19 Mayıs 2024 Pazar
İstanbul 16°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Bir gazetecinin salgın notları: Pekin karantinadaydı, Cenevre ise rahat!

Cenevre’de kaldığım 14 gün boyunca sadece Asyalı görünüşlü iki kişinin maske taktığını gördüm. O sırada, İtalya’da salgın oldukça şiddetliydi... Pekin'e uçuşumuz sırasında Çin Havayolları, Pekin’deki adresimizi ve telefon numaramızı kaydetti.

Bir gazetecinin salgın notları: Pekin karantinadaydı, Cenevre ise rahat!
A+ A-
LİU XİN / GLOBAL TIMES

Pekin'de yaşayan bir muhabirim. Beş yıl boyunca Wuhan’da okudum ve yaşadım. Aralık ayının sonları ve ocak başından itibaren, Orta Çin’de, Hubei eyaletinin Wuhan ilinde bilinmeyen bir hastalık ile ilgili haberler duyuyorduk ama ben de diğerleri gibi konuyla fazla ilgilenmedim.

Ancak koronavirüs (o sırada resmi bir ismi yoktu, gazetelerde hastalığa yeni koronavirüs zatürre diyorduk) hakkındaki haberler her geçen gün daha da artıyor görünüyordu. Ocak ayından beri giderek daha fazla insan dışarıda yüz maskesi takmaya başladı.

Koronavirüs haberleri Çin’de neredeyse tüm gazetelerde her hafta yer alıyordu. Çinli yetkililer, özellikle Ulusal Sağlık Komisyonu virüs ile ilgili halka güncel bilgi vermek için konferanslar düzenlemeye başladı. Muhabirler, Wuhan’da neler olduğunu, yeni virüsün ne olduğunu, nasıl önleneceğini aktarmaya başladılar: Düzenli olarak ellerinizi yıkayın, kalabalıklardan uzak durun ve yüz maskesi takın. Öksürüğü ve ateşi olanlar daha temkinli olmalılar.

Hazırlık için biraz maske satın almak istedim ama bütün tıbbi maskelerin satıldığını öğrendim ve piyasada hava kirliliğinden korumak için olan, daha yüksek fiyata satılan maskeler vardı. (Pekin yetkilileri, maskelerin yüksek fiyattan satmasını yasaklayan bir bildiri yayınladılar ama bazı eczaneler aynı şeyi yapmaya devam etti ve daha sonra yetkililer tarafından cezalandırıldılar.)

BAHAR BAYRAMI VE WUHAN’DA KARANTİNA

Ocak ayının 23’ünde Wuhan’da karantina ilan edildi. Wuhan’daki arkadaşlarıma, durumlarını öğrenmek için mesajlar gönderdim. Arkadaşlarımdan Meng Meng, ocakayının ortalarından beri açıkhava etkinliklerinden kaçınmak dışında hayatının normal olduğunu söyledi. Çevresindeki insanların çoğu, salgının aniden patlaması nedeniyle şok olmuş görünüyorlardı ve durumdan endişeliydiler. Ama yavaş yavaş sakinleştiler. Bir mesajında “Benim için fazla endişelenme, yeterince yiyecek depoladık ve evde kalıyoruz. Her şey yoluna girecek” yazdı. Ayrıca ihtiyaç halinde sebze gönderen, bölgede ikamet eden çalışanlar da vardı.

Bu yıl Çin'in en önemli tatili olan Bahar Bayramı, ocak ayının 25’ine denk geldi. Bayramdan önce Pekin’deki pek çok şirket ve kurum, Hubei’den olan çalışanlarının eve dönmemelerini önerdi ama bunu yapmak zorunlu değildi.

Güney Çin Shanxi Eyaletindeki memleketimize gitmek için eşimle birlikte, otoyolda altı saat araba kullandık. Molalarda pek çok insanın maske taktığını ve bazılarının da takmadığını fark ettim. Eve uçakla giden meslektaşlarım da havaalanlarında maske takan insanların fotoğraflarını gönderiyorlardı. Herkes maske takmak istemiyordu, genellikle ailedeki gençler ebeveynlerini ya da diğer yaşlıları maske takmaya ikna etmek için epey uğraşıyorlardı.

