22 Mayıs 2024 Çarşamba
İstanbul 15°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Bakanlardan Erzincan açıklaması... İliç'te çalışmalar başladı mı?

Erzincan İliç'teki Çöpler altın madeninde açıklama yapan Bakanlara, kazaya liç yığınında kapasite üzerine yığılmanın sebep olduğu yönündeki uzman görüşleri soruldu. Yanıtlar havada kaldı; top adli ve idari soruşturmalara atıldı

Bakanlardan Erzincan açıklaması... İliç'te çalışmalar başladı mı? İşçiler bulundu mu?
A+ A-
EMEK SERVİSİ

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar’ın bulunduğu Erzincan’ın İliç ilçesindeki heyelan bölgesine bugün Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan ile Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı da geldi. Bakanlar Bölgeyi inceleyip çalışmalar hakkında bilgi aldı ardından basın mensuplarına açıklama yaptı.

Yeni toprak kayması tehlikesi geçene kadar arama çalışmalarının durdurulduğu duyuruldu. Kazaya liç yığınında kapasite üzerine yığılmanın sebep olduğu yönündeki uzman görüşleri soruldu. Yanıt havada kaldı.

'ARAMA FAALİYETLERİNE ARA VERİYORUZ'

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya şunları söyledi:

"Bu büyük bir kaza. 8 milyon metreküp, aksi istikamette 2 milyon metreküp kütleden bahsediyoruz. Her iki tarafta da aradığımız canlar var. Yığın liç alanının sismik ölçümlerinden bahsetmiştik. Her anını kaydediyoruz. Gelinen nokta şu; 3 gün önce mangan sahasındaki alana ara verilmişti. İki günden beri de Sabırlı Deresindeki faaliyetlere ara verilmişti. Sebebi şu; Her zaman olduğu gibi önce arama işini yapan arkadaşlarımızın güvenliğini önceliyoruz."

"Yukarıdaki kayma devam etti. Dün bütün bakanlarımızla bir araya geldik. Her iki taraftaki arama faaliyetlerine ara veriyoruz. Yukarıdaki liç alanında aktivasyon durana kadar arama çalışmalarına ara veriyoruz."

'GÜVENLE ÇALIŞABİLİRSİNİZ DEDİKLERİNDE...'

"Ara veriyoruz ne demek? Yani birazdan bakanlarımız buradaki, yukarıdaki yoğun yığın linç alanının tahliye planları var. Çevre, Şehircilik Bakanlığımız ve Enerji Tabii Kaynaklar Bakanlığımız onların planları doğrultusunda bu aktarma hangi takvim boyunca devam ederse edecek ama bize evet aramayla ilgili aşağıda güvenle tekrar ediyorum güvenle çalışabilirsiniz denildiği an AFAD koordinasyonunda tekraren arama faaliyetlerine devam edilecek."

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan da "Çalışanlarımızın sağlığı ve güvenliği noktasında Teftiş Kurulu Başkanlığımız ve başmüfettişlerimiz eşliğinde şu an incelemelerimiz ve araştırmalarımız devam ediyor. Bu çerçevede olayın gerçekleşmesinde ortaya çıkan kök nedenlerin bulunması noktasında da müfettişlerimiz çalışmalarını sürdürüyor. Tabii olayla ilgili idari ve hukuki süreç devam ediyor ancak müfettişlerimizin hazırlayacağı raporlar belli bir zamanı alacaktı ama en son noktada burada ihmal ve kusuru olan kim varsa hukuk önünde gerekli hesabı vereceğini ifade etmek isterim. " dedi.

DSİ DEVREDE

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı olayın yaşandığı ilk andan itibaren Devlet Su İşleri yöneticileri ve mühendislerinin alanda bir acil eylem planı oluşturduğunu anlattı.

Bu plana istinaden öncelikle yüzey sularının baraja akmasını engellemek için set yapılmaya başlandığını ve şu anda 8 metreye ulaştığını dile getiren Yumaklı, bu setin 11 metreye kadar çıkacağını bildirdi.

