Türk Devrimi'nin en kritik safhası olan Kurtuluş Savaşı'na dair yeni bir kaynak gün ışığına çıktı.
Teşkilat-ı Mahsusa üyesi Topçu Yüzbaşı Habib'e ait günlük, atık kağıtların arasında bulundu.
Tam 104 yıl sonra ortaya çıkan günlük, Kurtuluş Savaşı yıllarında cephe psikolojisini ilk ağızdan aktarıyor.
Belgeleri satın alıp tercüme ettiren koleksiyoner Fuat Köksal, okudukları karşısında büyük şaşkınlık ve heyecan yaşadığını dile getirdi.
Köksal, şu bilgileri verdi:
"Satın aldığım cep defteri şeklindeki belgenin bir askere ait günlük olduğunu öğrendim. Günlüğün sahibi Kurtuluş Savaşı'nda cephede yer alan Topçu Yüzbaşı Habib isimli bir asker. Yüzbaşı Habib'in cephede Osmanlıca olarak kaleme aldığı günlükte, bu askerin Teşkilat-ı Mahsusa mensubu olduğunu 16 Mayıs 1921 tarihinde günlüğüne yazdığı şu nottan anlıyoruz; 'Harbiye Nezareti, Erkan-ı Harbiye-i Umumiyesinden Teşkilat-ı Mahsusa Komitesi Reisi Ekrem Beyden bu gece hareket edeceğimi tebellüğ ettim'.
Yüzbaşı, günlüğüne 18 Mayıs 1921'de yazdığı notta ise 'Dersaadetten (İstanbul) firaren mücahede milliyeye iştirak etmek için anavatana koştum.' ifadelerini kullanıyor."
Günlüğün 1921 ila 1922 yıllarını kapsadığını anlatan Köksal, "Günlükte yazılanlardan Yüzbaşı Habib'in İstanbul'dan ayrılarak Kurtuluş Savaşı'na katılan bir asker olduğunu öğreniyoruz. Yüzbaşının yaklaşık 100 yıl önce kaleme aldığı bu günlük, önemli bir tarihi belge niteliği taşıyor." dedi.
CEPHEDE ATATÜRK'Ü KARŞILADI
Yüzbaşı Habib'in cephede Mustafa Kemal Atatürk ve İsmet İnönü ile karşılaşmasına da günlüğünde yer verdiğini belirten Köksal, günlüğün sahibi askerin 11 Mart 1922'de tarihli notunda Atatürk ile cephede karşılaşmasını şu satırlarla kaleme aldığını aktardı:
"Fırka tecemmu etti. Herkes Büyük Kumandan Mustafa Kemal Paşa Hazretlerini bekliyordu... Müşir üniformasını giyinmiş büyük ve kahraman kumandan nihayet önümden geçiyordu. Kalbimin en har ve samimi haliyle selamladım. Yemin ederim ki kalbim şimdiye kadar böyle tatlı bir surette çarpmamıştı. Halaskar Kumandan-ı Azamın geçtiği esnadaki saadeti hiç unutmayacağım. Cenab-ı Hak tuttuğu yolu muzafferiyete isal buyursun, amin."
'YAZILAR BİRDEN BIÇAK GİBİ KESİLİYOR'
Yazılanlardan yola çıkarak günlüğün sahibi Yüzbaşı Habib'in Fransız edebiyatına meraklı iyi eğitim almış bir asker olduğunu dile getiren Köksal, günlükte Yüzbaşının, eşi Sare Hanıma yazdığı şiirlerin de bulunduğunu aktardı.
Yüzbaşı Habib'in cephede eşi Sare Hanımın vefat haberini aldığına ve büyük üzüntü yaşadığına dair bilgilerin de günlükte yer aldığını dile getiren Köksal, şöyle konuştu:
"Yüzbaşının, cephedeki imkanlar doğrultusunda günlüğünü düzenli olarak yazdığını görüyoruz. Fakat yazma yoğunluğu sonlara doğru azalıyor. Günlüğün yazıldığı cep defterde yer olmasına rağmen, sayfaların boş bırakılması oralara hiçbir şey yazılmaması, yazıların bıçak gibi kesilmesi Yüzbaşının akıbeti konusunda bizi düşündürüyor. Bu durum Yüzbaşı Habib'in şehit olduğu şüphesine sebep oluyor."