AKP’nin futbol vesayet sistemi
Her kararname yayımlandığında merakla başına oturuyorum, bu kez nereler Cumhurbaşkanlığı’na bağlandı diye. Neredeyse bağsız kuruluş kalmadı fakat Futbol Federasyonu’na bir türlü sıra gelmiyor. İnanıyorum ki, futbolumuza yapılan bu üvey evlat muamelesi, ‘yerli ve milli’ tüm futbolseverleri derinden yaralıyor. Örneğin, kurumlarının yılkı atı gibi başıboş gezmekten kurtulmuş olmasının coşkusu içindeki tiyatro severlerin, opera severlerin mutluluğuna öykünüyorlar, kendi federasyonları da sımsıkı bağlı olsun istiyorlar külliye sarayına... Bu işlem gerçekleşirse eminim Binali Bey gibi, Yıldırım Bey de koltuğu kaybetmenin verdiği mutlulukla havalara uçacaktır. Uzatılan rengârenk mikrofonlara son kelimeleri şu olur bence: “Sayın Cumhurbaşkanımızın takdiridir. Türk futbolu için en doğrusunun bu olduğuna inanıyorum. Hayırlısı olsun!” (Tam tersi haldeyse, “Sayın Cumhurbaşkanımızın takdiridir. Türk futbolu için en doğrusunun bu olduğuna inanıyorum. Hayırlısı olsun!” diyecektir pragmatist Yıldırım Bey.) Beşiktaş’ı gırtlağına kadar borca batırıp, ilk duyulduğunda şaka sanılan bir ‘atamayla’ futbolun başına geçirilmişti Yıldırım Demirören. Koltuktaki 7. yılını yarıladı. Onu oraya oturtan ‘yüksek irade’ hâlâ makamından kaldırmadıysa, işlerin tıkırında olduğu sonucunu çıkarabiliriz. Başka deyişle, ‘yüksek irade’nin bir dediği iki olmuyor demek ki.
SİYASET KİME YASAK, KİME DEĞİL?
16 Nisan Anayasa değişikliği referandumundan bir ay önceki Futbol Zirvesi’nde huzura çıkıp, “Sayın Cumhurbaşkanım daha güçlü Türkiye için 17 Nisan sabahı ‘Evet’ diyen bir Türkiye’ye uyanmak için saygılarımı sunuyorum.” diye haykıran bir futbol müdürünü, hangi amir bağrına basmaz ki?.. Her fırsatta ‘Futbola siyaseti sokmayalım’ klişesine yaslanan Demirören’in, aslında egemen siyasetle problemi yok; hatta yukarıda örneklediğimiz gibi kendisi kralını yapıyor siyasetin. Önüne baraj kurduğu ‘siyaset’ ise, büyük patronun hoşuna gitmeyecek şeyler. Mesela, kazandıkları maç sonrası elleriyle (V) zafer işareti yapan Diyarbakırlı kadın futbolcuları bölücü örgüt propagandasından disipline sevk ederken; Süper Lig’de, rabia denen hareketi yapan dört parmakçıları görmezden geliyor. Mesela, ‘Yaşa Mustafa Kemal Paşa’ pankartını-utanmadan- yasaklarken; ‘Başkomutan Erdoğan’ pankartına izin veriyor. Babası da böyleydi, gözyaşlarına boğulsa da, acı çekse de ‘patron’unun izinden ayrılmadı; Yıldırımını da tam böyle şekillensin diye İsviçrelerde okutup, pamuklarda büyütmüş anlaşılan... Sermaye sınıfı genetiği!.. İyisi mi yorumu bırakıp, olgulara bakalım. Demirören yönetimindeki “Özerk” Futbol Federasyonu’nun hâli hazırdaki resmi kurullarını ahtapot gibi sarmış, huzur hakkı ödenerek görev yapan, çoğunun futbolla ilgileri meçhul, AKP’li ve/veya iktidar bağlantılı kişilerden bazılarına göz atalım.
HER KURULDA VARLAR
Yıldırım Demirören: TFF Başkanı. 3 milyon civarında toplam tirajı gözüken yazılı basının, 3’te birine yakınını kontrol ediyor. Gazete ve televizyonlarıyla iktidarın yanında.
Servet Yardımcı: TFF 1.Başkanvekili. RTE’nin hemşerisi, arkadaşı, armatör. AKP eski milletvekili, eski Bakan Yardımcısı, Rizespor Başkanı Hasan Kemal Yardımcı’nın kardeşi.
Nihat Özdemir: TFF Başkanvekili. Her taşın altından çıkan, büyük işlerin 3-5 müteahhidinden biri. Sabah-Atv’nin satışında oluşturulan meşhur havuza 100 milyon dolar attığını bizzat açıkladı. İnşaat, enerji, turizm derken özelleştirmeler... AKP döneminde uçuşa geçen ‘yürü ya kulum’ grubuna mensup.
İbrahim Usta: TFF Başkanvekili. 15 Temmuz darbe girişimiyle ilgili, “Sayın Cumhurbaşkanımızın imanlı ve ihlaslı kişiliği, bu kalkışmayı önlemiştir. Sayın Cumhurbaşkanımız tüm dünyaya liderlik dersi vermiştir.” diyen şahıs. Trabzonspor-Gaziantepspor maçından sonra hakemin, saatlerce statta rehin tutulması olayının sorumlusu olduğu gerekçesiyle verilen 1 yıl 6 aylık cezayla, tüm yetkileri askıya alınmış kişi.
