Atlantik Ukrayna’da kaybediyor, Doğu Akdeniz’den yükleniyor
ABD’nin Ukrayna’da hezimete uğradığını söyleyen Vatan Partisi Rusya Temsilcisi Dr. Mehmet Perinçek, “Önümüzdeki dönemin temel çatışma alanı Doğu Akdeniz ve Ege olacaktır.” dedi
Aydınlık Avrupa
Editor
Rusya, 24 Şubat 2022 tarihinde Ukrayna’ya askeri operasyon başlattı. 2 yıla yaklaşan Rusya- Ukrayna savaşında bugünlerde önemi gelişmeler yaşanıyor. ABD senatosu, Başkan Joe Biden'ın İsrail ve Ukrayna'ya yardımları da içeren 105 milyar dolarlık bütçe talebini reddetti. Avrupa’da Ukrayna’ya verdiği yardım sözünü tutmadı. NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, "Ukrayna'dan gelecek kötü haberlere de hazırlıklı olalım” dedi. Vatan Partisi Rusya Temsilcisi Dr. Mehmet Perinçek, yaşanan gelişmeleri değerlendirdi. Perinçek şunları ifade etti:
‘UKRAYNA BAŞARISIZLIĞA UGRADI’
“Kiev rejimi her geçen gün Atlantik kampı açısından daha az kullanışlı hale geliyor. Daha az kullanışlı bir enstrümana dönüşüyor. Bunun birkaç sebebi var. En önemli sebeplerinden bir tanesi Ukrayna'nın karşı saldırısı ciddi bir başarısızlığa uğradı ve Rusya'yı askeri açıdan geriletme şansının olmadığı ortaya çıktı. İkinci önemli sebep de Batı kamuoyunda Ukrayna savaşına yapılan desteğe yönelik ciddi tepkilerin olması. Hem Avrupa kamuoyunda hem de Amerikan’da tepkiler var.”
‘BATI EKONOMİSİ CİDDİ ZARAR GÖRDÜ’
“Rusya'ya yönelik yaptırımların yol açtığı ekonomik sıkıntılar; enerji krizi, bununla birlikte Ukrayna'nın bitmez tükenmez iştahı Batı ekonomisine ciddi zararlar vermeye başladı. Bu durum hem halk içerisinde hem de Batı’daki hakim sınıflar içerisinde rahatsızlıklara yol açtı. Rusya ile ekonomik ilişkilerin durması, enerji krizi Avrupa'daki hakim sınıflara oradaki sanayicilere, finans merkezlerine ciddi darbeler vurdu. Ukrayna'nın cephedeki başarısızlıklarıyla birlikte bu sıkıntılar çok daha rahat bir şekilde dile getirilir hale geldi. Bu da Ukrayna'ya verilen desteğin azalmasında önemli bir rol oynuyor. Üçüncü bir sebep de Kiev rejimi başında bulanların yolsuzluğa bulaşmış olmaları. Yapılan askeri yardımlar, silahlar karaborsaya düştü, yasa dışı yollarla satılarak bir gelir kapısı oldu. Ciddi bir çürümüşlüğün yaşanması Batı’da Kiev rejimine olan güveni de oldukça azalttı.”
‘ATLANTİK, PİYONLARI FEDA EDİYOR’
“Ukrayna, Atlantik ilişkileri açısından artık piyonların feda edileceği bir sürece giriyoruz. Hatta şimdiden Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski’yi değiştirmek yönünde Batı merkezlerinde ciddi planlar var. Zelenski'nin alternatifleri ön plana çıkartılıyor. Batı basınında Zelenski’yi suçlayan açıklamalar yapmaya başladılar. Amerika bu başarısızlığı İngiltere'nin ve Zelenski'nin üzerine yıkarak işin içinden sıyrılma peşinde. Zelenski’nin en yakınındaki isimlerin onu suçlayan açıklamalar yapması, İstanbul Barış görüşmelerini Eski Başbakan Boris Johnson’ın İngiltere'nin sabote ettiğinin açıklanması… Bütün bunlar Zelenski'nin feda edilmeye başlandığını, diğer taraftan da Amerika'nın da bu hezimeti İngiltere'nin üzerine yıkarak kendisini kurtarma peşinde olduğunu gösteriyor. Bu noktadan sonra ABD’nin Rusya'yla uzlaşmak için perde arkasından bazı adımları atabileceğini de göz önünde bulundurmak lazım. Önümüzdeki süreçte klasik bir emperyalist politikayla yani ‘kullan at’ politikasıyla karşı karşıya kalacağız. Emperyalist Batı, kullanışsız hale gelmiş Kiev rejimindeki bazı isimlerden vazgeçecek, hatta bunlardan tamamen kurtulmak üzere hamleler yapacak. Zelenski’nin itibarını sarsacak kasetlerden açıklamalara kadar birçok gelişmelere önümüzdeki süreçte tanık olabiliriz.”
