Eski Muğla Baro Başkanı Av. Mustafa İlker Gürkan hayatını kaybetti: 68'den günümüze hep en öndeydi

Eski Muğla Barosu Başkanı Avukat Mustafa İlker Gürkan (76), Muğla Bodrum’da hayatını kaybetti. 68 Kuşağı devrimcilerinden olan Gürkan’ın cenazesi bugün Bodrum Adliyesi önünde saat 12:45’te yapılacak töreninin ardından Bitez Adliye Camii'nde öğle namazını takiben kılınacak cenaze namazı sonrasında Bitez Mezarlığı'nda toprağa verilecek.

DÖB BAŞKANLIĞI YAPTI

Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan, Yusuf Aslan ile dönem arkadaşlığı yapan Mustafa İlker Gürkan, 1968 yılında yapılan “Samsun’dan Ankara’ya Mustafa Kemal Yürüyüşü”ne de katılmıştı. Gençlik eylemlerinin yükseldiği dönemde Devrimci Öğrenciler Birliği (DÖB) Başkanlığı yapmıştı.

Gürkan, bir görüşmede o eylemler için şunları söylemişti:

“1970 yılının ardından farklı bir siyasi çizgimiz olmasına karşın sonuç olarak Amerikan emperyalizmine ve onların işbirlikçileri tarafından yürütülen düzene karşı ortak bir tavrımız vardı. Benim için önemli olan nokta şudur:

Deniz birçok insana mektup yazmıştır. O mektuplarda bana kardeşim Gürkan demiştir. Benim için önemli olan nokta da budur. Çok yakın iki arkadaştık.”

‘YARINLAR AYDINLIK’

6 Mayıs 1972 sabahı idam edilen Deniz Gezmiş, Ankara Kapalı Merkez Cezaevi’nden Mustafa İlker Gürkan'a şu mektupları yazmıştı:

(19 Ocak 1972): “Kardeşim Gürkan, gönderdiğin kartı ve telgrafı aldım. Benim durumum bildiğin gibi. Yargıtay onayladı. Sıra şimdi Meclis’te, öyle zannediyorum ki o da onaylayacak. Ben, Yusuf ve Hüseyin yan yana kalıyoruz. Keyfimiz ve sağlığımız yerinde. Gerisi vız geliyor bize. Senin anlayacağın moralimiz sağlam. Yusuf ve Hüseyin’in selamı var. Oradaki bütün arkadaşlara selam. Hoşçakal.”

(16 Mart 1972): “Kardeşim Gürkan, cevap yazmakta geciktim. Artık bir daha mektup yazmaya da vaktim olmayacak. Belki bu mektup eline geçtiği zaman mezarı boylamış olacağım. Geçmişi unutmuş değilim. Gelecek konusunda umutluyum. Yarınların daha aydınlık olacağına inanıyorum. Sana ve diğer arkadaşlara devrimci selamlar. Deniz Gezmiş.”

‘ZAFERİ DEVAM ETTİRMELİYİZ’

Gürkan, 2008-2014 yılları arasında Muğla Baro Başkanlığı yapmıştı. Dr. Bedriye Gürkan ile evli olan Mustafa İlker Gürkan üç çocuk babasıydı. Bir süredir kanser tedavisi görüyordu. Gürkan, 2011 yılında TGB’li gençlerin Bodrum’da ABD askerlerinin başına çuval geçirdiği olayın davasında avukatlık yapmıştı. Gürkan, Ergenekon tertibi sürecinde Silivri eylemlerinin neredeyse hepsinde çağrı mesajı verdi. Duruşmalara katıldı. Vatanseverlere destek verdi. Gürkan, avukatların savunma sürelerinin 15 dakikayla sınırlandırılmasına tepki göstermişti.

Gürkan, Ergenekon Davası'nda avukatların ise savunma hakkının bırakılmadığını söyleyerek, “Sorun hukuksal değildir!... Avukatlara gözdağı verebilirsiniz, hatta bu tehdidinizi hayata da geçirebilirsiniz…Ama avukatları görevlerini hakkıyla yapmaktan vazgeçiremezsiniz. Dünyada ne bu ceza gibi bir ceza örneği vardır… Ne de cezalardan korkmuş, yılmış savunmadan vazgeçmiş bir savunma makamı…” ifadelerini kullanmıştı.

Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek'in “Lozan Zaferi” ardından Muğla Barosu Başkanı olarak mesaj yayımlayan Gürkan, "Emperyalizmin ve gerici Ermeni şovenizminin karşısında Ulusumuzun bayrağı oldunuz. Türk Ulusunun tarihsel haklılığı ve tarih bilinci adına Lozan’da kazandığınız büyük başarıyı minnet ve saygıyla selamlıyoruz.” ifadelerini kullanmıştı.

Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, Gürkan için 17 Şubat 2014 tarihinde Aydınlık'taki köşesinden şu yanıtı vermişti:

“Mustafa İlker Gürkan, yarım yüzyılık kıdemli arkadaşım. Deniz Gezmiş ile birlikte İstanbul’un devrimci gençlik önderi.”

15 Ocak 2014 tarihinde Muğla Barosu'nda 'AİHM kararı' paneli düzenledi. Panelin açış konuşmasında, “Emperyalizm bir canavardır. Bu canavarı durduramazsanız durmaz. Bu nedenle AİHM'de kazanılan zaferi devam ettirmeliyiz. Doğu Perinçek bu mücadelenin bayrağıdır.” sözlerini sarf etti.

Gürkan’ın ölümü, meslektaşları ve yakınlarını üzüntüye boğdu. Sosyal medyada hakkında paylaşımlarda bulunan sevenleri onun örnek insani yanlarına, mesleki bilgisine ve devrimci duruşuna dikkat çekerek, “Ondan neler öğrenmedik ki… Ne güzel derdi ‘bilgi paylaştıkça çoğalır.’, ‘Günebakan yüzünü daime güneşe döner.’ Nazım’ı en iyi yorumlayanlardandı. Koca yürekli güzel insandı. Meslek etiğini, çalışma prensiplerini, bilgiye ve bilime önem vermeyi, katılımcı yönetimi, sorumluluk vererek paydaş çoğaltmayı ondan öğrendik. Daha nice öğrendiklerimiz cabası.” dediler.