30 Nisan 2024 Salı
İstanbul 14°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

'Gizli Amerikacılar maskeyi çıkardı'

İsmet Özçelik

İsmet Özçelik

Gazete Yazarı

A+ A-

Tahran Zirvesi “mihenk taşı” oldu. Zirvede yaşananlar ve Erdoğan’ın tavrı bazılarını cesaretlendirdi. “Gizli Amerikancılar” ortaya çıkıverdi.

Özellikle 15 Temmuz ABD/FETÖ darbe girişimi sonrasında üstlerini örtmeyi başaranlar ilk fırsatta kendilerini açık etti. Erdoğan’ın zirvedeki yanlışlarını kendilerine kalkan yapıp harekete geçtiler. İdlib üzerinden Rusya ve İran’a saldırıya başladılar. Erdoğan’ın Rusya ve İran’la dostluğa vurgu yaptığı konuşmalarını pas geçenler, görmezden gelenler, Astana sürecinde ufak bir kriz ortaya çıkınca aslan kesildiler. Astana sürecinde çatlak yaratmak için hemen devreye girdiler.

KÖŞE YAZILARI

İki gündür gazete köşelerinde yazılanlara, televizyon ekranlarında söylenenlere bakıyorum. Irak işgali öncesinde ABD tanklarına binip yayın yapanları hatırladım. İşgal öncesinde, işgal sırasında ve sonrasında yaptıkları gözümün önünden bir film şeridi gibi geçti. Onlar için “İliştirilmiş gazeteciler” denmişti. Tahran Zirvesi sonrasında ortaya çıkan manzara, “iliştirilmiş gazeteci” adaylarının epeyce çok olduğunu gösterdi. 15 Temmuz sonrası taktıkları maskeyi çıkarmaya pek istekliler.

FIRSAT KOLLUYORLARDI

Ne yazık ki bunlardan Erdoğan’ın yakın çevresinde de var. Bugüne kadar her kritik anda devreye girmeye çalıştılar. Ama Erdoğan’ın ABD’ye karşı sert çıkışları nedeniyle ürkek davranıyorlardı. Amerikancılıktan vazgeçmiş değillerdi. Fırsat kolluyorlardı. Erdoğan’ın Esad takıntısını kullanarak İdlib’de sahneye çıktılar. Yanlışta ısrar etmesi için Erdoğan’ı cesaretlendirme gayretindeler. Erdoğan Rusya, İran, Çin, ... gibi ülkelerden koparsa, mecburen Amerika’ya yanaşır düşünüyorlar.

ERDOĞAN’IN SON AÇIKLAMALARI

Cumhurbaşkanı Erdoğan Tahran zirvesi sonrası garip bir açıklama daha yaptı: “İdlib konusunda şu an itibarıyla ABD ile tümüyle aynı safta yer aldığımızı söyleyemeyiz. Onların kör bahaneleri var. Nedir o kör bahane? ‘Kimyasal silah kullanırsanız, biz şöyle yaparız, böyle yaparız’ diyorlar... Bize göre, sadece kimyasal silah tehdidi üzerinde durmak, konvansiyonel silahlarla yol açılan ölümlere aldırmamak doğru bir yaklaşım değil” dedi. Erdoğan daha önce de ABD ve İsrail’in Suriye Ordusu’na saldırmasına destek vermişti. Bu açıklama da onun devamı gibi. Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın’ın açıklamaları da evlere şenlik. Çıtayı yükseltmiş görünüyor. Dün Amerikancı çevrelerin Kalın’ın açıklamalarını kendi aralarında paylaşmaları da anlamlı. AKP-CHP

İDLİB ORTAKLIĞI

CHP de Tahran Zirvesi ile ilgili değerlendirme yaptı. Genel Başkan Yardımcısı Ünal Çeviköz de Erdoğan gibi Suriye’nin İdlib operasyonuna karşı çıktı. Tahran Zirvesi’nin Türkiye’nin İdlib’deki gelişmelerle ilgili haklı endişelerini gidermek bakımından yetersiz kaldığını, sonuç bildirisinde İdlib’de çatışmasızlığın sürdürülmesini garanti edecek bir güvencenin görülmediğini bildirdi. Çeviköz bununla da yetinmedi. Tahran Zirvesi ile ilgili ABD’ye bilgi verilmesini de istedi. ABD’nin de sürece dahil edilmesini savundu. Bölgede sorunun kaynağı ABD. Yaşamını yitiren yüzbinlerce Suriyelinin, tecavüze uğrayan on binlerce Müslüman kadının faili o. Ama Erdoğan katil ABD’den olayları seyretmemesini, CHP müdahil olmasını istiyor. AKP ile hiçbir konuda anlaşamayan CHP, ABD çıkarları sözkonusu olunca AKP ile hemen yan yana geliverdi. Erdoğan’ın doğrularında değil, yanlışlarında birleştiler. Atatürk’ün kurduğu partinin son hali bu!

BAHÇELİ’NİN AÇIKLAMALARI

İdlib teröristlerden temizlenince sıra Fırat’ın doğusuna PKK/PYD’ye gelecek. Ama nedense MHP Genel Başkanı Bahçeli de İdlib operasyonuna karşı. “Suriye ve Rusya İdlib’e bomba yağdırıp ateşkes arayışlarını sabote etmekten vazgeçmeli” diyor. Bir yandan Suriye’nin bağımsızlık ve toprak bütünlüğüne saygıdan bahsediyor, diğer yandan Suriye’nin geleceğinde Beşar Esad’ın yer almaması gerektiğini söylüyor. Ne yazık ki Türkiye, tarihinin en kritik dönemlerini bu liderlerle aşmaya çalışıyor.

EKONOMİK KRİZ GÜVENLİK SORUNU

Yaşadığımız ekonomik kriz giderek daha fazla güvenlik sorunu olmaya başladı. Erdoğan’ın yakın çevresinde “U dönüşü” önerenler var. Sıcak para bulmak için “ABD’nin gönlünü alma”yı savunanlar var. Türkiye bu saatten sonra geri dönmez. Buna teşebbüs edenler sadece zaman kaybettirir. Ülkeye zarar verir. İzleyip göreceğiz.