‘ÖNÜMÜZDEKİ DÖNEMİN ÇATIŞMA ALANI: DOĞU AKDENİZ, EGE, KIBRIS
“Türkiye açısından baktığımızda. ABD, Ukrayna'daki bu hezimetin arkasından başka bir piyonuna daha fazla ağırlık verebilir. Doğu Akdeniz'e yönelebilir. Burada Yunanistan’ın ön plana çıkartılması, Türkiye'yi ve KKTC’yi hedef alacak adımlar atması söz konusu olabilir. İsrail - Filistin çatışmasından sonra ABD’nin bölgeye uçak gemisi göndermesi de Filistin çatışmasının çok ötesinde bir durumdur. Bu durum ABD’nin Doğu Akdeniz'deki planlarıyla açıklanabilir. Bu noktada Türkiye'nin Avrasya'daki güçlerle bir araya gelerek Doğu Akdeniz'de bir savunma stratejisi oluşturması, karşıdaki tehdidi dengeleyecek bir güç yaratması çok önemlidir. Önümüzdeki dönemin temel çatışma alanı Doğu Akdeniz, Ege, Kıbrıs meselesi olacaktır. Bunun için Türkiye, Batı bağlarından ve bağımlılıklarından kurtulmalıdır. ABD açısından ekonomik olarak zayıf bir Türkiye Rusya'ya oranla çok daha elverişli bir lokma olarak görülecektir.”
‘TÜRKİYE DOĞU AKDENİZ’DE HAZIRLIKLI OLMALI’
“Batı, Avrasya'nın kapısını Ukrayna'dan zorlamış başarısız olmuştur. Şimdi Doğu Akdeniz'den Avrasya'nın kapısını zorlayacak hamleler gelebilir. Batı’nın finansal merkezlerinden destek arayan Türkiye hükümeti de tabi ki Amerika açısından zayıf bir güç olarak görülecek. Türkiye'ye çok daha cüretkar saldırılar gelebilir. Bu noktada Avrasya'yla bunu dengelemek önemli. ABD ile İngiltere Ukrayna meselesinde birbirlerine düşmüşlerdir ve önümüzdeki süreçte bu daha da derinleşebilir. Bu da Avrasya güçleri açısından sevindirici bir gelişmedir. Türkiye bunları fırsata çevirecek bir dış politika stratejisi geliştirmeli. Karadeniz'den Doğu Akdeniz'e Suriye'ye kadar hatta Filistin cephesine kadar bütünlüklü strateji geliştirilmeli. Batı planlarını her noktada zaafa uğratacak adımların atılması çok önemlidir. Türkiye Doğu Akdeniz'deki önümüzdeki süreçteki o sert kamplaşmaya hazır olmalı ve yanında da ciddi uluslararası güçleri toplayabilmeli.”
ERDOĞAN’IN YUNANİSTAN ZİYARETİ
Amaç Türkiye’nin Doğu Akdeniz ve Ege’deki gardını düşürmek
Dr. Mehmet Perinçek, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Yunanistan ziyaretiyle ilgi şu değerlendirmeleri yaptı:
“Deniz Kuvvetleri Komutanı Ercüment Tatlıoğlu “ABD ve NATO’yu Karadeniz’de istemiyoruz” açıklaması yaptı. Deniz Kuvvetleri komutanı, sadece Karadeniz değil Doğu Akdeniz’de de ABD ve piyonu Yunanistan üzerinden Türkiye’ye yönelik tehdit konusunda çok net uyarılarda bulundu. Hükümet ise Deniz Kuvvetleri komutanının sesini kıstı, uyarıları gizledi. Niye sesini kıstıkları bugün daha iyi anlaşılıyor.
Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’la üçüncü bir ülkede (Suudi Arabistan) 5 metre yan yana gelip de PKK ve İsrail’e karşı tek kelime konuşmayan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Yunanistan’ın ayağına gidiyor. Yunanistan’la sözde “normalleşme” ancak Deniz Kuvvetleri komutanının sesini kısarak, Doğu Akdeniz’deki tehditler konusundaki uyarılarını gizleyerek olabilir. Erdoğan, yaptığı açıklamalarla bu ziyareti ABD’nin inisiyatifini kırmak amaçlı gibi göstermeye çalışıyor. Oysa bu mümkün değil. Yunanistan, hiç olmadığı kadar ABD’ye bağımlı durumda. Yunanistan’da iktidar da muhalefet de tamamen Amerikancı. ABD üsleri her geçen gün ülkede artıyor. Yunanistan ekonomisi hala krizde ve Atlantik’e tam bağımlı. Kısacası Yunanistan Başbakanı Kiriakos Miçotakis’in ABD’den izinsiz adım atması mümkün değil.
Zaten ABD, bu ziyarete tam desteğini açıkladı. Avrupa Birliği Komisyonu 29 Kasım’da açıkladığı raporu sözde Türkiye-Yunanistan normalleşmesini alkışlıyor. Aynı rapor, Türkiye-Suriye normalleşmesine karşı çıkıyor ve Rusya’yı bu noktada suçluyor. Ayrıca Erdoğan’ın neden Suudi Arabistan’da iki çift laf etmediğini de anlamış oluyoruz.
