İşçinin talebi Meclis'te olmak

TÜRK-İŞ, 1 Mayıs'ı Adana'da kutladı. Genel Başkan Ergün Atalay, 14 Mayıs’taki seçimlere dikkat çekti. İşçi, işsiz, emekli, küçük esnafın ülkenin yüzde 70'ini oluşturduğunu belirten Atalay, 'Tulum giymeyen Meclis'te derdimizi nasıl anlatacak? Biz olmazsak sorunlar çözülmez.' dedi

Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (Türk-İş), 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nde Adana'da miting düzenledi. Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, burada yaptığı konuşmada, "Bugün bir daha paylaşmak ve yardımlaşmak, acıları azaltmak için buradayız. Türk işçisi ekmeğini depremzedelerle paylaşmaya devam ediyor, Türk-İş yaraları bu alandaki herkesle sarmaya devam ediyor." dedi. Atalay, depremde tüm Türkiye'nin elini taşın altına koyduğunu belirterek emeği geçen yerli ve yabancı herkese teşekkür etti.

Kürsüden tüm emekçileri selamlayan Genel Başkan Ergün Atalay, seçim gündemine değindiği konuşmasında şu ifadeleri kullandı:

"14 Mayıs'ta seçim var. Kime güveniyorsanız, inanıyorsanız sandığa gidip istediğiniz gibi oy verin ama burada bir şey söyleyeceğim. Bütün partilerin milletvekili listelerini inceledim; siz de incelediniz. Biz işçi, işsiz, emekli, küçük esnaf olarak bu ülkenin yüzde 70'iyiz. 3 kişi işçi yok Meclis'e girecek! Esnaf, emekli yok. Ne konuşuyoruz biz şimdi ! Tulum giymemişse, çiftçilik yapmamışsa, Meclis'te ne anlatacak? Bana diyorlar ki 'Babam işçi, çiftçi.' Babanız, sağsa Allah uzun versin; öldüyse Allah rahmet eylesin. Tulum yoksa tulumlunun derdini anlatamaz.

'MECLİS KAPANMADAN EVVEL NEREDEYDİNİZ?'

"Bir meseleyi kitaptan okumak başka yaşamak başka. Ağrıyan diş bizde, bir kamyon sıkıntımız var. Biz her gün taşeronu, KİT'leri konuşuyoryuz. Yeni değil, 5 senedir konuşuyoruz. Bir siyasi iktidardan hiç bunlarla ilgili kouştuğunu duydunuz mu? Ama son 15 gündür konuşuyoruz. Meclis kapanmadan evvel neredeydiniz?

TAŞERON BU ÜLKEYE YAKIŞMIYOR

"Taşeron bu ülkeye yakışmıyor. Enerjide, ulaşımda, sağlıkta her yerde taşeron var. Bir kere taşeronun adı kötü yahu! Ne taşeronu? FETÖ'ye taşeron diyoruz, PKK'ya taşeron diyoruz. Bu ceketi sırtımızdan alıp atın artık.

VERGİYİ ÇÖZMEZSENİZ HER GÜN KAPINIZDAYIZ

"Vergi diye başımızda bir bela var. Ocak ayında aldığımızı aralıkta yüzde 7 civarında kaybediyoruz. Kapı kapı dolaşıyoruz çözmek için. Hadi asgari ücret vergi dışı kaldı, güzel ama yetmiyor. Bu alanda bulunanlar ocakta aldığını aralık ayında almıyor. Vergiyi sabitlemek gerekiyor. Buradan tüm siyasi partilere sesleniyorum, bu meseleyi bir an evvel çözün. Çözmeseniz bu meseleyle ilgili sizin her gün karşınızda olmaya, bunu ülke gündeminden çıkarmamaya devam ederiz.

"Yüzde 85 işveren sermaye ağırlıklı bir Meclis var. Dün de ondan evvel de böyleydi. Bunu değiştirmediğiniz müddetçe bu problemleri çözemeyiz. Bugün benim millletvekili, işveren olacak halim yok ama bu alanlardan o Meclis'e işçi kökenli milletvekili sokmazsak sıkıntılar devam eder. Çünkü sermaye 'Sendika istemiyorum.' diyor. Örgütlendiğin zaman kapının önüne koyuyor, 'Patron benim, para benim, Meclis-hükümet benim yanımda, istediğimi yaparım.' diyor. Yapamazsınız, yapamayacaksınız!"

'BAZILARI ÖLMEYİ BAYILMAK SANIYOR'

Sendikal örgütlenmenin önündeki engellere değinen Atalay şu ifadeleri kullandı:

"Yetki alıyor sendika, 7 sene sürüyor işverenin açtığı itiraz mahkemesi. İş yerinde ne işçi kalıyor ne sendika ne iş yeri! Dünyada olan kuralın Türkiye'de de olması gerekiyor. Hukuk kadını, kamuyu, emekçiyi, mağduru, masumu korur. Hukuk bugünlerde emekçiyi koruyacak şekilde karar vermiyor."

'SOMA'YI AMASRA'YI UNUTMADIK'

Türkiye'de her gün 4 işçinin çalışırken hayatını kaybettiğini paylaşan Atalay, şöyle devam etti: "Türkiye'de 4 milyon çocuğumuz var. Bunların şu anda 750 bini çalışıyor, çalışırken ölmeye devam ediyor. Bu fotoğraf bu ülkeye yakışmıyor. Ağır yaptırım ve düzenlemeye ihtiyaç var. Bu çocuklar bizim. Biz Soma'yı, Ermenek'i, Amasra'yı unutmadık. Unutursak yandık gitti. Soma'da patron, işçi başına 6 gün ceza aldı; adil mi? Bu cezayı verenler bunun hesabını ne bu dünyada ne diğer dünyada verebilir. Bu ülkede bazıları ölmeyi bayılmak saıyor. Ölmek bayılmak değil. Öldün mü gittin. Onun için hesap yapacaksın adil, merhametli olacaksın. Temsil ettiğin kitleyi, ülkeni, arkadaşını satmayacaksın. Onun için kol kola beraber olacağız, demokrasi ve kardeşliği emekçiler getirecek. Puro tüttürüp yan gelip yatanlar demokrasiyi getiremezler."

KAMU TOPLU İŞ SÖZLEŞMELERİ SÜRECİ

Ergün Atalay, Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü ile ilgili yarın (bugün) görüşme yapılacağını aktararak, şunları kaydetti:

"Yarın görüşsünler. Tekliflerini bir getirsinler. Buradaki kamu koordinasyon kurulu beraber müzakere edelim. Şube başkanlarımıza soralım. Yakışan neyse, arzumuz seçimden evvel bitirmek ama istediğimiz bir şey olmazsa bu meselenin içinde olmayız haberiniz olsun. Türk-İş, Türkiye'nin, mazlumun, haklının, işçinin, emekçinin yanında olmaya devam etmek mecburiyetinde. Türkiye yoksa, Türk-İş'in de yok, A partisi de B partisi de yok. Onun için önceliğimiz Türkiye. İstediğiniz partiye oy verin ama Türkiye'den yana olmak durumundayız."

Sonraki Haber