İki komşu ulus ve onun kurucu liderleri 1934 yılında Ankara'da bir araya geldi.
İki savaşın ortasına denk gelen bu buluşma, iki ülkeyi birbirlerine yakınlaşma arayışlarına itti.
Atatürk'ün 1932 yılında davet ettiği Rıza Şah, bu davete çeşitli sebeplerden dolayı iki yıl sonra 1934 yılında karşılık verecekti.
'SABRIM KALMADI'
Bu konuda açıklama yapan Şah, gecikme için şunları söyleyecektir:
Sabırlı bir adam olduğum malumdur. Fakat iki şeyde sabrım kalmamıştı. Biri, Avrupa'daki oğlumu görmek. Diğeri dostum, Gazi Hazretleri'ni görmek.
Şah'ın modernleşme hevesini ve Türkiye'yi örnek alma düşüncesini bilmektedir. 27 günlük bu ziyarette izlenecek takvim, Atatürk'ün büyük hassasiyetiyle dikkatle hazırlanmıştır.
Şehrin en güzel binalarında konaklayan hatta ilk Türk operası olan Özsoy Operası'nı dinleyen Şah, Türk-İran uluslarının kardeşliğini anlatan bu gösteriye hayran kalmıştı.
'OĞLUMU ÇOK ÖZLEDİM'
Tam da bu ziyaret esnasında Şah, Atatürk'e Avrupa'daki oğlunu çok özlediğini söyledi.
Neşeli geçen bir gecede Atatürk, Şah'a çocuklarını sorar. O da, en büyük oğlu veliaht Rıza Şah'ın İsviçre'de tahsilde bulunduğunu ve henüz 16 yaşında olan oğlundan ayrı kalmanın kendisine zor geldiğini belirtir.
Atatürk hemen başyaverine şu emri verdi:
Şimdi telefonla veliaht hazretlerini bularak pederleriyle konuşmalarını temin ediniz.
10 dakika sonra veliaht Rıza'nın telefon başında olduğunu söyledikleri vakit, Şah büyük bir heyecanla telefonu alarak oğluyla konuştu.
ŞAH'IN GÖZLERİ DOLDU
Atatürk'ün bu jesti karşısında Şah gözyaşlarını tutamadı.
Kaynak: Can Osman Aksoy Youtube Kanalı
İŞTE ŞAH RIZA'NIN TÜRKİYE ZİYARETİNE AİT FOTOĞRAFLAR