Fikri Sağlar Cemaat postacısı mı?

Sabri Uzun’un kitabı ve meydan okurcasına ortaya çıkışı, uykuya yatan bazı istihbaratçıları uyandırdı.

İşte o istihbaratçılardan birinden önceki akşam dinlediklerim:

-”Cemaatın sadece bürokraside değil, siyasette de mürit ve postacıları var ki bu postacıların içinde solcu ve liberal isimler de var. Karşılıklı olarak birbirlerinden yararlanırlar. Fikri Sağlar onlardan biridir ve zaten Türkbank kasetini cemaat elemanından almadım diyemiyor. Aynı şekilde Fikri Sağlar, Cemaatin çok kızdığı Yaşar Büyükanıt hakkında o malum iddiayı ortaya atınca onu yargıda koruyup kollayan yine Cemaat olmuştur...”

Söylenenler iddiadır ve gerçekliği sorgulanabilir. Bu sözler pekala yıpratmak için de sarfedilebilir. Dolayısı ile Sağlar cevap gönderirse elbette yayınlayacağız.

Ancak... Fikri Sağlar gibi birinin Cemaatin verdiği kaseti alelacele kamuoyuna açıklaması izaha muhtaçtır zira öyle ya Cemaat bu kaseti Sağlar’a niye vermiştir ve Fikri Bey bunu niye sorgulamamıştır? Sağlar’ın aklına Cemaat beni kullanıyor mu gibi bir düşünce niye gelmemiştir? İlaveten bu işin siyasi getirisi olmamış tersine CHP oy kaybederek yüzde 10’luk baraja gömülmüştür.

Bir başka boyut; devletin içindeki Susurluk benzeri kanunsuz yapılanmalar bağlamında kendini yırtan ve onu güya siyasi misyon edinen Sağlar’ın devleti ele geçiren F tipi örgütü zerre eleştirmemesi ilginç değil mi?

Sadece Sağlar değil Deniz Baykal da, “Bu iddialar boş laf deyip” sıyrılamaz... Açıklayın Sayın Baykal, Pensilvanya’ya teşekkür etme gereğini neden duydunuz?

VAH DAVUTOĞLU, VAH TÜRKİYE!

Görüntüler ortada.

Tam bir tecrit ve hatta aşağılama var.

Paris’teki yürüyüşte Türkiye Başbakanını uzun süre ön sıraya bile almadılar.

Herkesi kucaklayan Fransa Cumhurbaşkanı, Davutoğlu’nu adeta aşağılıyor.

Peki bütün bunlar niye mi?

Türkiye’nin İslamcı terörü yani IŞİD ve El Nusra gibi katilleri sırtladığı imajının zirve yapmasından.

Türkiye’yi 10 yılda getirdikleri yere bakar mısınız!

Bu arada Netanyahu ile aynı safta yürümek nasıl bir şey Ahmet Bey?

Sevsinler sizin İsrail karşıtlığınızı!

OBAMA PARİS’E NİYE GİTMEDİ?

Amerikalıların tutumu sanki Fransa’ya kesilen ceza gibi görünüyor.

Düşünsenize ABD arka bahçesi olan Avrupa’yı terk ediyor ve teröre karşı onlarla beraber fotoğraf vermiyor.

Bırakın Başkan Obama ve Yardımcısı Biden’ı, aynı gün Paris’te bulunan ABD Savunma Bakanı Hagel bile yürüyüşte yoktu.

Hayır ABD gibi bir imparatorluk böyle basit bir hata yapmaz. Yapılan cezalandırma gibi görünüyor ki sadece bu bile Paris saldırısını insana sorgulatıyor.

Evet Washington Fransa’nın Rusya ve Filistin göz kırpmasına ceza kesmiştir.

FB HAVUZDAN ÇIKMALI

Aziz Yıldırım bu konuda haklıdır.

Fenerbahçe’ye diğer TV kanallarından 125 milyon dolar teklif edilirken Digitürk’ten havuz adına verilen 40 milyona razı olamaz.

Ama Anadolu Kulüpleri batar demeyin!

Fenerbahçe ya da Galatasaray kamu veya hayır kurumu değil, spor kulübüdür ve çıkarlarını gözetmesi olağandır.

Anadolu kulüplerini düşünmesi gereken ise yöneticileri, taraftarları ve onlar yetmez ise devlettir.

Bu işin ahlakı budur ve tartışması olmaz. Spor rekabet ise başkasının sırtına binilmez.

MARTAVAL OKUMA BAHÇELİ!

Bahçeli boyuna aynı şeyi söylüyor.

Kandil’e Türk bayrağı dikecekmiş!

Güneydoğu kaybedilmiş, PKK Cizre’de Kanton yönetimine geçmiş, MHP Müdürü hâlâ hamaset simsarlığı ile martaval okuyor.

Haftada bir TBMM’de başkasının yazdığı metni camdan okumakla ne bölücülüğün önüne geçilebilir ne de Kandil’e bayrak dikilebilir?

Okullar ve bayraklar yakılırken kılını kıpırdatmayan ve bir bayrak mitingi bile yapmayan sen söylesene nasıl çıkacaksın Kandil’e?

Bahçeli’nin yaptığı milliyetçi kitleyi etkisiz hale getirip bloke atma adına yapılan bir gaz alma çabasıdır.