28 Nisan 2024 Pazar
İstanbul 18°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Belaruslu uzman Preiherman: Ruslar için Türkler güvenilir ortak

Minsk Uluslararası İlişkiler Diyalog Konseyi kurucusu ve direktörü Yauheni Preiherman Ukrayna-Rusya savaşında er ya da geç diplomasi masasının kurulacağını söyledi. Savaş sonrasında Belaruslu uzman, NATO’nun dönüşüme uğramaktan başka şansı olmadığını belirtti.

Belaruslu uzman Preiherman: Ruslar için Türkler güvenilir ortak
A+ A-
ÖZGÜR ALTINBAŞ/ GÜRKAN DEMİR

Dr. Yauheni Preiherman ile Minsk’te buluştuk. Ukrayna-Rusya savaşı ve Türk-Rus ilişkilerine dair Aydınlık’a değerlendirmelerde bulunan Preiherman, Türkiye’nin Rusya ile karşılıklı çıkarlar konusunda önemli bir ilişki kurduğunu belirtti.

MUİDK NEDİR?

Minsk Uluslararası İlişkiler Diyalog Konseyi (MUİDK) Doğu Avrupa'da bölgesel güvenliğe odaklanan ve aynı zamanda Belarus dış politikasını ve özgün güvenlik düşüncesini açıklamaya yardımcı olan bir düşünce kuruluşu.

Çalışmalarına 2015 yılında başlayan MUİDK’nin amacı Rusya ile Ukrayna arasındaki barış görüşmelerini teşvik etmek için resmi diplomasiye yardımcı olmak ve aynı zamanda bölgesel güvenlik için bir vizyon geliştirmek.

Preiherman MUİDK için “Daha sonra burada gerçekten büyük etkinlikler düzenlemeye başladık; Avrupa güvenliği, Rusya, Batı ilişkileri gibi konularda tüm paydaşların katıldığı en büyük konferanslardan birini gerçekleştirdik. Ancak elbette 2020 ve özellikle 2022'den bu yana etkinlikleri düzenlemek zorlaştı. Bu nedenle artık daha çok araştırma, analiz ve kamuya açık olmayan bazı çalışmalara odaklanıyoruz.” ifadelerini kullandı.

‘DİPLOMASİYE DÖNÜLMEK ZORUNDA’

Minsk Anlaşmalarının artık ölü durumda olduğunu belirten Yevgeniy Preiherman “Minsk Anlaşmaları dönemi kesinlikle savaştan çok daha iyiydi. Biliyorsunuz, Minsk anlaşmaları imzalandığı ilk dakikadan itibaren çok eleştirildi. Ancak işin aslı şu ki, bu anlaşmalar masada olduğu sürece büyük bir savaş yaşanmadı. Çatışmalar oldu, karşılıklı ateş açıldı. Bazı insanlar ne yazık ki ölüyordu ama şu anda yaşanan trajedinin büyüklüğünü o zamanki durumla kıyaslayamazsınız bile. Dolayısıyla bir noktada, ne yazık ki er ya da geç diplomasiye geri dönülecek ve yeni anlaşmalara ihtiyaç duyulacak gibi görünüyor.” yorumunu yaptı. Ancak Preiherman bunların çok farklı olacağını belirterek, “Çünkü mesele artık sadece Donbass'la ilgili değil, iddia ediyorum ki daha geniş kapsamlı Avrupa güvenlik düzenlemeleriyle ilgili olacak.” dedi.

‘BÖLÜNME ÇATIŞMAYA DÖNEBİLİR’

Preiherman, Avrupa içerisinde Ukrayna konusunda büyüyen bölünmeler olduğunu vurguladı. “Avrupa’da bir çatışma yok.” diyen Preiherman, “Batılı liderler bu bölünmeleri ele almadan devam ederlerse bu durum gerçek bir çatışmaya dönüşebilir.” ifadelerini kullandı.

Örnek olarak Polonya, Hollanda, Fransa ve Almanya’daki büyük çiftçi eylemlerini gösteren Preiherman, “Von der Leyen Avrupalı yetkililerle Bürksel’de toplantı yaparken aynı sırada çiftçiler orada eylem yapıyordu. Peki onlar ne tartışıyordu. Ukrayna'daki savaşı ve Ukrayna'ya nasıl daha fazla yardım edilebileceğini mi? İnsanların günlük yaşam çıkarları etkileniyor. Bana göre, bunun çok geçmeden gerçekten ciddi sorunlara yol açması kaçınılmazdır. Ve bu arada Almanya'da biliyorsunuz, herkes şimdi ağlıyor, Almanya için Alternatif Partisi (AfD) yükselişte. Herkes bundan korkuyor, değil mi? Ama bu yükseliş çok doğal çünkü ana akım hükümet ya da ana akım siyasi partiler insanların bu acil ihtiyaçlarına cevap vermedikçe, elbette başka birileri devreye girecek ve bir çözüm sunacaktır.” değerlendirmesine bulundu.

