Meslek örgütleri: Kağıt krizine çözüm var

Basın dünyasının beş büyük kuruluşu kağıt krizinin çözümü için Basın İlan Kurumunun harekete geçmesini istedi. Kurum temsilcileri açıklamalarında kağıt fiyatlarındaki olağanüstü yükselişe dikkat çekti ve ‘acil önlem’ çağrısı yaptı.

Yazılı basının yaşadığı ithal kağıt kaynaklı krize karşı, gazetecileri temsil eden meslek örgütleri de seslerini yükseltti. Aydınlık'a konuşan örgütlerin yöneticileri, ulusal ve yerel yüzlerce gazetenin kapanmaması ve binlerce çalışanın işsiz kalmaması için en baştaki sorumluluğun devlette olduğunu kaydettiler. Çözüm önerilerini açıkladılar.

YÜZLERCE GAZETECİ

İŞSİZ KALABİLİR

Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Genel Sekreteri İlkay Akkaya, yaşanan krizin halkın haber alma hakkını da tehdit eder boyuta ulaştığını belirtti. krizin çalışanlarıun sırtına yüklenmemesi uyarısı yapan Akkaya şunları söyledi:

"Bu krizi bir an evvel çözmezsek gazetelerin kapandığı, yüzlerce gazetecinin işsiz kaldığı, dolayısıyla en kıymetli toplumsal ihtiyacımız olan habere ulaşamadığımız günler yakın. Bir an evvel önlem alınmalı. Demokrasilerin gereği olan basını doların insafına bırakamayız. Gazetelerin yayın faaliyetlerini sürdürebilmeleri için hükümet, Basın İlan Kurumu ve İletişim Başkanlığı’nın uzun ve kısa vadeli çözüm için harekete geçmesi gerekiyor. Kısa vadede Basın ilan tarifelerinin arttırılması, kâğıtta KDV’nin sıfırlanması, devletin kâğıt sübvansesi yapması gibi hemen yapılabilecekler var. Ancak bu krize köklü çözümler getirilmeli yoksa her döviz dalgalanmalarında bu sorunu yaşayacağız. Uzun vadede Türkiye’nin kâğıtta bağımlılıktan kurtulması lazım. Özelleştirmelerle kapattığımız SEKA gibi fabrikalarımızı yeniden açmalıyız. Öte yandan bu süreçten yararlanmaya çalışan işverenlere de işçisiyle işvereniyle bu sektörün bir bütün olduğunu unutmamaları gerektiğini hatırlatmak isteriz. Bu krizin faturası gazetecilerin sırtına yüklenmemeli.

Sendika olarak gazetecilik ve yayıncılık sektöründeki sorunların çözülmesi için her türlü çabayı göstermeye devam edeceğiz."

SEFERBERLİK BAŞLATILMALI

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Genel Sekreteri Sibel Güneş, yükselen döviz kuru ve maliyetler nedeniyle gazete ve kitapların basılamama riskinin bulunduğunu vurguladı. Resmi ilan fiyatlarında artış ve KDV'de düşüş isteyen Güneş şunları söyledi:

"Türkiye’de gazetecilik ve yayıncılık sektörü zor günlerden geçmektedir. Basın sektöründe kapatılan ve kapanan yayın organları nedeniyle işsizlik yüzde 30’a ulaşmış, son 10 yılda kapatılan medya kuruluşları nedeniyle işsiz kalan gazeteci sayısı 11 bini aşmıştır. Dövizdeki yükselme nedeniyle ithal edilen kağıt fiyatlarında da önemli bir artış yaşanmıştır. Yaşanan maliyet artışları gazetelerin ve kitapların basılamaması gibi bir krize gidişi başlatmıştır. Türkiye'de sadece birinci hamur kâğıt üretilmekte, bu üretim de pazarın yüzde 3'üne denk gelmektedir. Gazete ile kitap kağıdının neredeyse tamamı ithal edilmektedir. Eğer acil önlem alınamaz ise birçok yaygın ve yerel gazete kapanacak, işsiz gazeteci sayısı hızla artacaktır. Yayınevlerinde yaşanan kriz de büyüyecek ve kitap basılamaz hale gelecektir.