Ali Düşmez: TFF Amatör Kurul Başkanı. 2004’den itibaren AKP İstanbul İl Genel Meclisi üyeliği, AKP Sarıyer İlçe teşkilatında başkan yardımcılığı yapan zat.
Kaan Terzioğlu: TFF Yönetim Kurulu üyesi. Yeni Projelerden sorumlu. Bilindiği gibi ‘yeni projeden’ geçilmiyor federasyonda(!) Turkcell Genel Müdürü. Twitter hesabına göz atıldığında, mahcup bir yandaş profili seziliyor. Zaten başka türlü de Turkcell’in tepesinde oturtmazlar adamı.
GÖKÇEK’İN, ÇAĞLAR’IN OĞULLARI...
Fuat Guguloğlu: TFF Futbol Menajerleri Değerlendirme Kurulu Başkanı. AKP destekçisi TvNet’in eski reklam koordinatörü. ‘Yandaşların aranan reklamcısı’ olarak adlandırılıyor.
Mustafa Çağlar: TFF Genç Milli Takımlardan Sorumlu Yönetim Kurulu üyesi. Sadece ‘Cavit Çağlar’ın oğlu’ diyelim. Meraklısı araştırıp, ayrıntılarını bulsun.
Ahmet Gökçek: TFF Yönetim Kurulu üyesi. Sadece, ‘İ. Melih Gökçek’in oğlu’ desek yeter herhalde. Zaten onu bu göreve taşıyan özelliğinin ne olduğuna dair bilinen başka bir şey de yok.
Murat Balcı: TFF Tahkim Kurulu Başkanvekili. FSM Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde doçent. 15 Temmuz nedeniyle ‘Cumhurbaşkanlığı Külliyesi bir Gazi Mekân olmuştur’ diyen ve TBMM’nin, RTE’ye ‘Gazi’ unvanı vermesini ‘destansı’ bir yazıyla resmen talep eden şahsiyet.
Osman Baturhan Dursun: TFF Tahkim Kurulu üyesi. Avukat. İktidar şemsiyesi altındaki Yeşilay’ın Genel Sekreteri. Erdoğan’ın kızı Esra Albayrak’ın yönetim kurulundaki mesai arkadaşı.
Yusuf Öksüzömer: TFF Tahkim Kurulu üyesi. Avukat. FETÖ’den kayyuma devredilen şirkete CEO olarak atanan şanslı TC yurttaşı. Tıp Bayramı’ndan Miraç Kandili’ne, Afrin Harekâtı’na dek her şeyi hatırlayıp, 10 Kasım’ı unutan kişi.
Mehmet Emin Ekmen: TFF Tahkim Kurulu üyesi. Avukat. 23.Dönem AKP Batman Milletvekili. 2014 AKP Batman Belediye Başkan Adayı. Yeter herhalde...
İlker Aycı: TFF Denetleme Kurulu Başkanı ve THY Y.K. Başkanı. (Bu Türk Havayolları, müthiş başkanlar buluyor. Üstelik futboldan iyi anlayan başkanlar(!) Eski THY patronu Hamdi Topçu da, TFF Denetleme Kurulu Başkanıydı aynı zamanda.) Geçmişte danışmanlığını yaptığı RTE gibi, kendileri de iş bilir bir şahsiyet! Lüks makam aracını pastacı kardeşinin emrine tahsis ettiği gibi bir dizi nahoş iddiayla gündeme geldi. Başbakanlık Etik Kurulu, -inanamayacaksınız ama- kendisine uyarı cezası verdi! Eski AKP İstanbul yöneticilerinden.
BAĞLANMIŞ ZATEN...
Murat Tanrıverdi: TFF Denetleme Kurulu üyesi. “Osmanlı’nın oğlu”ymuş... Bu zat da, entel görünümlü, ‘kurnaz’ iktidar destekçilerinden. Twitter hesabında, yandaş medyadan Kılıçdaroğlu’na falan çakan alıntılar yapıyor; kendi fikri değilmiş gibi... E, yemin etse başı ağrımaz lakin bu taktiğini de kim yer bilinmez.
Veysel Ekmen: TFF Denetleme Kurulu üyesi. 2003’den itibaren TOKİ ve İller Bankası yönetim ve denetim kurullarına demir atıp yıllarca görev yapan AKP bürokratı. RTE’nin Üsküdar komşusu. İmam Hatipli, kökten AKP sever.
Selçuk Akgün: TFF Uyuşmazlık Çözüm Kurulu Başkanlar Kurulu üyesi. Eski başbakan Ahmet Davutoğlu’nun ve 15 Temmuz davalarında TBMM ile MSB’nin avukatı.
Başbuğ Pınarbaşı: Uyuşmazlık Çözüm Kurulu Başkanlar Kurulu üyesi. Avukat. Cumhur İttifakı’nın MHP kanadı temsilcisi olsa gerek. Eski MHP MYK üyesi. Penguenci televizyonların kurmaca açık oturumlarında, MHP kontenjanından sık sık yer alan konuşmacı.
Abdurrahman Arıcı: TFF Temsilciler Kurulu Başkanı. Eski AKP milletvekili. AKP hükümetinin eski Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı. Aynı zamanda Hakem ve Gözlemciler Derneği’nin(TFFHGD) de genel başkanı.
Mehmet Soysal: TFF Temsilciler Kurulu üyesi. AKP destekçisi İhlas Holding ve bünyesindeki Türkiye Gazetesi ile TGRT’de yıllarca çalıştı. Demirören’in has adamı. Onu önce Vatan ve Milliyet’te değerlendirdi, şimdi de Hürriyet’in tepesine oturttu.
Desenize, daha nesini bağlayacaklar federasyonun?..