Yumaklı, setin önünde ve arkasında birikme ihtimali olan suları da atık havuzuna aktarmak üzere bir pompa sisteminin kurulduğunu ifade ederek, şunları kaydetti:

"İkinci olarak bunun daha da önünde, gelecek yağışları da depolama amacıyla yaklaşık 30 metre yüksekliğinde adeta küçük bir baraj inşa edilecek. Bunun dışında da bu maden sahasının bir üst tarafında gelecek olan yağmur suyu gibi temiz suların alana girmemesi için bir baypas sistemi şu anda planlanıyor, arkadaşlar bununla ilgili çalışmalara başladılar. Gelen sular burada tutulup daha sonra da dışarıdan büyük borularla alana değmeyecek şekilde diğer tarafa yönlendirilecek. Şu an itibarıyla herhangi bir şekilde yüzey sularından normal baraja ya da herhangi bir yere akan bir su söz konusu değil. Herhangi tehlike de arz edecek bir durum yok."

LİÇ YIĞININDAKİ AŞIM

Bir gazeteci liç yığınında sınırın aşıldığına dair yorumları sordu.

Enerji Bakanı Alparslan Bayraktar: "Buraya konu çevre izninde belirtilen onay almış üretim ve yığmayla ilgili konunun çevre izin belgesinde ifade edilen şekilde uygulandığı yönünde."

Bir başka gazeteci de "En son Ağustos'ta denetlenmiş, bu durum fark edilmemiş mi?" diye sordu. Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki'nin sahaya geç gelmesinden dolayı eleştirildiğini ifade etti.

Çevre Şehircilik ve İklim Bakanı Mehmet Özhaseki soruyu soran kişiye "Basın mensubunu musunuz?" diye sordu ve şu yanıtı verdi:

"Kendi özelimle ilgili bir şey söylemek istemezdim bir ay önce sekiz saat süren bir operasyon geçişmiştim. Bu olayın vuku bulduğu gün de iki saat süren bir operasyon geçirdim. Narkozun tesirinden kurtulmamla birlikte ekibimiz burada olduğu için an be an olayları takip ettim. Haberim var. Gelememe sebebim özel sağlık nedenleri.

"Haliyle ÇED raporları Çevre ve Şehircilik Bakanlığından alınıyor. Kirleticilik vasfı yüksek işyeri açan başvurmak zorunda. Buradaki hadise ÇED çıkmadan önce başlamış. 2008'de ilk ÇED alınmış. Aradan geçen süre içinde ya genişletme ya değişik progreslerin uygulanmasıyla ilgili ÇED raporunda yenilenmeler olmuş. Bir ÇED raporu için müracaat edildiğinde uzun bir süreç var. Bazen iki seneyi buluyor. İstenen şartlar yerine getirildikten sonra da izin veriliyor.

135 DENETİM YAPILMIŞ

"Çevreyi etkiliyor mu etkilemiyor mu biz en çok işin bu tarafındayız.Arkadaşlarımız bugüne kadar burayla ilgili tutanaklara yansıyan tam 135 tane denetim yapmışlar. En çok denetim 2022 yılı ortalarında meydana gelen bir borunun patlaması üzerine olmuş. Burada kapatma kararı vermişler, en ağır para cezasını vermişler, ayrıca da savcılığa suç duyurusunda bulunmuşlar. Daha sonra ilgili firma bunları giderdiğini ispat ederek, yeniden müracaat ettiğinde de tabii ki çalışmasına izin vermişler. Hemen her gün uğrayarak burada çevreye bir zarar veriliyor mu verilmiyor mu? Nihayetinde oradaki madende üretim şartlarından dolayı tabii olarak bir tehlike oluştuğu için bunun çevreye etkisi noktasında arkadaşlarımız ölçümler yapmaya da devam etmişler. Şu ana kadar bizim raporlarımızda söylüyorum bu konuda tehlike oluşturacak bir şey olmadığı hususunda da bilgiler var. Yığının ne kadar olduğu, kaç metre yükseklikte olduğu, bunların ÇED raporlarına nasıl yansıdığı, sınırların aşılıp aşılmadığı bunların hepsi hem idari hem adli hem de hukuki boyutlarıyla inceleniyor.

"Bütün bakanlıklar kendi müfettişlerini gönderdiler. Bizim baş müfettişlerimiz de ilgili birimlerle ilgili bir kusur var mı yok mu bakıyor. Varsa gereğini yaparız."

