Elazığ’ın Arıcak ilçesinde nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olan 'Ağlayan Gelin' çiçeği koruma altında.
Elazığ’ın Arıcak ilçesi, Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesinin yüksek rakımlı bölgelerinde yetişen ve halk arasında "Ağlayan Gelin" veya "Hüzün Çiçeği" olarak bilinen ters lalelerle, ilkbaharda eşsiz bir görsel şölen sunuyor.
Karların erimeye başlamasıyla birlikte dağlık bölgelerde ve yüksek rakımlı köylerde yetişen ters laleler, adeta doğanın tablolarını aratmayan manzaralar oluşturuyor.
Her yıl kısa süreli çiçek açan bu özel bitki, halk arasında sevdiğine kavuşamayan bir gelini simgeleyen "Ağlayan Gelin" adıyla tanınıyor.
Bu çiçeklerin görsel şöleni ise yaklaşık iki hafta sürüyor. İlkbaharın güzellikleri arasında yer alan ters laleler, sadece doğal alanlarda değil, aynı zamanda Arıcak ilçesindeki yüksek rakımlı köylerde de bahçelere ekilerek korunuyor.
KOPARMANIN CEZASI 244 BİN TL
Ancak bu endemik bitki, yılın sadece 20 günü hayatta kalabilen ve nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olan ters laleleri koparanlara, 244 bin 315 lira gibi yüksek bir ceza uygulanıyor.
Bu çabalar, ters lalelerin neslinin tükenmemesi için büyük önem taşıyor. Ters laleler sadece Elazığ’da değil, aynı zamanda Tunceli, Bingöl, Diyarbakır, Adıyaman, Hakkari, Van, Şanlıurfa, Şırnak ve Muş gibi illerde de görülüyor.
Ağlayan Gelin Çiçeği, Hıristiyanlıkta var olan bir inanışa göre; İsa çarmıha gerilmeye giderken geçtiği yoldaki tüm çiçekler saygı ve üzüntüyle eğilir, bir tek Ağlayan Gelin Çiçeği boyun eğmez ve mağrurluğunu korur. İsa’nın ölmeden önce ona bakışından ve ölümünden son derece etkilenen Ağlayan Gelin Çiçeği, utancından boynunu büker ve ağlar. Ağlayan Gelin Çiçeği, bu yüzden Hıristiyan aleminde kutsal sayılmaktadır.
Diğer bir öykü ise, geçmişte Hakkâri Bölgesi‘nde yaşayan Asuri’ler inde sabahları göbek bölümünden su çıkardığı için ona ‘Ağlayan lale’ ismini taktığı ve bu yüzden kutsal saydığıdır. Koruma altına alınmış Ağlayan Gelin Çiçeği, Kerbela, Kejan Lalesi, Kral Lalesi adlarıyla da anılmaktadır.