26 Nisan 2024 Cuma
İstanbul 18°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

FETÖ terör örgütü ve ekonomi (*)

Melih Baş

Melih Baş

Gazete Yazarı

A+ A-

Bugün 15 Temmuz. FETÖ terör örgütünün tetikçi olarak darbe demeye de bin tanık isteyecek silahlı kalkışmasının yıldönümü. Biz de günün önemine dayalı olarak, lanetli FETÖ terör örgütünün ekonomi yaklaşımını eleştirel biçimde ele alalım.

FETÖ Ana Dava İddianamesi’nde yer alan ‘örgütün mali durumu’ başlıklı bölümde kimi hususlar vurgulanmış. Örgütün özellikle hizmet sektöründe eğitim, basın yayın, sağlık ve finans sektörlerinde yoğunlaştığı yazılmış. Oysa yargı sürecine bakıldıkta sanayide ve ticarette de (örnekse, Boydak Holding ve Koza-İpek Holding vb.) varlarmış. Özellikle TUSKON’u analım!
Yazılana göre, kamu teşvikleri bunların şirketlerine oluk oluk akıtılmış. Doğru, ne istediler de verilmedi! Himmet adı altında haraç alınan şirketlerin listesi de iddianameye eklense miydi?

NASIL BİR İKTİSADİ DİZGE ?

İddianamede bu açık değil! F.G. bu konudaki görüşlerini ‘Enginliğiyle Bizim Dünyamız İktisadi Mülahazalar’ adlı kitap-DVD’sinde açıklamış. Ender Helvacıoğlu, Hasan Aydın ve Uğur Erözkan’ın birlikte hazırladıkları ‘F-tipi bilim Hoca’nın’ İlmi’ adlı kitaplarında da bu konular bizzat F.G.’nin kendi söylemleriyle özetlenmiş.

F.G., kapitalizm ve komünizmin insan tasarımı, fakat İslam iktisadının Allah’ın kurallarına dayalı bir dizge (sistem) olduğunu belirtiyor. Ama örneğin, F.G.’nin uygun gördüğü yüzde 20’lik kâr payının hangi kutsal metinde yer aldığını anlayamadık; F. Beşer de "F. Gülen Hocaefendi’nin Fıkhını Anlamak" adlı kitabında bu yüzde 20’nin satış fiyatından mı, yoksa maliyet bedelinden mi olduğunu anlayamamış!
F.G., kapitalizmin faiz kurumuna karşı çıkıyor, ama üretimden tamamen bağımsız olmadığı için ranta ve İslami kurallar içinde olmak koşuluyla bankacılığa karşı çıkmıyor.
F.G., helal yollarla ve dayanışma içinde para kazanılmasını ve edinilen malların tıpkı canların korunulması gibi korunulmasını öğütlüyor. F.G.’nin cemaatçi iktisadî yaklaşımı, dünyevi Asketik Protestanlar’ın kazanca ilişkin düşüncelerini anımsatmıyor değil (bkz. Max Weber, Protestan Ahlakı ve Kapitalizm’in Ruhu)!

F.G.’ye göre serbest rekabet ve mülk edinme bireyin doğasında var; insan kazandığı sürece isteklice çalışır. Oysa ki, Kur’an’da, mal düşkünleri aşağılık maymun (Bakara 65), doymaz ve usanmaz takımı da domuz (Maide 60) olarak niteleniyor.

FETÖ’NÜN İKTİSADÎ GÖRÜŞLERİNDEN DİSHARMONİK BİR SEÇME

Proletaryanın isyanı -yoksulluk nedeniyle satın alamadığı- cennet içinmiş / hoca sanayi devrimine hem karşı hem değil / yönetilen akıllı olsun, yönetene sorun çıkarmasın! / orta sınıfı eritmeyin ki iktisadî kriz ortaya çıkmasın / işçi de çalışsın, arabası villası olsun / komünizm, yoldan çıkan kapitalistlere Allah’ın verdiği bir bela / İslam iktisadı konusundaki düşünürler kurucu değil, raporlayıcı / cemaate bağlan, rakibi alt et / iktisadi yasalar değil, Allah rızası ve hükmüdür belirleyici olan / mülk Allah’ındır, kavgaya gerek yoktur; Allah her bireye bir rol biçmiştir kah Halife, kah dilenci, kah hakim, kah mahkum, önemli olan bu rolü en güzel biçimde oynamaktır / önemli olan sınıf mücadelesi değil cihat / cihat her zaman askersel olmaz, kimi zaman da iktisadî olur / işçi ve ezilenlerin egemenliği değil inananların egemenliği / ganimet meşrudur üç yüzyıldır verdik artık almaya başlayalım / malını verirsen günah serbest / sermaye sadece tasarrufla birikmez, bağış, miras, hazine keşfetme gibi birçok başka yolu da vardır / işçiler için greve gerek yok, hisbe kurumu sorunu çözer / işçiler aldıkları ücrete fazla diye karşı çıkmalı - işverenler de uygun diye ısrarcı olmalı böyle bir manzara karşısında insan gözyaşlarını tutamaz!

SONSÖZ

F.G., İslam iktisadının temel esaslarından biri olarak özel mülkiyet ve serbest teşebbüs meselesini sayıyor! Eh, FETÖ’nün 48,5 milyar TL malvarlığı ele geçirilip devletçe el konulduğu anımsanırsa; FETÖ’nün bu paragözlüğü anlamak olanaklı! Sahi, FETÖ’nün siyasal ayağı ortaya çıkmış mıydı?

(*): Bu yazı daha önce köşemizde yayınladığımız bir yazıdan önemi nedeniyle büyük ölçüde yararlanarak hazırlanmıştır.