‘Kamu Görevlisidir’ şeklinde adlandırmıştır. Buna rağmen Sendikal hakkımız olmamakla birlikte işsizlik ödeneğinden faydalanmamaktayız ve bunun gibi birçok haktan mahrum bırakılmaktayız. Yine Devletimizin almış olduğu kararla 2023 yılında “5393 sayılı Kanunun 49 uncu maddesinin üçüncü fıkrası çerçevesinde 28.11.2022 tarihi öncesi çalışmakta olanlar” şeklinde 4/B li sözleşmeli çalışan personellere kadro hakkı tanınmasına rağmen bizler kapsam dışı bırakıldık. Bizlerle aynı işi yapan mesai arkadaşlarımız memur kadrolarına geçiş yaptılar ve bizler yine mağdur edildik.

4-Bli sözleşmeli memurlara tanınan kadrodan zaten işçi statüsüne sahip usta öğreticinin faydalanması mümkün değildir.

Belediye bünyesinde ek ders saat ücreti karşılığı çalışmaktayız ve ne kadar çalışırsak çalışalım herkese aynı saatte ek ders ücreti ödenmektedir, ek olarak bu ek ders saatleri de çalışma yapılan sürenin altında belirlenmiştir.

İş Kanunu kapmasında çalışmaktayız fakat kamu işçilerine ödenen kanundan kaynaklı ilave tediye ücreti alamamaktayız. Ek olarak çalıştığımız kurum tarafından yol ve yemek yardımı dışında hiçbir ek ödeme, prim, yardım almamaktayız.

Ek ders saat ücreti karşılığı çalıştığımız ve yukarıda anlattığımız haliyle çalışılan ders saatinden daha az puantaj yapılması ve ek ders saat ücretinin düşük olması sebebiyle asgari ücretin altında ücret almaktayız. Yol ve yemek yardımı ile asgari ücret üzerine çıkarmaya çalışılsa da bu yardımlar da yetersizdir.

Belediye bünyesinde çalışan iştirak şirketi çalışanların maaşlarına gelen zamlar ayrıca yol-yemeklerine üst sınırdan yapılan zamlardan sonra tekrardan görüşmeler yapılarak ek zam yapılmıştır. İştirak şirketlerinde çalışan temizlik personelleri bu ay 18000 tl maaş alırken bizler 12000 tl altında kalmış bulunmaktayız. Yeni yapılan ek zamla 20000 tl yaklaşan maaşlar altında ek dersliler ezilmektedir. Şu andan Belediyede en düşük maaş (yol – yemek ) alıyoruz ve zam yapılmayarak çalıştırılmaktayız. Belediye bünyesinde çalışan en düşük maaşı alan personelleriz.

27 Temmuz 2022 tarihli Resmi Gazetede 5886 karar sayılı cumhurbaşkanı kararı uygulanmamaktadır. İşbu karar uyarınca “…fiilen okuttukları her 5 saat ders için 1 saat daha eğitim öğretime destek görevi karşılığında ayrıca ek ders ücreti ödenir” denilmektedir.

6772 sayılı Kanun uyarınca ödenen ilave tediye ücreti belediye işçisi olmamıza rağmen ödenmemektedir.

Ek ders saat ücreti 657 sayılı Kanun ilgili maddesi uyarınca haftasonu ve akşam 18.00dan sonraki çalışmalar için memur aylık katsayısı ile 150 sayısının çarpımı sonucu bulunmaktadır. Bu saatler ve günlere denk gelen çalışma karşılığında ek ders saat ücreti daha fazla olmalıdır. Birçok aile yaşam merkezi ve şubelerde vardiyalı sistemde çalışmaktayız ve bu gün ve saatlere denk gelen çalışmalarımız bulunmakta ise de ek ders ücreti her zaman düşük ödenmektedir.

Memur işçi ve iştirak şirketi çalışanı olmadığımızdan hiçbir statüye dâhil edilemiyoruz. Usta Öğretici işçi statüsünde, ek ders saat ücreti karşılığı çalışmaktadır. Fakat maaş esasları 657 sayılı kanunun ilgili maddesi uyarınca ek ders saat ücreti karşılığı ödenmektedir.

Ek dersli personeller SGK’da herhangi bir iş koluna tabi olmadığımız için Sendikal hakkımız bulunmamaktadır.

Ek dersli personeller olarak iş akdinin fesih durumlarında hak kazanmış olsa dahi İşsizlik ödeneğinden faydalanamamaktayız. Fakat maaştan işsizlik payı kesintisi yapılıp yapılmadığı durumu net değildir. Kesinti yapılsa dahi işsizlik payı ödenmesi statü gereği mümkün değildir.

Her ay çalıştığımız kurumlarda yapılan puantajlarımızda maksimum 180 saate kadar alabiliyor olmamıza rağmen 160 saate sabitlenmiş olup bazı birimlerde 154 saate kadar düşülerek adaletsiz bir maaş hesaplamasına maruz kalmaktayız.

Ek dersli personellerin bazı birimlerde yıllık izin kullanmak istedikleri zaman idarenin belirttiği günler dışında yıllık izin kullanmalarına müsaade edilmemektedir.

Büyükşehir belediyesi ana binasında çalışan Ek dersli personeller ile dış birimlerde çalışanlar arasında da mevcut ( yıllık izin kullanımında ve maaşlarda ) eşitsizlikler mevcuttur.

Bizler sadece Ankara Büyükşehir Belediyesi bünyesinde çalışan ek dersliler olarak özlük haklarımızın ( maaş –yol –yemek-bayram ikramiyeleri-mesailer – aile geçim indirimi vb. ) verilmesi ve iş kolumuzun değiştirilerek sendikal haklarımız için Ankara Büyükşehir Belediyesi Başkanlığından gerekli çalışmaların yapılmasını talep etmekteyiz.

Büyükşehir Belediyesinde çalışan ve ailem dediğiniz personeller arasına girmek ve artık bizde burada çalışıyoruz demek istiyoruz.

Farklı birimlerde ve iş tanımımız dışında olan işlerde de çalıştırılmakta olup hiçbir işi başkasının işi gibi görmeyerek canla başla çalışıyoruz.

Sonraki Haber