BORÇLAR ERTELENMELİ

"Gazete kâğıdında yerli üretim için seferberlik yapılmalı, yerli üreticiler desteklenmeli ve gazete işletmeleri, ithalata bağımlı olmaktan kurtarılmalıdır. SEKA gibi devletin kendi kurumu yeniden devreye sokulmalı ya da gazete ve kitap için kâğıt üretimi öncelikli stratejik sektörler arasına alınarak bu yönde üretim yapan firmalar teşvik edilmeli. Döviz kurlarından ve üretim kısıtlanmasından kaynaklanan fiyat artışlarının yarattığı zararı telafi etmek üzere BİK, ilan tarifelerine zam yapmalıdır.

Kamu bankalarının gazete işletmelerine çok düşük faizle kredi vermesi kolaylaştırılmalıdır. Ülke genelinde iki bine yakın yerel gazete sayısı 900’lere düşmüştür. Bu anlamda yerel yönetimlerin Meclis tutanaklarının yerel gazetelerde yayınlanmasının tüm il ve ilçelere yayılması yerel basına can suyu olacaktır. Tasarruf tedbirleri gerekçesiyle kamu kurumları için yazılı basına getirilen abone olunma yasağı kaldırılmalı, tam tersine destek anlamında abonelikler, ilanlar, teşvik edilerek yeniden düzenlenmelidir. Gazete kağıdındaki KDV oranı yüzde 1’e düşürülmelidir. Vergi ve sigorta borçları ertelenmelidir. TGC Bu konuyla ilgili olarak sorunların çözümü konusunda hazırladığı önerilerini Cumhurbaşkanlığına daha önce sunmuştur."

MECLİSTE YENİ

BİR YASA DÜZENLENMELİ

Türkiye Gazeteciler Federasyonu (TGF) Başkanı Yılmaz Karaca TBMM'den medya kuruluşları ve gazetecileri kapsayan bir destek paketi çıkarılmasını önerdi. Son 5 yılda 900'e yakın gazetenin kapatıldığını vurgulayan Karaca, sorunun kesin çözümü için BİK, İletişim Başkanlığı ve meslek örgütlerinin bir araya gelmesi gerektiğini de belirtti. karaca şunları söyledi:

"Son dönemdeki artışlar gazete sahiplerini güç durumda bırakıyor. Bu da insanların maaş alamamasına neden oluyor. Gazeteler tek tek kapanıyor. Bu sorunlar bunu daha da artıracak. Son 5 yılda 1800 olan gazete sayısı 900'e düştü. Ilçe gazeteleri perişan. Bu gidişatla bu yıl içerisinde en az 100 civarı gazete daha kapanacaktır.

BİK KOMİSYON ALMASIN

"BİK maalesef bazı muhalif gazetelere ceza yazmanın dışında fazla bir şey yapmıyor. Pandemi dönemi içerisinde kısa çalışmayı koydu, bir de satış zorunluluğunu kaldırdı. Bunun dışında Anadolu basınının yaşaması için bir çalışma yapmıyor. BİK'in ilan başına aldığı yüzde 15 komisyonun şu sıkıntılar giderilene kadar belli bir dönem kaldırılması gerektiğini düşünüyoruz. 36 tane genel kurul üyesi var. Yılda 2 milyon TL civarı gideri var. Genel Kurula gerek olmadığını, düzenleme yapılması gerektiğini savunuyoruz. Yaygın basının durumu da bizden farklı değil. Kağıt fabrikasının olmaması bugün bu duruma getirdi. Bir kağıt fabrikası olsaydı dışa bağımlı olmayacaktık.