PEKİN’E DÖNÜŞ...

Bahar Bayramı için genellikle bir haftalık tatilimiz olurdu ama eve vardıktan dört gün sonra Pekin’in enfeksiyonları azaltmak için otoyolları kapatacağına, trenleri ve uçuşları iptal edeceğine dair haberler duydum. Bu bilgiler daha sonra yetkililer tarafından reddedilse de biz Pekin’e daha erken dönmeye karar verdik. Pekin’e dönerken yol boyunca karşılaştığımız hemen herkes maske takıyordu.

Denizaşırı sosyal medyadaki durum gibi, salgının ilk aşamasında Çin’de çevrimiçi yayılan çok fazla yanlış bilgi vardı. Ancak Çin’deki bazı haber kuruluşları yanlış bilgileri reddetmeye çalışıyor ve Çin’in Twitter benzeri hesabı Sina Weibo, kullanıcılara koronavirüs hakkında nitelikli bilgi sağlamak için günlük olarak söylentiler ve gerçeklerden oluşan bir liste göndermeye başladı.

KONUT YÖNETİMLERİ GÜÇLENDİRİLDİ

Pekin’e geri geldikten sonra şubat ayının başlarında kendi kendimizi evde karantinaya aldık.

Pekin’deki konut yönetimleri güçlendirildi ve yerleşim yerlerine gereksiz geliş gidişler önlendi. Her türlü gönderi, paketler, konut sitelerinin ana giriş kapısından teslim alınıyordu.

Konut yönetimi ayrıca ateşimiz ya da öksürüğümüz olup olmadığını, geçmiş haftalarda Wuhan ya da Hubei’ye seyahat edip etmediğimizi sordu. İki-üç gün, yiyecek almak için markete gitmek haricinden evde kaldık. Pekin’e gelen insanlardan 14 gün karantina altında kalmaları istendi. Pek çok şirket ve kurum çoğu evden çalışmasına rağmen çalışanlarından her gün ateşlerini ölçüp bildirmelerini istedi.

Şubat’ın sonunda BM İnsan Hakları Konseyi için Cenevre’ye uçmam gerekiyordu.

HAVAALANINDA VE UÇAKTA

Pekin Başkent Havaalanına vardığımda (ateşim havaalanına girmeden önce ölçülmüştü) çok az insanın olması beni şaşırttı. Uçuş kartımı almadan önce, Hubei’ye gidip gitmediğim soruldu.

10 saatten daha fazla olan uçuş sırasında maskemi taktım ve bazen dezenfektan kullandım. Kabin görevlileri üç kez ateşimi ölçtü. Uçuştaki bütün Çinlilerin benim kadar temkinli göründüğünü fark ettim.

Ancak uçaktan indikten sonra Cenevre’ye girmeden önce havaalanında ücretsiz dezenfektasyon yapıldı ve maskelerimizi çıkarmamız istendi.

CENEVRE BAŞKA BİR DÜNYA

Cenevre’de kaldığım 14 gün boyunca, BM Cenevre Ofisi’ne gittim ve sadece Asyalı görünüşlü iki kişinin maske taktığını gördüm. O sırada, Cenevre’ye oldukça yakın olan İtalya’da salgın oldukça şiddetliydi. Bu beni çok endişelendirdi.

Cenevre’de insanlarla, şehirdeki yeni teyit edilen vakalarla ilgili konuştum, pek çoğu endişelenmememi ve maske takmaya gerek olmadığını söyledi. Çok sakin görünüyorlardı ve Pekin’de gördüklerimin tam karşıtıydılar: Pekin’de insanlar kapalı mekanda karantina altında tutulurken Cenevre’de insanlar dışarıda sohbet etmenin keyfini çıkarıyorlardı.

7 martta, diğer Çinlilerle beraber Pekin’e döndüm. Uçağa binmeden önce maskelerimizi, eldivenlerimizi ve dezenfektanlarımızı hazırladık. Aslında bilet kontrolü için beklerken maske giyen tek gruptuk.

