Chromas’tan dünya çapında doğaçlama atölyesi

Başak Doğan şefliğindeki Chromas, hibrit (çevrimiçi ve yüz yüze) olarak yapılacak Aarhus Vokal Festivali’ne katılıyor. Danimarka Kraliyet Konservatuvarı ve RAMA Vocal Center tarafından düzenlenen festival kapsamında atölye çalışması yapacak olan Chromas, insan sesiyle doğaçlamaya dayanan “Vocal Painting” tekniğini Türk Müziğiyle harmanlayarak sunacak. A capella diye adlandırılan, sırf insan sesiyle yapılan çok sesli müzik alanında dünyanın en önde gelen sanatçılarının ve toplulukların yer aldığı festivalde Chromas’ın atölyesi bugün saat 15’te festivalin youtube hesabından canlı olarak yayınlanacak.

Chromas’ın kurucusu ve sanat yönetmeni Başak Doğan, müzik yolculuğunu ve koro müziğine yakalaşımını Aydınlık’a anlattı. Doğan, koroda yer alan her koristin özgürce kendini ifade edebildiği, hata yapmanın teşvik edildiği bir alan yaratmanın önemine değindi. Koro Şefi Doğan, dünyada oldukça yeni bir teknik olan “Vocal Painting” adlı doğaçlama metodunu, Danimarka Kraliyet Konservatuvarı’nda yaratıcısından öğrendiği için şanslı olduğunu belirtti.

Küresel salgın döneminde performans sanatları bütün dünyada çöküş yaşasa da Chromas, hızını kesmemek için çok çalıştı. Henüz salgının ilk haftasında harekete geçerek “Gemiler Giresun’e” isimli türküyü evlerden kaydedip yayınlayan topluluk, ilk olarak bir “sanal koro” projesini hayata geçirmiş oldu. Devamında art arda yayınladığı sanal koro parçalarıyla kapanma dönemlerinde halka moral veren Chromas, 2020 Eylül’ünde Başak Doğan’ın kurduğu Vokal Akademi’de de solo konserler düzemeye devam ediyor. “Camekan Konserleri” başlığıyla Vocak Akademi’nin youtube kanalında yayınlanan konserlerde, koro üyeleri solo performanslar sergiliyorlar.

Chromas, gelişen teknolojiye uyum sağlamak, güncel durumlara göre aksiyon almak, dünyayı yakından takip etmek ve en önemlisi de ortak bir ruh yaratmak konusunda, günümüzde var olan birçok sanat kurumuna örnek oldu.

Başak Doğan ile söyleşimizi sunuyoruz:

‘DÜNYADA ÇOK YENİBİR DOĞAÇLAMA METODU’

Chromas adlı koronun ve devamında Vokal Akademi’nin kuruluşu nasıl oldu?

nBoğaziçi Üniversitesi’nde okurken yönettiğim Boğaziçi Üniversitesi Caz Korosu ve Boğaziçi Kadınlar Korosu yılları, benim için dönüm noktası oldu aslında, şefliğin mesleğim olmasını istediğime karar verdim. Mezun olduktan sonra kendi koromu kurmaya karar verdim, çok iyi a capella müzik yapılan, her üyesinin çok özgür, mutlu ve istediği gibi olup istediği gibi şarkı söylediği bir alan hayal ettim. Chromas 2015’te böyle ortaya çıktı, 12 kişilik bir ekiple başladık. Ardından 2016’da Danimarka Kraliyet Konservatuarı’nda koro şefliği mastırına başlamamla da Vocal Painting hayatımıza girmiş oldu. Dünyada çok yeni bir doğaçlama metodu zaten, ben de şeflik bölümünün ilk mezunları olarak yaratıcısından öğrendim, çok şanslıyım. Sonra 2020'de hem de pandemi sürerken bir hayalimi daha gerçekleştirebildim: vokal akademi. Hep sadece vokal müzik için kocaman bir alan olsa, camlı, ferah, herkes buluşsa, birlikte müzik yapsa, vokal üzerine konuşsa, paylaşsa ve öğrense. Böyle bir yere ihtiyacımız olduğunu düşünürdüm hep, kapısı herkese açık bir yer, şimdi artık var Bomonti'de.

‘BÜYÜK GELİŞİMİN SIRRIVOCAL PAİNTİNG’

Chromas ile bundan tam iki yıl önce duayen sanatçı Bobby Mcferrin ile birlikte konser verdiniz. Şimdi de yine dünyanın vokal müzik alanında en iyi müzisyenlerle birlikte atölye çalışması yapıyorsunuz. Bu seviyeyi nasıl yakaladınız?

Çok teşekkür ederim. Bobby McFerrin’le konserimiz tabii ki hepimiz için öyle kıymetli ki… Şarkı söyleyen, hele ki a capella müzisyenlerin idolü, ilhamı, yeni bir janra yaratıcısı. Tamamı doğaçlama 1,5 saat süren bu konser için çok hazırlandık, ama sanırım asıl bizi o sahneye hazırlayan Vocal Painting’in her provamızın, her konserimizin içinde olması oldu. Bu çok özel doğaçlama metoduyla her bir korist ve koro öyle büyük bir gelişim yolculuğuna çıkıyor ki, müzikalite, iletişim, ifade, tını… Her koristime her zaman ilerleyen, büyüyen, gelişen ve en önemlisi hata yapmanın kabul gördüğü hatta teşvik edildiği bir alan yaratma çabasındayım. Şimdi tek tek bakınca herkesin böyle özgürce bu kadar iyi müzik yapabilmesi, en çok da bunun sayesinde gibi.

AARHUS VOKAL FESTİVALİ

Bugün yapılacak olan atölyede katılımcıları neler bekliyor?

-Normalde her sene dünyanın her yerinden binlerce insanın katıldığı bir festival Arhus Vokal Festivali. Bu sene hibrit, yani dünyanın çeşitli yerlerinde canlı olarak workshoplar yapılıyor, dünya da bunu izliyor. Yarın biz de vocal painting atölyesi yapacağız. Zaten beş senedir her konser ve her provamızı vocal painting ile geçiriyoruz. Türk müziğini de içine kattığımız, doğaçlama bir workshop olacak, o yüzden çok heyecanlıyım.

CHROMAS'IN KURUCUSU

İstanbul’da Boğaziçi Üniversitesi Müzik Felsefesi yüksek lisansının ardından Danimarka Kraliyet Okulları Konservatuvarı’na kabul edilen ilk Türk olan Doğan, ikinci yüksek lisansını Ritmik Koro Şefliği alanında tamamladı. Doğan, pop ve caz müziğine olan tutkusunu folk müziğe derin ilgisiyle birleştirip koro şefliğinde kendine has bir tarz yarattı. Her yaş grubundan koroyla çeşitli etkinliklerde çalışan Doğan, Boğaziçi Üniversitesi Caz Korosu'nu yönetirken uluslararası alanda prestijli birçok ödül kazandı. Kendi kültürünü müziğine yansıtma heyecanı ve koro dünyasını bir araya getirmesiyle ritmik koro müziğinin öncülerinden biri oldu. Bugün, atölye ve korolardan sık sık misafir şeflik davetleri alan Başak Doğan, ünlü korosu Chromas ile koro müziğini keşfetmeye devam ediyor.