ÇED RAPORUNU PARÇA PARÇA ALMIŞLAR

Bakanlardan Erzincan açıklaması... İliç'te çalışmalar başladı mı? - Resim : 1

Türkiye Barolar Birliği (TBB) Çevre ve Kent Hukuku Komisyonu üyesi Avukat Barış Yıldırım, Erzincan'ın İliç ilçesindeki altın madeni için verilen 'Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) gerekli değildir' kararı sonrası dava açtığını belirtti. Yıldırım, şirketin hem dava öncesinde hem de sonrasında bütünsel ÇED raporu almadığını söyleyerek, "Şirket, ruhsat sahalarını parça parça bölerek ÇED başvuruları yapmakta ve hukuka aykırı ÇED kararları almakta" dedi. Yıldırım, "Şirketin, ruhsat aldığı sahanın tümüne dönük bütün ÇED raporu alması gerekirken; ruhsat sahalarını parça parça bölerek ÇED başvuruları yapmakta ve hukuka aykırı ÇED kararları almakta. İşte tam da bu 'ÇED gerekli değildir' hukuksuzluğuna 2016 yılında itiraz ederek, yöre halkı adına dava açmış ve iptal kararı almıştık. Erzurum 1'inci İdare Mahkemesi, projeye dair verilen 'ÇED gerekli değildir' kararını iptal etti." dedi. Yıldırım, şirketin hem dava öncesinde hem de sonrasında bütünsel ÇED raporu almadığını ifade ederek, bu durumun hukuksuz olduğunu söyledi.

SİYANÜRLÜ BORU PATLADI

Yıldırım, şu bilgileri verdi: “Projenin ikinci kapasite artışına ilişkin 2021'de verilen ÇED olumlu kararına karşı açılan iptal davasının 13 Nisan 2022 tarihinde proje mevkisinde keşfi icra edildi. 21 Haziran 2022'de altın madeninin bulunduğu sahada siyanür taşıyan borulardan biri patladı ve 20 tona yakın siyanürlü solüsyon toprağa aktı. 13 Şubat'a geldiğimizde de maalesef büyük bir facia yaşandı.”

2 BİN 250 BİTKİ TÜRÜ TEHLİKEDE

Projedeki tüm faaliyetlerin durdurulması gerektiğini belirten Yıldırım, proje sahasında saptanmış 2 bin 250 bitki türü olduğunu, kesin koruma altında olan hayvan türlerini barındırdığını kaydetti. Yıldırım, "Türkiye Cumhuriyeti'nin ulusal mevzuatına göre; korunması zorunluyken bu ekosistemlere ve insan çevre sağlığına zarar veren bu projede ısrar edilmesi hukuka aykırı. Yaşam hakkını korumak, devletin temel görevlerinden bir tanesidir. Bu bakımdan projenin derhal faaliyetlerinin sonlandırılması ve madenin tamamen kapatılmasını talep ediyoruz." diye konuştu. DHA

‘OLAN GARİBANA OLUYOR’

Bakanlardan Erzincan açıklaması... İliç'te çalışmalar başladı mı? - Resim : 2

Olayın ardından bölgeye gelen işçilerin ailelerinin ise çocuklarının kurtarılma umudu ile bekleyişleri sürüyor. 1,5 yıl önce Gamze Yıldız ile dünyaevine giren ve olay günü toprak altında kalan Uğur Yıldız'ın annesi Sevda Yıldız gözyaşı dökerek, "Benim çocuğumu bir an önce bana versinler. Ben anneyim ve hissediyorum. Benim çocuğum yaşıyor. Ama bu gidişle ve çalışmaya göre, oğlum açlıktan ölecek. Bir an önce bu işi çözsünler ve çocuğumu versinler. Ben alıp evime götüreyim. Yeter artık. İlk 2 gün 'yağmur yağıyor, toprak kayıyor' denildi. 2 gün çalışma oldu, bir arpa boyu yol alınamadı. Onların bize söylediği uzun bir süreç ve ayları bulur. Benim dayanacak gücüm ve sabrım yok. Ben çocuğumu almadan burayı terk etmeyeceğim." diye konuştu.

Baba Ali Ekber Yıldız ise, "Hayallerimizi aldılar, kolumuzu kanadımı kırdılar. Buraya bilinçli insanları getirsinler. Orada bir canlı kalmadı ki. Artık kayma varsa da tamamen kaydırsınlar. Olan garibanlara oluyor." dedi. DHA

Erzincan İliç Maden TBB ÇED