09 Mayıs 2024 Perşembe
İstanbul 16°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

6 Ağustos 2023 Medyanın Halleri

Günün en önemli köşe yazılarını sizler için derledik. İşte 5 Ağustos köşe yazıları

6 Ağustos 2023 Medyanın Halleri
ERCAN DOLAPÇI

ERMENİ LOBİSİNE TEŞEKKÜR ET LAN

 Salih Tuna/ Sabah

Doğrusu, karşı çıkmaları için izlemelerine de lüzum yok. Atatürk'ün şahsında Türklerden nefret etmeleri gerekçe olarak yeterli.

O halde  ADD Genel Başkanı'nın (Hüsnü B.) şu sözü zırvadan ibarettir: "Aynı tepkiyi önce Atatürk'e dil uzatan içimizdeki İrlandalılara gösterin..."

Bu zırva,  İsveç'te Kuran-ı Kerim yakılmasına tepki gösterildiğinde İsveçli birinin, "Siz önce kendi içinizde Kuran'a dil uzatanlara tepki gösterin..." demesine benzer.

Mantıksızlık Hüsnü B. ile sınırlı değil elbette.  Ömer Zülfü Livaneli'den  Fatih  Altaylı'ya kadar sürüsüne bereket.

Maksatları sonuç itibarıyla tepkilere "dalgakıran" olmaktan ibaret.

Atatürk'ün mavi gözlerini logo yapan  Sözcü'den  Cumhuriyet'e kadar ölü taklidi yapan medyaları da öyle.

Gelgelelim...

AK Parti  Disney Plus'a sert tepki gösterince, korona maskesine bile "Atatürk" yazacak kadar istismar eden CHP mecburen tepki göstermek zorunda kaldı.

Ne  CHP'ymiş arkadaş!.. Sittin sene iktidar olamıyorlar zaten, bir de oturdukları yerden Atatürk'ü istismar etme lükslerini zevale uğrattılar.

Her fırsatta Atatürk'ü araçsallaştıran ve her melanetlerine kamuflaj yapan, ota b.ka tepki gösterip milli olan her konuda da arazi olan malum sanatçı takımı, Atatürk dizisinin yayımlanmama kararına sessiz kalınca ahali haklı olarak eleştirdi.

KILIÇDAROĞLU VE İMAMOĞLU’NA SORULAR

 

Yaşar Hacısalihoğlu/ Akşam

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu diyor ki;  "vatandaş gazetelerde sadece CHP'nin konuşulması, içişlerine müdahale edilmesi, CHP'nin bir anlamda dışarıdan dizayn edilmeye çalışılmasını içine sindiremiyor. Biz de sindiremiyoruz."

Vatandaşın neyi sindirip, neyi sindiremediğini doğru anlamak için vatandaşın asıl beklentilerinin neler olduğunu anlamak gerekir. Bu gerçek bir yana Kılıçdaroğlu'nun  "CHP dışarıdan dizayn edilmeye çalışılıyor"  ifadesinde asıl olarak açıklanmaya muhtaç birçok husus var.

Her şeyden önce Kılıçdaroğlu  "dışarıdan"  derken hangi dışarıyı kastediyor? Sadece parti dışındaki bazı odakları mı? Yoksa sınırlar dışındaki bazı odakları, aktörleri mi? Kimi ya da kimleri kastediyor? Kimler  "CHP'yi dizayn etmenin çabasında"?  Bu çevrelerin uzantıları var mı? Asıl aktörleri kimler? Bu durumun sermaye çevreleriyle bağı var mıdır? Ekrem İmamoğlu'nun genel başkanlık hevesinin, kastedilen dizayn çabasıyla bağı var mıdır?

Bu sorular cevaplanmalı, Kılıçdaroğlu bildiği ne varsa açıklamalıdır. Kendisinin FETÖ'nün kaset kumpası sonrası genel başkanlık koltuğuna oturması hatırlanınca, "dışarıdan dizayn" ifadesi ister istemez o dönemin içeriğinin ve bugüne muhtemel yansımalarının irdelenmesine yol açıyor.

DİSNEY+ KRİZİNİ ‘ÖZENLE’ BÜYÜTÜYOR...

Ali Saydam/ Yeni Şafak

Gelin görün ki Disney+’ın kendi eliyle inşa ettiği krizini büyüttüğü ve onu yönetemediği gerçeği ortada öylece duruyor…

Konuyu iletişim ve kriz yönetimi yönüyle değerlendirdiğimizde; karşımıza birkaç boyut birden çıkıyor:

İlki,  kriz iletişimi yönetimidir.  Böyle durumlarda öncelikle “Kriz var mı” diye bakmak gerekir… O da  hasarın  etkisiyle düz orantılıdır. “Atatürk” dizisiyle ilgili süreçte Disney+ açısından hem  itibar  hasarının hem de  ticari  hasarın söz konusu olabileceğini gözlemliyoruz. Platformun marka yüzü olan ve Atatürkçü geçinen pek çok ünlünün çıtı çıkmasa da  Demet Akbağ, Mustafa Sandal, Derya Uluğ, Celil Nalçakan, Berk Oktay  gibi bazı ünlü sanatçıların da katıldığı abonelik iptaline çağıran bir boykot meselesi var…

Peki ne yapılmalıydı? Süreç,  öncesi,  sırası  ve  sonrası  aşamalarıyla planlanmalı, şeffaf ve açık bir iletişimle öncelikle “Bu karar niye alındı?”, “Bunca para harcanan yapımlar nasıl oluyor da durduruluyor?” sorularının cevapları şüpheye yer bırakmayacak biçimde verilmeliydi…

CÜZZAMLI PARTİ

Bahadır Çoban/Türkgün

Zaferlerin ortağı ve otlakçısı çok olurken yenilgilerin kaderinde yetim kalmak vardır.

Son seçimlerde dünyaya gelen nur topu gibi bir yenilgi kimse sahip çıkmadığı için iki aydır cami avlusunda bekliyor.

Kemal Kılıçdaroğlu’nu ortaklaşa aday gösterenler seçimler biter bitmez mağlubiyetin sorumlusu olarak yine Kemal Kılıçdaroğlu’nu işaret etmeye başladı.

Kılıçdaroğlu CHP içerisindeki değişim ordusunu ‘demokrasiye zeval vermeden’ püskürtmeye çalışırken bir yandan da siyasi müttefiklerinin iğnelemeleriyle irkiliyor.

CHP’nin listelerinden 15 milletvekilini araya sıkıştıran ticaret adamı Ali Babacan  "Bizim kimseye en ufak bir borcumuz yok. Bugün seçimi helalinden kazanmış, başı dik, alnı açık 15 milletvekilimiz var”  diyerek nankörlük fişeğini ateşlemişti.

Kendi memleketinde 5 kişiye seslenen ama CHP’den 10 milletvekillik yer kapatan Ahmet Davutoğlu gibi bir karşılıksız çek bile  “CHP listesinden seçime girmek en son tercihimdi, sağ seçmen oy vermez dedim”  diyerek CHP’ye cüzzamlı parti muamelesi yapmaya başladı.

Son Dakika Haberleri Medyanın halleri Yenişafak Türkgün Sabah Akşam Salih Tuna Yaşar Hacısalihoğlu Ali Saydam Bahadır Çoban