Shan Xi Si Camiî imamları: Her 530 kişiye bir cami düşüyor
Changji’deyiz. Shan Xi Si Camiî’nin kapısında iki imam bizi karşılıyor. Her zamanki gibi imamlarımızla biraz Türkçe sohbet ediyoruz. Camiî avlusunda pırıl pırıl iki imam. Mütevâzı davranışları karşısında mahcup oluyoruz...
Camiî avlusunda Müslüman olmayan Uygur vatandaşlarını da gözlemledik. Belli ki camiler sadece ibadet yeri değil semt insanının dinlenme ve yakınlarıyla muhabbet etme yeri…
Shan Xi Si Camiî, 1987’de yapılmış. Burada iki görevli imam var. İmam Lan Hai Bing. Kendisi 15 yıllık imam, bir yıldır burada görev yapıyor. Diğer İmam Zhao Hong Gang da 20 yıllık din adamı. O da bir yıldır burada görevli. İki imama da sorularımızı yöneltiyoruz:
Ramazan sizin için ne ifade ediyor?
İmam Lan Hai Bing: Allah, kutsal Kur’ân-ı Kerim’inde şöyle buyuruyor: “Eğer bir Müslüman, İslâm takvimine göre Ramazan ayına denk gelen o sıcak ayında oruç tutarsa, bu kişi bir ay boyunca 30 gün oruç tutmalıdır. Tabiî bu oruç, sağlıklı, hastalığı olmayan kişiler içindir. Eğer bir kişi hasta, hamile, loğusa ya da yaşlı ve hastalıkları olan biri ise, o kişi Ramazan ayında oruç tutmayabilir.” Bu, Kur’ân-ı Kerim’in bizlere verdiği bir hükmüdür.
Sonrasında ise, Kur’ân-ı Kerim’de, İslam’ın beş temel esas üzerine kurulu olduğu belirtiliyor. Peygamber Efendimiz (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: Birinci esas kelime-i şehadet getirmektir. İkinci olarak, namaz kılmaktır. Allah, Kur’ân-ı Kerim’inde namazın, doğru inançlara sahip her Müslüman için farz olduğunu belirtmiştir. Üçüncü olarak, zekât vermek, bu belirli bir maddi durumu olanlar içindir. Dördüncü olarak, Ramazan orucu tutulması, eğer kişi sağlıklı ve herhangi bir hastalığı yoksa, oruç tutmak farzdır, aksi takdirde oruç tutmaya gerek yoktur. Son olarak beşinci esas ise, hacca gitmektir. Allah, Kur’ân-ı Kerim’inde maddi olarak hacca gitmeye gücü yeten ve sağlığı yerinde olan her Müslüman’a hac yapmayı farz kılmıştır.
İmam Zhao Hong Gang: Ramazan, Allah’ın bizlere emrettiği bir ibadettir. İslâm takvimine göre her yılın dokuzuncu ayında, yani Ramazan ayında, bütün Müslümanlar Allah’ın emriyle oruç tutar. Oruç, sabah güneşi doğduğunda başlar, akşam güneşi batana kadar sürer. Bu süre zarfında, hiçbir şekilde yiyecek içecek tüketilmez, cinsel ilişkiye girilmez, içki içilmez, sigara içilmez. Gözle, kulakla, dille ve kalple yapılan her türlü günahı işlememek gerekir. Ancak böylece gerçek bir oruç tutulmuş olur.
Bölgenizde Ramazan ayı nasıl yaşanıyor?
İmam Lan Hai Bing: Ramazan ayında, sağlıklı ve hastalığı olmayan her Müslüman oruç tutmak zorundadır. Oruç, sabahın erken saatlerinden güneş batıncaya kadar tutulur. Oruç tutan bir Müslüman, sabah güneşi doğmadan önce sahur yemeğini yer, akşam güneş batarken ise iftar yapar.