PEKİN UÇAĞINDA ADRESLERİMİZ BELİRLENDİ

Pekin’e dönüş uçuşumuz sırasında Çin Havayolları, çevrimiçi sağlık beyanı doldurmamızı bildirdi: beyan Pekin’deki adresimizi ve telefon numaramızı içeriyordu. Uçaktaki pek çok Çinli gibi uçuş boyunca hiçbir şey yemedim, içmedim ve yolculuk boyunca maskemi taktım.

İnişten sonra uçakta kalmamız istendi ve bazı yolculara, sağlık muayenesi için önce inmeleri çağrısı yapıldı. 30-45 dakikalık bir bekleyişten sonra uçaktan inmemiz istendi.

Gümrükten geçmeden önce kızılötesi termometreden geçtik.

Bagajımı almadan önce, yaşadığım konut yönetiminden bir telefon aldım. İdare personeli çevrimiçi bilgimi aldıklarını ve o gün Avrupa ülkelerinden geri geldiğimi bildiklerini söyledi. Ülkeden ne zaman ayrıldığım, geri geldiğim ve ateşim hakkında ayrıntılı sorular sordular ve ateşimi günde iki kez ölçüp konut yönetimine bildirmemi istediler.

KONUT YÖNETİMİ SİTE ÖNÜNDE KARŞILADI

On dakika sonra konut yönetiminin bir diğer çalışanı aradı ve bana bildirimler göndermekle sorumlu olduğunu ve beni konut sitesinin önünde karşılayacağını söyledi.

14 gün zorunlu karantinaya girip girmeyeceğimi sorduğumda sadece Güney Kore ve İtalya dahil olmak üzere dört ana bölgeden gelenlerin karantinaya girmek zorunda olduklarını söyledi, yine de “Evde olursanız ve gerekli olmadıkça dışarı çıkmazsanız iyi olur” dedi.

O sırada Çin’deki salgın kontrol altına alınmaya başlamıştı. Uluslararası vakalara daha fazla dikkat ediliyordu. Shanghai (Şangay) ve Pekin dahil olmak üzere Çin’de pek çok yer, uluslararası uçuşlarla gelen yolculardan, kapalı mekanda karantinaya girmelerini istiyordu.

14 günlük karantinam boyunca, konut polisi ve konut yönetimi hastanelerinden sağlık durumumu soran telefonlar aldım.

Tanrı’ya şükürler olsun, karantina boyunca soğuk algınlığı geçirmeme rağmen kısa zamanda iyileştim. Hiçbir şey olmadı. Benim Pekin’e varışımdan sadece birkaç gün sonra Pekin, artan uluslararası vaka sayısından dolayı tüm uluslararası uçuş yolcularından kendilerini tecrit etmelerini istedi.

SAĞLIK PERSONELİNE BİNLERCE TEŞEKKÜR!

Pekin 29 Nisan’da risk seviyesini düşürdüğünü açıklamış olsa da bulunduğum konut yönetiminin katı yönetimi bugün hâlâ sona ermiş değil ve hâlâ içeri girmeden önce ateşimizin ölçülmesi gerekiyor.

İşe gruplar halinde gitmeye başladık. Şubat ayından beri bazılarımız ofiste bazılarımız evde çalışıyor ve bu politika şu anda da devam ediyor. Normal iş düzenine Mayıs ayındaki Emek Bayramı tatilinden sonra dönebileceğimiz söylendi.

Mart ayından beri yüz maskeleri, eczane ve marketlerden kolaylık satın alınabiliyor. Ocak ayından beri yiyecek sıkıntısı yok. Bizi mutlu eden şey, bu hafta teslimatçıların nihayet kapımıza kadar gelebilmeleri, paketlerimizi konut yönetiminin önünden almamıza gerek kalmaması.

Wuhan’daki arkadaşlarım ile ilgili bir şey daha. Son bir ay kaç ay boyunca gıda tedariki konusunda endişe etmeye gerek olmadığını söyledi. Mart ayından beri yaşamları yavaş yavaş normale dönmeye başladı.

Tüm Çin’den Wuhan’a gelen sağlık personeline binlerce teşekkür, Kovid-19 hastaları çok daha iyi tedavi görebildiler.

Bir gazetecinin salgın notları: Pekin karantinadaydı, Cenevre ise rahat! - Resim: 1

Son Dakika Haberleri