‘AVRUPA’DA HÜKÜMET DEĞİŞİKLİKLERİ GÖREBİLİRİZ’

Belaruslu siyaset bilimci Avrupa’da yaşanan çalkantıların istifalara ve hatta hükümet değişiklilerine neden olabileceğini belirtti. Preihman şu ifadeleri kullandı: “Ancak tüm bunlarla ilgili önemli bir uyarı var. Ukrayna topraklarının ötesinde bir yerde bir tırmanma olabilir. Çünkü tüm durumun çok istikrarsız olduğunu görüyorsunuz ve çatışmayı bile tırmandıracak bir senaryoyu öngörmek kolaydır. NATO ve Rusya arasında daha fazla gerilime yol açacak çok tehlikeli gelişmeler görebiliriz. Eğer bu gerçekleşirse, Batı’daki ‘şahinler’ için ‘Ruslarla savaşmaya odaklanmamız gerekiyor’ söylemini iki katına çıkarmak daha kolay olacaktır. Eğer bu gerçekleşmezse ki umarım gerçekleşmez, o zaman elbette Avrupa genelinde bir dizi hükümet değişikliği göreceğiz.”

Böyle bir durumda Avrupa’da giderek daha fazla hükümetin diplomatik çabalara yöneleceğini belirten Preiherman, “Size biraz arka plan bilgisi vermek gerekirse, ben aynı zamanda gizli bir formatta, yani basın ya da başka bir şey olmadan çalışan birkaç uzman düzeyindeki grubun da bir parçasıyım. Ve bazı üst düzey insanlar da oraya katılıyor. Örneğin bazı Fransızlar, Amerikalılar, Almanlar, bu kapalı toplantılarda kayıt dışı söylediklerini bugün asla kamuoyu önünde söylemeye cesaret edemeyecekler. Ama şunu söylemeye çalışıyorum, eğer bu hükümet değişiklikleri dizisini yaşarsak, o zaman daha fazla insan fikirlerini açıkça söyleyecektir ve bu da temelde herkesin savaş alanının çözüm olmadığını anlaması için önemli olacaktır. Diplomatik bir çözüme ihtiyacımız var, her ne kadar bu çözüme ulaşmak zor olsa da.” bilgisini paylaştı.

‘ABD İÇİN EN ÖNEMLİ RAKİP ÇİN’

ABD askeri sanayisinin Ukrayna’daki savaştan fayda sağladığını belirten Preiherman, ABD'nin bu durumdan faydalandığı birkaç başka nokta olduğunu söyledi. Örnek olarak Rusya’nın azalan gaz tedarikini ve ABD’nin Avrupa’ya gaz ithalatını artırmasını verdi. “Ancak Amerikalılar için en önemli rakibin Çin olduğu çok açık.” diyen Belaruslu siyaset bilimci, “Daha önce Trump’tı ve şimdi Biden yönetimi buna odaklanıyor. Rusya ve Çin'in aynı şekilde olmaya devam etmesini sağlamak için deli olmanız gerekiyor. Onları bir araya getirmek açıkça Amerikan çıkarlarına aykırı. Ayrıca Amerikalılar artık yirmi yıl önceki kadar güçlü değiller.” değerlendirmesinde bulundu.

‘NATO DEĞİŞİME UĞRAYACAK’

Preiherman Ukrayna’daki savaş olsun olmasın, çok kutuplu dünyaya gidildikçe NATO’nun değişime uğrayacağını söyledi. Ancak tam olarak nasıl değişeceğine dair hazır bir cevabım olduğunu sanmıyorum çünkü bu yolda çok fazla bilinmeyen var.” diyen Belaruslu siyaset bilimci, “Örneğin, NATO’nun geleceği için en büyük soru olacağını düşündüğüm bir başka büyük nokta da Amerikalıların, NATO müttefiklerine Çin ile olan çatışmalarında taraf tutmaları için baskı yapıp yapmayacaklarıdır. Bu, şu anda Rusya'ya karşı gözlemlediğimizden çok daha büyük olacak. Ve tabii ki bu da ülkeler için cevaplanması gereken pek çok zor soru yaratacaktır. Ancak her şekilde, elbette bir değişim olacaktır. Artık ABD'nin ve diğer herkesin aynı şeyi yapması gerektiği bir durum söz konusu olmayacak.” şeklinde konuştu.

‘NATO ÜYESİ OLARAK TEK KONUŞULABİLECEK ÜLKE TÜRKİYE’

Preiherman, Rusların bazı anlaşmazlıklar olsa da Türkleri karşılıklı çıkarlar hakkında düzgünce konuşabileceği ortaklar olarak gördüğünü belirtti. Belaruslu siyaset bilimci şu ifadeleri kullandı: “Başkan Putin'i dinlediğinizde bunu siz de duyabilirsiniz. Türkiye'yi hala güvenilir bir ortak olarak görüyorlar, Bayraktar gibi silahların Ukrayna’ya gönderilmesinden memnun değiller. Ancak bu gerçeği kabul ediyorlar çünkü aynı zamanda Türkiye Rusya'nın çıkarına olan, Rusya'nın lehine olan şeyler yapıyor ve en önemlisi, Rusların her zaman vurguladığı gibi, Türk muhataplarınızla karşılıklı çıkarlar hakkında düzgün bir tartışma yapabilirsiniz. Ve bu tartışmanın sonunda Türkiye'nin sadece birilerinin çıkarını temsil etmek yerine kendi çıkarına olan adımları atacağından emin olabilirsiniz. Dolayısıyla Türkiye şu anda kesinlikle diplomasi sanatında çok başarılı ve bence buna saygı duyuluyor. Rusya'da ya da başka bir yerde hiç kimse Türkiye'nin Rusya ile aynı safta yer almasını ya da Ruslar ne isterse onu yapmasını beklemiyor. Yani bu iki egemen devlet arasındaki normal bir ilişkidir.”

Belarus Rusya Çin Türkiye