İki futbol emekçisi...

Haziran ayının başında katıldığım UEFA Pro Lisans Güncelleme Kursu’nda, futbola ilişkin yeni gelişmeleri öğrenmekle birlikte uzun yıllar göremediğim eski dostlarla da hasret giderdik. Kendilerini uzaktan tanıdığım ancak karşı karşıya gelmemiz bu kursa denk düşen değerli büyüklerimiz Cevat İrez ve Celal Genç’te kurs arkadaşımız oldu ve 12 gün boyunca tüm kursiyerlerin özel saygısını hak ettiler.
76 yaşındaki Cevat İrez Ankara merkez olmak üzere İç Anadolu Bölgesi’nde birçok takımda görev yapmış. Petrol Ofisi, Şekerspor, Ankaragücü, Sincanspor, Merzifonspor çalıştığı takımlardan sadece birkaçı. Ankara’nın köklü takımlarından Petrol Ofisi’ni özellikle başa yazdım. Çünkü çok uzun yıllar bu kulüpte çalışmış. Ankaragücü’nde teknik direktör olarak görev yaptığı 1992-93 sezondaki üzüntüsünü ise hiç unutamıyor. Galatasaray’ın Ankara’da Ankaragücü’nü 8-0 yenip Beşiktaş’ı averajla geride bıraktığı karşılaşma için bugün bile söylentiler bitmiş değil. Ancak Cevat Hocam bu söylentilere içten gelen duygularla şöyle yanıt veriyor: “Ligin son maçıydı. Galatasaray şampiyon olmak için oynuyordu. Bizim futbolcularımız ise çoktan tatil havasına girmişti. Bunu maçtan önce de gözlemledim. Bütün uğraşımıza rağmen takımı maça motive edemedik. Bu durumdaki iki takımın karşı karşıya gelmesi sırasında böyle sonuçlar çıkabilir. En azından ben temiz olduğumu biliyorum. Benim aldığım hiçbir teklif yoktur ve maçla ilgili de hiçbir duyum gelmedi bana. Kaleci Zalad hep suçlanır. 8 golün tamamını o yedi sanılır. Oysa 5. golden sonra değiştirdik. Yerine giren rahmetli Arif de 3 gol yedi. Gollerde kaleciler kadar savunmacıların da büyük hataları vardı”
75 yaşındaki Celal Genç ise Karadeniz ile Güneydoğu arasında seyyah olup dolaşmış neredeyse. Kurstaki tutum ve öğrenme hevesinin yanında bu işe yeni başlamış bir teknik adam gibi her duyduğunu defterine not eden Celal Hocam kursun bitiminde veda toplantısına lacivert takım elbisesi kırmızı kravatı ile katıldığında, kursun sınıf başkanı eski ulusal kalecilerimizden Erhan Arslan takılmadan edemedi: “Hocam nikaha mı gidiyorsunuz? Hocanın yanıtı çoğumuzu şaşırttı. “Hayır, buradan Paris’e uçacağım. Milli takımımızın maçlarını ve Euro 2016 finallerini yerinde izleyeceğim.”
Celal Hocam ile bir akşam kurs bitiminde Riva Deresi’nin kenarındaki aletli jimnastik aletlerinde sağlık için spor yaparken uzun uzun söyleştik. Derepazarıspor, Trabzon Yolspor, Cizrespor, Diyarbakırspor, Tunceli Belediyespor, Karsspor, Ağrıspor, Yüksekova Cilospor ve Mardinspor’da görev yapmış. Hain bir pusu sonucu katledilen Diyarbakır’ın efsane emniyet müdürü Ali Gaffar Okkan’ı unutamıyor Celal Genç. Onunla hem Kars Emniyet Müdürü olduğunda hem de Diyarbakır’da görev yaptığında birlikte çalışmışlar. Gaffar Okkan’ın Karsspor ve Diyarbakırspor’a yaptığı sportif katkıların ben de yakından tanığıyım. Diyarbakır’ı yaşanılası, huzurlu bir kent haline getirmesi birilerine dokunmuştu. Celal Genç diyor ki: “Karsta ve Diyarbakır’da çok rahat bir teknik adamlık dönemi yaşadım. Çünkü yanımda Gaffar müdürüm vardı. Ne zaman başım sıkışsa, bir sorunla karşılaşsam çözmek için canla, başla koştururdu. Nur içinde yatsın. Onun ülkemize yaptığı hizmetler unutulamaz...”