Ramazan ayında oruç tutan her Müslüman, kendi evlerinde sahur yapar ve sonra namaz vakti geldiğinde, erkekler en yakın camiye giderek cemaatle namaz kılmaya katılır. Kadınlar ise evlerinde namaz kılabilirler. Tüm camiler halkımıza açıktır, bizler topluca camilerde ibadet edebiliriz.
Ramazan ayında, biz hiçbir şekilde yiyecek, içecek, hatta sigara içmek gibi yasakları ihlal etmeyiz. Allah, Kur’ân-ı Kerim’inde içkiyi haram kılmakta ve içki gibi sarhoş edici maddelerden uzak durmamızı emretmektedir. Dolayısıyla, Ramazan ayında Müslümanlar asla içki içmez, tütün tüketmezler.
İmam Zhao Hong Gang: Bizim bölgemizdeki Sinciang’daki Müslümanlar, oruç tutmak konusunda tamamen özgürdürler. Kimseye oruç tutması zorla dayatılmaz. Çünkü Kur’ân-ı Kerim’de dinin insanları zorla inanmaya sevk etmeyeceği belirtilmiştir. Oruç tutmak gönüllü bir ibadettir. Oruç tutmak isteyen kişi evinde sahurunu yapıp oruç tutar, iftarını camide yapar. Camilerde oruç açma yemeği verilir ve namaz kılınır. Her şey normal bir şekilde devam etmektedir ve kimse zorlanmaz.
Çin hükûmeti Müslümanların dinî vecibelerini yerine getirmesini engelleyecek bir davranış içinde bulunuyor mu? Müslümanlar bu ayda oruçlarını özgürce tutabiliyorlar mı? Batı medyasında bu konuda çıkan haberlerin bir gerçekliği var mı?
İmam Lan Hai Bing: Sinciang’da 24 binden fazla camiî bulunmaktadır ve bunların tamamı normal şekilde açıktır. Her 530 kişiye bir camiî düşmektedir. Yani, her bölgede bir camiî vardır.
Batı’daki bazı çevrelerin, Sinciang’daki camilerin yıkıldığına dair ortaya attıkları iddialar tamamen bir yalandan ibarettir. Peygamber Efendimiz (s.a.v.) yalan söylemenin bir müminin işleyebileceği bir şey olmadığını belirtmiştir. Bu tür iddialar gerçeği yansıtmamaktadır. Hükûmet ve devlet her zaman, inanç özgürlüğünü sağlamış ve her türlü dinî faaliyeti desteklemiştir. Bugün Ramazan ayının 16. günü, orucumuzu tutuyoruz ve bu vesileyle Türkiye’deki Müslüman kardeşlerimize hayırlı Ramazanlar diliyoruz. Aynı zamanda tüm dünya insanlarını gerçek Sinciang’ı görmek ve burada bulunan dinhi, kültürel zenginlikleri tanımak üzere Sinciang’a davet ediyoruz.
İmam Zhao Hong Gang: Sinciang’daki camilerin Ramazan ayında kapatıldığı veya içki içilmesinin zorla dayatıldığına dair ortaya atılan iddialar tamamen asılsızdır. Bizim bölgedeki camiler tamamen açıktır ve her türlü dinî faaliyet serbesttir. Hükûmet bu konuda hiçbir engel koymaz. Oruç tutmak isteyen tutar, tutmak istemeyen tutmaz. Hükûmetin herhangi bir müdahalesi yoktur. Devlet, camilere her türlü desteği verir. Camilerde oruç tutan insanlara yardım edilir, özellikle yaz aylarında camilerde dinlenme alanları, meyve ve içecekler sağlanır.
Camilerimiz kendi kendilerine yeterli olabilecek şekilde düzenlenmiştir. Örneğin camilerimizin önünde alışveriş alanları bulunmaktadır. Camilerde su, elektrik, ısınma, klima gibi imkânlar sağlanmaktadır. Yazın camilerde, ibadet edenlere serinlemek için çeşitli imkânlar sunulur.