FETÖ'nün karar merkezinde
Eski istihbaratçı Enver Altaylı’nın, devlet sırrı içeren bilgileri, ülke yönetiminin aleyhine siyasal amaçla kullanılmak üzere elde ettiği, bunları zaman zaman muhataplarına üstü kapalı veya açık şekilde ifade ettiği kaydedildi.
ABD MENFAATİ YÖNÜNDEN ÇOK TEHLİKELİYMİŞ!
Ankara 16. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen, eski istihbaratçı Enver Altaylı’nın da aralarında bulunduğu üç sanığın yargılandığı davada esas hakkındaki mütalaa açıklanmıştı. Mütalaada, Altaylı’nın darbe girişimi sonrasında da “bu girişimin örgütle bir alakası olmadığına” ilişkin propaganda dokümanlarının hazırlanmasında, karar alıcı olarak görev yaptığı belirtildi.
Mütalaada, “An Eurasian columnist recently” isimli dokümanda sanığın, siyasal casusluk amacıyla istihbarat kaynaklarının olduğunu belirttiği ifade edildi. Söz konusu belgenin devamında, Altaylı, Türkiye’nin Rusya ve ‘Şangay (Shanghai) Beşlisi’ olarak bilinen uluslararası oluşumla yakınlaşmasının ABD menfaatleri yönünden çok tehlikeli olacağı yönünde muhatabını uyarıyordu.
Mütalaada, Enver Altaylı’nın “Silahlı terör örgütü yöneticiliği” ve “Siyasi ve askeri casusluk” suçlarından 42 yıl 6 aya kadar hapisle cezalandırılması talep edildi. Mehmet Barıner hakkında üyelik ve casusluk suçlarından 35 yıla kadar hapis cezası isteyen savcı, tutuksuz sanık Seda Chamatzoglou’nun ise beraatini istedi.
74 sayfalık mütalaada dikkat çeken ayrıntılar yer aldı.
FETÖ YÖNETİCİLERİYLE İRTİBATI DEVAM EDİYORDU
Mütalaada, FETÖ’nün üst düzey görevlilerinin kendi aralarındaki örgüt içi iletişimde kullandıkları ByLock programı yazışmalarına göre sanık Altaylı’nın, Mustafa Özcan ile irtibatının devam ettiği belirtildi.
Sanığın cep telefonu imajları incelemesiyle elde edilen, örgütün üst düzey üyeleri olan Bilal Ekşili ile yaptığı telefon iletişimlerine de mütalaada yer verildi: “Sanığın, örgütün Mısır sorumlusu olan Sinan Yorulmaz ile olan 2015 yılındaki irtibatı, sanığın Şakir Şen ile Rasim Bölücek vasıtasıyla planlanan ABD’de görüşme planları, yine telefonunda ‘Salih Cemaat’ olarak kayıtlı Salih Yaylacı ile telefon görüşmeleri dikkate alındığında, sanığın örgütle olan irtibatını ve sakıncalı bulduğu kişilerle görüşmeyi kestiği yönündeki savunmasının, bu görüşmelerin tarihi itibariyle suçtan kurtulma çabası olarak değerlendirilmesi gerektiği, nitekim 2015 yıllarında sanığın bu kişilerle bağlantısının devam ettiği anlaşılmıştır.”
‘ÖRGÜTTE KARAR ALMA MEKANİZMASI İÇERİSİNDE’
Mütalaada, sanığın örgüt içerisinde karar alma mekanizması içerisinde yer aldığının belgelendiği bildirildi. Sanık, Özbekistan ve Kazakistan FETÖ okullarının kuruluşunda da örgüt liderleriyle birlikte çalışmıştı.
Sanığın darbe girişimi sonrasında da örgütün ülkeyi itibarsızlaştırma, darbenin örgütle bir alakası olmadığına ilişkin propaganda dokümanlarının hazırlanmasında karar alıcı olarak görev yaptığı anlatıldı.
Enver Altaylı tarafından, ABD başkanının bir dönem Milli Güvenlik Danışmanlığını yapan Michael Flynn’e yazıldığı iddia edilen mektupta ise ABD yönetimi ve muhatap ile birlikte çalışma arzusunun ifade edildiği belirtildi.
