23 Nisan 2024 Salı
İstanbul 20°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

DOĞU PERİNÇEK/ Esad Anzavurları tepeliyor-(TAMAMI)

DOĞU PERİNÇEK/ Esad Anzavurları tepeliyor-(TAMAMI)
A+ A-

Neymiş

“Suriyeliler İstanbul’da çatıştı.”

Başlık Cumhuriyet gazetesinden, ama Atlantik basınının tavrını temsil ediyor: (Cumhuriyet, 2 Nisan 2012)

SURİYELİLER İSTANBUL’DA ÇATIŞTI

İngiliz gazeteleri ne yazıyordu?

Mustafa Kemal Paşa, 1920 ve 1921 yılının ölüm kalım günlerinde İngiliz altınlarıyla üzerine sürülen “iç isyancıları” tepelerken İngiliz gazeteleri şu başlığı atıyordu:

‘Türkiyeliler Anadolu’da çatışıyor.’

Cumhuriyet, dört yıldır başlıklarını kesip biriktiriyorum, ne zaman ABD, İran ve Suriye’ye karşı savaş boruları öttürse, hemen bu tür başlıklar buluyor. ABD’nin Irak savaşlarında da böyle yapmıştı. Uğur Mumcu katledilince de, hemen CIA’nın basına servis ettiği manşetleri attı; parmağıyla İran’ı gösterdi. Bu ısrar niçin?

Akıttıkları kanı durdurma memuriyeti

Ortada apaçık bir gerçek var: ABD emperyalizminin bir proje örgütlenmesi olan BOP Eşbaşkanlığı, Katar’ın 25 milyar dolarıyla Suriye’nin içinde bir takım vatan hainlerini silahlandırmış ve terör eylemlerine yöneltmiştir. Kanı akıtan işte bu ikilidir ve şimdi de emperyalistlerin “akan kanı durdurma” memuriyetine soyunmuşlardır. Kanı akıtan da onlar, durduracak olanlar da!

Esad ne yapıyor?

Bu durumda herkese soruyoruz:

Esad ne yapıyor?

İçinde bir tutam yurtseverlik olan, insanlıktan nasibini alan herkesin vereceği cevap aynıdır:

Esad, Mustafa Kemal 1920-21’de ne yaptıysa onu yapıyor.

Başka deyişle: Anzavurlarını, Çapanoğlularını tepeliyor.

Kim kimin kanını döküyor?

İngiliz, Fransız ve Amerikan gazeteleri de 1920’de aynen öyle yazıyordu:

‘Mustafa Kemal kan döküyor.’

İngiliz altınlarıyla Ankara’nın çevresini bir ateş çemberiyle çevirenler kan dökmüyordu!

Yozgat, Yabanabat (Kızılcahamam), Gerede, Hendek, Akyazı, Bolu, Adapazarı, İzmit, Biga, Konya’da çapulcuları silahlandırıp Ankara’daki genç devrim hükümetinin üzerine sürenler kan dökmüyordu!

“Mustafa Kemal’i yakalayın öldürün” diye ferman çıkartan Vahdettin kan dökmüyordu! (Zaten o hain de değil, büyük bir yurtseverdi.)

Ankara’da “Ya İstiklâl Ya Ölüm” diyenleri boğmak için Kuvayı İnzibatiye’yi teşkilatlandıran İngiliz İmparatorluğu’nun BOP Eşbaşkanı Damat Ferit kan dökmüyordu!

Biga’da Köprülülü Hamdi Bey gibi bir kahramanı ve 19 Kuvayı Milliye askerini katleden Aznavur Ahmet Paşa rezili, kan dökmüyordu!

Peki o zaman kanı oluk oluk kovadan boşaltır gibi döken kimdi?

İngiliz basını ve İstanbul’daki Mütareke Basını’nın yazdığına inanırsanız, Mustafa Kemal Paşa ve Millî Kuvvetler idi.

Müslümanları Esad değil Tayyip Erdoğan katlettiriyor

En başta mevzilenmeye bakalım.

Esad, bugün dünyanın en büyük katiliyle savaşmaktadır.

Tayyip Erdoğan ise dünyanın en büyük katili ABD ve İsrail ile aynı cephede Suriye’ye ve Müslüman halka karşı savaşmaktadır.

Tek başına bu manzara, izlediğimiz polisiyedeki “katil kim” bilmecesinin çözümünü, daha filmin başında açığa vurmuştur.

Geçmişi silelim, 1991 Körfez Savaşı’ndan beri Ortadoğu’da oluk oluk Müslüman kanı akıtan Büyük Katil var. Ve o Haçlı katilin 22 yıllık piyonları var.

Somut olarak bakarsak, bu kan dökme olayı nasıl başladı?

Bellekler paslandıysa, vicdanlar da kabuk mu bağladı?

Bu olaylar, CIA-MOSSAD-MİT’in örgütlediği Suriye Anzavurlarının yüzlerce asker ve polisi katletmesiyle başlamadı mı?

Dünyanın gözü önünde Katar Şeyhi’nin 25 milyar dolarıyla beslenen ihanet, kan dökecek, sabotaj yapacak, iç çatışmalar kışkırtacak ve Suriye yönetimi bu emperyalist plana teslim olacak!

Irza geçen “insan hakları” Şehidin üzerine işeyen demokrasi

Tayyip Erdoğan, Abdullah Gül ve Fethullah Gülenlerin her gün reklâm ettikleri “demokrasi” ve “insan hakları”nı artık insanlık tanıdı.

Irak’a kadınların ırzına geçerek götürülen “demokrasi”yi gördük.

Afganlı mücahidin üzerine işenerek uygulanan “insan hakları”nı bütün dünya biliyor artık.

“Kurtardıkları” Libya manzaralarını görmemek için, insanlık ellerini yüzüne kapatıyor.

Türkiye’de Amerikan güdümünde kurdukları Haçlı diktasını da yaşıyoruz.

Enternasyonal Damat Ferit

Tayyip Erdoğan, yalnız Türkiye’nin Damat Ferit‘i değildir; Suriye’nin de Damat Feriti’dir.

BOP Eşbaşkanlığı, bir Anzavur görevidir.

Enternasyonal ve bölgesel görev!

Mustafa Kemal devrimciliği ile Anzavurlar arasındaki mücadele, kendileri de itiraf ettiler, 88 yıldır, hayır 92 yıldır, hatta 1876’dan bu yana 146 yıldır sürüyor.

Sıradaki Anzavur gelsin

Mustafa Kemal devrimciliği, İngiliz emperyalizminin Anzavurlarını tepelemişti. Sıradaki gelsin, yine tepeleyecektir.

Her Kurtuluş Savaşı, aynı zamanda iç savaştır!

Beşar Esad da, kendi Anzavurlarını tepelemektedir.

Son Dakika Haberleri