ABD'den geri adım: Abbas'la masaya otur

İsrail’in müttefiki ABD, kara harekatıyla birlikte cephenin büyümesinden korkuyor. Washington, kuzeyden Hizbullah’ın da dahil olacağı bir senaryonun İsrail’in bölge ülkeleriyle olan ilişkileri tamamıyla kopartarak yalnızlaştıracağı endişesinde.

İsrailli askeri sözcüler hafta ortasında bir kara harekâtının "düşündüğünüzden farklı bir şey olabileceğini" belirtmişlerdi. Daha geç başlayıp daha uzun sürebileceğini ve beklenmedik şekillerde gelişebileceğini vurguladılar. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Biden’ın ziyaretinin ardından yaptığı açıklamada "tüm sahalardaki denklemi değiştirecek bir işbirliği" konusunda anlaşmaya varıldığını söyledi. Washington'a dönüş yolunda Air Force One uçağında Biden, sivil kayıplar ve çatışmanın genişlemesinden duyulan endişe nedeniyle İsraillilerle kara savaşına ilişkin çeşitli "alternatifler" hakkında konuştuğunu söyledi.

‘İKİNCİ BİR CEPHE AÇILABİLİR’

Bloomberg’de yayınlanan bir makalede ABD’nin, İsrail'in işgalinin Hizbullah'ı da içine çekebileceğinden giderek daha fazla endişe duymaya başladığı belirtildi. Bu durumun savaşta “ikinci bir cephe açabileceği ve ABD'yi daha fazla içine çekecek ve Washington’un İsrail ile kilit Arap ülkeleri arasında barış sağlayarak bölgeyi istikrara kavuşturma çabalarını yıkacak daha geniş bir çatışmayı tetikleyebileceği” vurgulandı.
İsrail Dışişleri Bakanı Eli Cohen verdiği bir mülakatta, "Başkan Biden bu savaşın başka bir cepheye yayılma ihtimalini azaltmaya odaklanmış durumda. Bu onun ana hedefi." ifadelerini kullandı.

‘ABD’NİN ROLÜ DAHA DERİN’

İsminin açıklanmaması kaydıyla Bloomberg’e konuşan üç üst düzey İsrailli yetkili, HAMAS'a karşı yürütülen bu savaşta ABD'nin rolünün ve etkisinin Washington'un geçmişte oynadığı rolden daha derin ve yoğun olduğunu söylüyor. Biden ve Blinken Tel Aviv'de Binyamin Netanyahu başkanlığındaki İsrail savaş kabinesi üyeleriyle bir araya gelmişti. Kabinede Biden’a “kara harekatından başka çare yok” mesajı verildi.

NORMALLEŞTİRMEYİ SÜRDÜRMEK İSTİYORLAR

ABD'li yetkililer İsrail ile Suudi Arabistan arasındaki ilişkileri normalleştirme çabalarını sürdürmeyi umduklarını, ancak HAMAS’la savaşın bu çabaları rayından çıkarma tehdidi taşıdığını söylediler. Bu anlaşma her iki ülke için de ABD'nin güvenlik garantilerini içerecek. Netanyahu'nun eski Washington Büyükelçisi Michael Oren, Biden'ın İsrail'i hem Gazze'ye karadan girerken hem de Hizbullah'ın artan saldırılarına karşılık verirken daha dikkatli olmaya zorladığını söyledi.

Oren, "Bu Bibi'yi (Netanyahu) zor bir duruma sokuyor. Bunun faturası savaşın ertesi günü ödenecek." dedi. Oren, ABD'nin Netanyahu'ya Filistin Yönetimi Başkanı Mahmud Abbas'ı Gazze'ye getirmesi ve iki devletli çözüm çabalarını yeniden başlatması için baskı yapacağını söyledi.

‘HAMAS’I YOK EDEMEYECEKLERİNİ BİLİYORLAR’

Tel Aviv merkezli Ulusal Güvenlik Çalışmaları Enstitüsü adlı düşünce kuruluşunun yöneticisi Manuel Trajtenberg'e göre Netanyahu hükümeti yine de ABD'nin mesajına açık. Trajtenberg'e göre “İsrail birlikleri HAMAS'ın merkezinin bulunduğu kuzeye bir kara operasyonu düzenleyecek ve muhtemelen burada tutunacak, güneyde ise daha cerrahi bir yaklaşım izleyecek.” Trajtenberg, "İsrail'in uzun süre meşruiyete ihtiyacı var çünkü bu kısa bir operasyon olmayacak." dedi. Bölgedeki askeri işbirliğinden sorumlu eski bir Pentagon yetkilisi olan Bilal Saab'a göre de İsrailli generaller “HAMAS'ı yok edebilecekleri” yanılsaması içinde değiller.

HİZBULLAH UYARISI CİDDİYE ALINIYOR

İngiliz The Standard haber sitesinde çıkan bir analizde de İran Dışişleri Bakanı'nın HAMAS ve Hizbullah’ın “önleyici eylem” uyarısının ciddiye alındığı belirtildi. ABD ve müttefiklerinin her ne pahasına olursa olsun İran'ın doğrudan müdahalesini durdurmayı hedefleneceği belirtildi.

‘NETANYAHU YAPICI OLMAKTAN UZAK’

Analizde Gazze'de HAMAS'a karşı daha önce yapılan iki operasyonun (2008'deki Dökme Kurşun Operasyonu ve 2014'teki Koruyucu Hat) kalıcı barışı sağlayamadığı belirtildi. Tartışmaların, taktikler ve operasyonel planlama üzerine odaklandığı vurgulanırken, “Ancak Biden ve ekibi İsrailliler ve Filistinli Araplar arasındaki ilişkiler için gerçekçi bir strateji olması gerektiğini biliyor ki bu alanda Netanyahu pek çok İsrailliye göre yapıcı olmaktan uzak.” ifadelerine yer verildi.