19 Mayıs 2024 Pazar
İstanbul 14°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Ekonomik büyümede tehlikeli kompozisyon

Üretimin iki ayağı çökerken; kamu destekli ücret artışları, seçim ekonomisinin getirdiği kredilendirme, deprem etkisi ile gelen kamu harcama artışı... Net ihracatın negatif katkısına rağmen rezerv yakarak sağlanan yüzde 4 büyüme.

"Ekonominin Zorlu Dönemi: Üretim, Kamu Harcamaları ve Büyüme Analizi"
EKONOMİ SERVİSİ

Türkiye ekonomisi Kahramanmaraş depreminin ağır etkisine rağmen yılın ilk üç ayında geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 4 büyüdü. Milli gelirdeki artış bir önceki üç aya göre 0.3 oldu. Çeyrekten çeyreğe büyümeye baktığımızda 0.9'dan 0.3'e inen eğri depremin etkisini göstermesi açısından önemli. Fakat esas ana faaliyet tarafına baktığımızda geçen yıla göre tarım ve sanayideki düşüşler dikkat çekiyor.

KREDİLENDİRME VE SPEKÜLASYON

TÜİK'in açıkladığı dönemsel gayri safi yurt içi hasıla (GSYİH) istatistiklerine baktığımızda geçen yıla göre sanayi üretiminin yüzde 0.7 oranında, tarımın da yüzde 3.8 oranında küçüldüğü görülüyor. En yüksek artış ise yüzde 12.4 ile hizmetler, yüzde 12 ile mesleki ve idari destek hizmetleri ve yüzde 11.2 ile de finans ve sigortada meydana geldi. Mesleki ve idari destek hizmetleri esasen seyahat acentaları, leasing, güvenlik, büro hizmetleri vd. faaliyetleri kapsaması bakımından hizmet sektörü ile gelişen bir alan. Finans ve sigorta faaliyetleri esasen önceki çeyreklerde de hızlı bir artış eğilimindeydi. Bu sayfalarda daha önce de kaleme aldığımız üzere Mart 2022'den Mart 2023'e kredi hacmi artışı 3 trilyon liraydı. Bununla beraber konut ve otomotivde gözlenen spekülatif alım satımlar da ekonomide tekerleri havada duran bir bisiklet işlevi görürken belli bir grubun servetinde ise artışa neden oldu.

DÖVİZ POLİTİKASININ SONUCU

Türkiye'nin oluşturduğu milli hasıla yılın ilk üç ayında 4.8 trilyon lirayı aştı. Yerleşik hanehalklarının yani ülke içinde yaşayan kişilerin nihai tüketim harcamaları 2023 yılının birinci çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre zincirlenmiş hacim endeksi olarak yüzde 16.2 arttı. Özel tüketim harcamalarındaki artışın milli gelirin üretim tarafını gösteren faaliyetlerden çok daha hızlı büyüdüğüne dikkat çekelim. Devletin nihai tüketim harcamaları yüzde 5.3, gayrisafi sabit sermaye oluşumu yani yatırımlar ise ilk üç ayda geçen yıla göre yüzde 4.9 oranında arttı. Mal ve hizmet ithalatı, 2023 yılının birinci çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre zincirlenmiş hacim endeksi olarak yüzde 14.4 artarken ihracatı yüzde 0.3 azaldı. Böylece dış ticaretin büyümeye etkisi negatif oldu. Net ihracatın önceki dönemlerde büyümeye katkısı pozitif oluyordu. Bu dönemde ise enflasyonist etki yüzünden baskılanan döviz fiyatları, ana pazar Avrupa'daki durgunluk, elbette deprem etkisi gibi sebepler yüzünden ihracat düştü. İthalat ise hem enerji faturası hem de TL'nin görece değerli kalması yüzünden ithal ürünlerin cazipleşmesiyle hızlı arttı.

NEREYE KADAR?

Buradan bakınca ilk çeyrek büyümesinden bir üretim ekonomisi değil, sağdan soldan elde edilen dış kaynakları yakarak ithalat, tüketim ve turizmle büyüyen, bir hizmet ekonomisi görünümü ortaya çıkıyor. Elbette üretime dayalı olmayan hiçbir ekonomik büyümenin sürdürülebilir değildir. İkinci çeyrekte de benzer bir durumun seyrettiği gözleniyor. Özellikle net döviz kazandırıcı faaliyetlerin düşmesi yüzünden rezervlerde son haftalarda erime yaşanıyor. Bu da ödemeler dengesi üzerinde bir baskı oluşturuyor. Seçimlerin geride kalması ile birlikte yeni bir büyüme kompozisyonunun oluşturulması beklenebilir.