"BİK meclisten geçecek yardım paketine destek vermeli. Bir ay önce de Cumhurbaşkanı Adana'dayken kendisine bu sorunların çözümüyle ilgili bir rapor sunduk. BİK, İletişim Başkanlığı ve basın örgütleri bir toplantı yaparak sorunun çözümünü karşılıklı çözmek zorunda. Bir ay içinde BİK Genel Kurul toplantısı var. Ilan fiyatlarına zam verilmesi gerekir. Geçen yıl yüzde 20 vermişlerdi biraz rahatlatmıştı. Bu yıl en az yüzde 30 olması gerekiyor.

"Iktidara yakın bazı meslek örgütleri 'basının sorunlarını çözeceğiz' diyerek devletten

projeler yaparak yardım alıyorlar. Hiçbir meslek örgütünün, gazetecinin de haberi yok. Paraları böyle kendi yandaşlarına dağıtıyorlar. Biz muhalif değiliz, mesleğimizin kurtulması için mücadele eden bir kuruluşuz."

HER GEÇEN GÜN

GAZETELER KAPANIYOR

Küresel Gazeteciler Konseyi Başkanı Mehmet Ali Dim de kağıtta sübvansiyon çağrısında bulundu:

"Son bir yılda maliyetler yüzde yüz artmış. BİK'in gerçekçi bir ilan fiyatı belirlemesi, ilan fiyatların en az yüzde 50-60 civarında artırılması lazım. Devlet yatırım yapmadığı için resmi ilanlar ciddi oranda azaldı. İcra ilanlarında bir artış oldu. Oradan biraz telafi yolu var. Orada da icra ilanlarının en az 2 gazetede ayrı ayrı yayınlanması lazım.

"Maalesef Türkiye'de yerli gazete kağıdı üretimi yok. Tekrardan yerli gazete üretimine dönmek gerekiyor. Birinci kalite hamur kağıt üreten fabrikanın gazete kağıdı üretimine dönüşmesi bir yıl süre alıyor. Gazete kağıdı farklı bir ürün çünkü. Kağıt üreten firmaların teşvik edilerek kredi verilerek bu dönüşümü sağlamalarının önünü açmaları gerekiyor. Bu süre içerisinde sübvansiyon yapılması gerekiyor. Gazete kağıdının maliyeti her gün değişiyor. En azından yüzde 50-60 oranında sübvanse dilmesi, devletin aradaki bu farkı ödemesi gerekiyor.

"800-900 civarı resmi ilan alan Anadolu gazetesi var. Ortalama 5 çalışan olsa yaklaşık 5000 çalışan var. Her geçen gün gazeteler kapanıyor. Bu sorunun devamı 5 bin kişinin işsiz kalması demektir. Bu da 20-25 bin insanı etkiliyor. Yaygın medyayı da eklediğimizde 15 bin gazete çalışanı ediyor.

BASKI FİYATLARI

SÜREKLİ DEĞİŞİYOR

İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Dilek Gappi matbaaların sürekli artan baskı fiyatları nedeniyle artık fiyat vermekte bile zorlandığını açıkladı. Basının stratejik alan olduğunu belirten Gappi şunları söyledi:

"Şu anda durum çok vahim. Artık matbaalar fiyat vermekte zorlanıyor. 3 günde bir baskı fiyatları değişiyor. Eğer siz kalkıp kağıt fabrikalarını özelleştirir, kapatmaya çalışırsanız bu yaşananlar da süpriz olmaz. Bunlar stratejik alanlardır. Stratejik alanlarda toplumsal koruma şart. Siz elinizdeki gücü bıraktığınız taktirde günün konjektüre koşullarına mahkum olursunuz. Şu anda kağıtta yaşadığımız tam da bu.

Kısa zamanda en azından dövizdeki oynaklık giderilene kadar mutlaka bir sübvansiyon sistemi getirilmeli.

Çabası olan, belli sayıda gazeteci çalıştıran yerel gazetelere BİK'in bir desteği var. Bu destek özellikle pandemi döneminde çok önemli bir rol oynadı. Ancak yapısal destekler de verilmeli.

Sonraki Haber