Erdoğan’ın bu ziyareti, Doğu Akdeniz’de ve Kıbrıs meselesinde yaklaşmakta olan büyük hesaplaşmadan önce Türkiye’nin bu tehdit konusundaki duyarlılığını zayıflatmak içindir. Erdoğan, bilerek bilmeyerek buna açıktan hizmet etmektedir.
Ukrayna'ya yardım paketinin oylaması reddedildi
ABD Başkanı Joe Biden'ın İsrail ve Ukrayna'ya yardımları da içeren 105 milyar dolarlık bütçe talebinin oylanması Senato’da reddedildi. Bu yardım savaşın devamı için kritik önemdeydi. Senato'da yapılan oylamada 51 lehte ve 49 aleyhte oyla tasarının ivedilikle görüşülmesi için gerekli olan 60 oyun altında kalındı. Biden karara tepki gösterdi. Biden, "Putin Ukrayna'yı alırsa, orada durmayacaktır. Putin bir NATO müttefikine saldırırsa... bir NATO üyesi olarak NATO topraklarının her santimini savunacağımızı taahhüt ettik." dedi.
Joe Biden, 14 milyar doları İsrail, 61 milyar doları Ukrayna için olan yardımları da kapsayan 105 milyar dolarlık bütçe talebinde bulunmuştu.
Batı, Ukrayna’yı yalnız bıraktı
Yakın zamanda Economist dergisi için yazdığı makalede, Ukrayna'daki durumu Kiev için 'çıkmaz' olarak niteleyen Ukrayna Genelkurmay Başkanı Valeriy Zalujnıy’ın ABD’den yardım istedi. Ukrayinska Pravda gazetesinin kaynaklarına dayandırdığı haberine göre, Ukrayna Genelkurmay Başkanı Zalujnıy, ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin'den ‘Ukrayna'nın toprakları geri alabilmesi' için 17 milyon top mermisi ve toplamda 400 milyar dolara ulaşan yeni yardım talep etti.
ABD Savunma Bakanı Austin’in Zalujnıy’ın bu taleplerine şaşırdığı iddia edilirken, 17 milyon top mermisinin ‘tüm dünya ülkelerinin yardım etmesi durumunda dahi' toplanamayacağının altı çizildi.
Yakın zamanda konuşan Avrupa Birliği (AB) Konseyi Başkanı Charles Michel, AB'nin Mart 2024'e kadar Kiev'e bir milyon top mermisi tedarik etme sözlerini yerine getiremeyeceklerini itiraf etti.
ABD Dışişleri: Ukrayna’nın durumu ağır
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller, savaş meydanında durumu çok ağır olan Ukrayna’ya yardım için tahsis edilen paranın yakında bitecek olmasından endişeli olduklarını belirtti. Miller, basın toplantısında, “Savaş meydanındaki durum kesinlikle zor” yorumunda bulundu. “Ek finansmana gelince fonun tükeniyor olmasından kesinlikle endişe duyuyoruz” diyen Miller, ABD Kongresi’nin daha önce Başkan Joe Biden’a verdiği fonun yüzde 97’sinin harcandığını belirterek, “Kalan para da yakında bitecek” diye ekledi.
‘Ukrayna’dan gelecek kötü haberlere hazırlıklı olalım’
NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, Alman ARD televizyonundaki programda "(Ukrayna'da) Kötü haberlere de hazırlıklı olunması gerekiyor. Savaşlar aşamalı olarak ilerler ancak iyi ve kötü zamanlarda Ukrayna'nın yanında olmalıyız" dedi.
Almanya, silah fonunun miktarını azaltmaya çalışıyor
Almanya, Avrupa Birliği'nin Ukrayna'ya ayırdığı 20 milyar dolarlık silah fonunun miktarını azaltmaya çalışıyor. The Daily Telegraph tarafından yayımlanan belgede, "Ukrayna'ya askeri destek ya Ukrayna paketi için Avrupa Barış Fonu'na mali yardım şeklinde ya da Ukrayna'ya doğrudan askeri teçhizat tedariki şeklinde sağlanabilir” ifadelerini kullandı. Almanya, Ukrayna'ya doğrudan silah tedarikinin fona katkı olarak değerlendirilmesi gerektiğine inanıyor.
Kremlin: AB'nin Ukrayna'ya destek sağlaması zorlaşıyor
Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Financial Times gazetesinin, AB'de Ukrayna'ya maddi destek sağlanması konusunda anlaşmazlıklar bulunduğu yönündeki haberini değerlendirdi. Peskov, AB'nin Ukrayna'ya maddi destek sağlamasının zorlaştığını belirtti.
Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, Batı'nın Ukrayna'ya ihanet ettiğini ve Ukrayna halkının güvenini kullandığını belirterek, "Onlar (Ukraynalılar) Batı'ya güvendi. Batı ise onları alaycı şekilde kandırdı." açıklaması yaptı.