ÜCRET ARTIŞLARI EMEĞİN PAYINI ARTIRDI

Ekonomik büyümede tehlikeli kompozisyon - Resim : 1

Enflasyonist etki yüzünden işgücü ödemelerinin milli gelir katma değerinden aldığı pay son yıllarda azalma eğilimindeydi. Oran bir önceki çeyrekte yüzde 25.2'ye kadar gerilemişti. 2023'ün ilk çeyreğinde ise asgari ücretteki, emekli maaşlarındaki artış ve buna bağlı olarak diğer çalışan ücretlerindeki yükseliş sayesinde işgücü ödemelerinin bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 126.1 arttığı görüldü. Net işletme artığı/karma gelir de yüzde 48.7 arttı. İşgücü ödemelerinin cari fiyatlarla Gayrisafi Katma Değer içerisindeki payı geçen yılın birinci çeyreğinde yüzde 31.1 iken, bu oran 2023 yılında yüzde 38 oldu. Net işletme artığı/karma gelirin payı ise geçen yılın birinci çeyreğinde yüzde 47.6 iken, 2023 yılı birinci çeyreğinde yüzde 38.2'ye geriledi.

EYT ETKİSİ 4.5 PUAN KATKI VERDİ

İşgücü ödemelerinin GSYH'ye oranla daha hızlı artmasının yanı sıra, Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun Emeklilikte Yaşa Takılanlar (EYT) ile ilgili düzenlemelerinin yürürlüğe girmesiyle birlikte, kıdem tazminatı ödemelerinin önemli ölçüde artış göstermesi, işgücü ödemelerinin katma değer içerisindeki payını arttırmıştır. EYT düzenlemesinin etkisi hariç bırakıldığında, işgücü ödemelerinin Gayrisafi Katma Değer içerisindeki payının yaklaşık yüzde 33.5 olacağı tahmin edilmiştir.

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç büyüme verilerine yönelik açıklamasında, "GSYH'den işgücünün aldığı payın dikkat çekici biçimde artmış olması kapsayıcılık ve büyümenin kalitesinin iyileşmesi açısından olumlu bir gelişmedir. Diğer yandan, büyümeye ihracatın pozitif katkı vermesi için gerekli tedbirlerin alınması önem taşımaktadır." tespitini yaptı.

İMALAT YATIRIMLARI YÜZDE 8 BÜYÜDÜ

Ekonomik büyümede tehlikeli kompozisyon - Resim : 2

Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, büyüme verilerini yorumladığı açıklamasında, “Sıkı küresel finansal koşulların devam ettiği ve küresel ticaretin zayıf seyrettiği bir dönemden geçiyoruz. Zorlu dış konjonktürün yanı sıra asrın deprem felaketini de yaşadığımız bu dönemde yatırım, üretim ve istihdamdan asla taviz vermedik. Mali disiplinle elde ettiğimiz mali alan sayesinde, depremin ekonomimiz üzerinde açtığı yaraları günbegün telafi ediyoruz. Ayrıca, potansiyel üretimin artması ve sürdürülebilir büyümenin devamı için önem arz eden makine ve teçhizat yatırımları geçen yılın aynı çeyreğine göre yüzde 8 büyümüş ve kesintisiz artışını 14’üncü çeyreğe taşımıştır. 2023 yılı ilk çeyreğinde istihdam, geçen yılın aynı dönemine göre yaklaşık 1.6 milyon kişi artarken, işsizlik oranı yüzde 9.9’a düşerek tek haneye gerilemiştir.” mesajı verdi.

SANAYİ BÜYÜMESİNİ AŞAĞI ÇEKEN NEDENLER

Ekonomik büyümede tehlikeli kompozisyon - Resim : 3

Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Seyit Ardıç, “Geride bıraktığımız dönemde, krediye ulaşmada sıkıntılar, tedarik zincirindeki bozulmalar, lojistik maliyetlerindeki artışlar, ham madde tedariki ve üretime kanalize edilmesindeki problemler sanayi üretimini olumsuz etkilemiştir.” dedi.

İhracatın olumlu katkısı negatife dönerken, ithalattaki artışın büyümeyi aşağıya çektiğini belirten Ardıç, “İhracat ivmemiz son dönemde azalırken, ithalat seviyesi daha hızlı artmaktadır. Üretim yapısının değişerek, rekabette üstün olduğumuz alanlarda üretime dönülmesi daha faydalı olacaktır.

Büyümenin en önemli dinamiği yatırım kalemlerinin artmasıdır. Yatırım seviyesindeki artış potansiyel büyümemizi artıran en önemli kalem iken, gerçekleşen büyümenin tüketim ve kamu harcamaları desteğiyle ortaya çıktığı görülmektedir. Sağlıklı büyüme, üretim odaklı, yüksek katma değer yaratan ve ithalata bağımlı olmayan bir üretim modeli ile gerçekleşir.” ifadelerini kullandı.

Ankara Hazine ve Maliye Bakanlığı Nureddin Nebati TÜİK Kahramanmaraş