17 Mayıs 2024 Cuma
İstanbul 13°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Perinçek ve Bahçeli'yi hedef alan sinsi plan

Perinçek ve Bahçeli'yi hedef alan sinsi plan
A+ A-

SALİH TUNA-SABAH

"Liberal", "özgürlükçü sol" ve etnisite asabiyetiyle malul çevreleri ayartmak için Bahçeli'yi öne sürüyorlar, milliyetçi ve muhafazakâr çevreler için de Perinçek'i.

Çok da sinsiler...

Mesela, Babacan, Perinçek'in "Aynı gemideyiz" çıkışından rahatsızlığını dile getirmek için 28 Şubat dönemini şal olarak kullandı.

Babacan nihayetinde Kılıçdaroğlu'nun "Dostlarımızla iktidar olacağız" sözüyle dermeyan ettiği dostlarının önde gidenlerinden değil mi?

Madem 28 Şubat'tan rahatsızsın, CHP gemisinde işin ne?

Davutoğlu ona nazaran daha kurnaz. "AKP, MHP'den vazgeçip Doğu Perinçek'in peşinden gidiyor..." diyor.

Fitne dediğin böyle olacak; bir taşla kuş sürüsü.

Lakin fazla kurnazlık da bünyeye zarar. Hedefe ulaşamayınca insanı yer bitirir.

***

15 Temmuz gecesi Bahçeli ve Perinçek tüm kadrolarıyla FETÖ'ye karşı son derece net tavır koydu.

Peki, Erdoğan'a Bahçeli ve Perinçek üzerinden yüklenen Davutoğlu ve Babacan o gece neredeydi?

Babacan yurt dışındaymış ama nerde olduğu tam olarak bilinmiyor. 15 Temmuz öncesi de FETÖ bankası Bank Asya'yı kurtarmakla meşguldü.

RAND RAPORUNDA ORDUYA SALVOLAR

HASAN BASRİ YALÇIN-SABAH

İşin başka bir açıklamaya muhtaç tarafı, dış bağlantı meselesi. Türkiye'de ne zaman bir darbe veya muhtıra olsa Amerika ile olan ilişkisi zamanla ortaya çıkar. Özellikle son bir yıldır RAND raporundan bu yana orduya yönelik Amerikan merkezli salvolar olduğunu biliyoruz. Ama imzacıların içinde de Amerikan karşıtlığıyla tanınmış kimselerin olması kafaları karıştırıyor.

Aslında biraz basitleştirerek ilerleyecek olursak anlamlı bir açıklama bulmak mümkün. İşin bir tarafında "kişisel hırs ve ihtirasların" olduğunu söyleyebiliriz. Emekli olmasına rağmen hâlâ kendini bazı konularda söz söylemeye layık tek kişi olarak görenler bu hırsla konuya dahil olmuş olabilir.

YALÇIN VE KİRAS HALA MONTRÖ TARTIŞMASI VAR SANIYOR

İBRAHİM KİRAS-KARAR

Kimilerine göre Montrö’den en fazla rahatsız olan güç ABD olduğuna göre Biden döneminde bir yakınlaşma sağlanması için konu masaya getirilmiş olmalı. Hatta malum bildirinin imzacılarından eski Deniz Kuvvetleri Kurmay Başkanı Atilla Kezek Sözcü yazarı İsmail Saymaz’a verdiği mülakatta “Aklına insanın şu geliyor: ‘Bu amirallere haddini bildirin’ mi dedi Amerika?” demiş. Bunun fazlasıyla uçuk bir senaryo olduğunu söylemeye bile gerek yok ama “meselenin gerçekten Montrö meselesi olduğunu” düşünürseniz düz mantık sizi böyle tuhaf yorumlara yöneltiyor ister istemez.Peki, “gerçek amaç” ne? Öyle görünüyor ki amaç Kanal İstanbul projesine ideolojik meşruiyet oluşturmaktan ibaret. Montrö’den çıkma konusunun hangi tarihten itibaren en üst seviyede gündeme getirildiği ve tartışmaya sokulduğu ortada…

SONER YALÇIN-SÖZCÜ

Bu sözlerde büyük fırtına çıkarılacak ne var? Denizciler, Montrö'nün Türkiye için ne derece hayati önemde olduğunu belirtiyor.Eğer bir kaşık suda fırtına estiriliyor ise asıl bunun üzerinde durmak gerekiyor. Montrö'yü savunmak anti-emperyalizmdir; ABD/NATO karşıtlığıdır.ABD/NATO, Montrö Sözleşmesi'ni yok etmek için fırsat kollamaktadır. Denizcilerin Montrö çıkışı boşa değildir, denizlerdeki stratejik gelişmeleri yakından takip ettiklerini yazılarından biliyoruz…Ne dedi Erdoğan:-“Montrö Sözleşmesi'nden çıkmakla ilgili halihazırda ne bir çalışmamız ne de böyle bir niyetimiz vardır. Ama gelecekte bu ihtiyaç ortaya çıkarsa, ülkemizi daha iyisine kavuşturmak üzere her sözleşmeyi gözden geçirmekten de çekinmeyiz…”Zelenski ile görüşme konularından biri de Montrö olmaz inşallah!

“BAŞA ÇIKAMADIKLARI FİKİRLERLE ALAY EDİYORLAR”

FUAT UĞUR-TÜRKİYE

Aydınlık gazetesi yazarı Utku Reyhan bu ilişkiyi tek tek anlattı önceki gün.Ergun Mengi GİF üyeliğini silmiş ama Google’da ayak izleri kalmış. İnkâr edemedikleri için şimdi alaya alıyorlar. CFR’ın Türkiye Uzmanı ve 15 Temmuz’da Büyükada’da kamp kuran CIA ajanı Henry Barkey’in öğrencisi olan Steven A.Cook da Utku Reyhan’ın paylaşımıyla dalga geçmeye çalışarak “CFR hakkında eski ve çok kullanılmış komplo teorileriyle saçma bir mesaj. Aydınlık ahalisinin anlaşılan yeni bir eyleme ihtiyacı var ama bu artık çok sıkıcı” diye cevap vermiş.

Bu türler, başa çıkamadıkları fikirler olduğunda onlarla ya alay ederek ya da “bıkkın” bir ifade takınarak üste çıkarlar. Legal görünümlü uluslararası illegal masonik oluşumların tipik “iletişim” yöntemi.

“ATATÜRKÇÜLER BU İŞİ ÇÖZSÜN”

SERDARERSEVEN-MİLAT

Darbeciler, bildiriciler, şunlar, bunlar, Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı Serdar Üsküplü’nün ifade ettiği gibi,Atatürk’ü , “Atatürk ilke ve İnkılâpları”nı, Kemalizm’i birer “maske” olarak kullanıyorlarsa, ortada çok ciddi ve mutlaka halledilmesi gereken bir sıkıntı var demektir.Bunu çözecek olan bizler değiliz; Atatürkçüler, Kemalistler, Atatürk İlke ve İnkılâpları’na bağlılık konusunda mangalda kül bırakmayanlar bir araya gelsinler…Ve bu meseleyi bir çözüme kavuştursunlar. “Atatürk” üzerindeki tartışmalar artık sona ersin. Her darbe, muhtıra, bildiri metnine mutlaka Atatürk’ü yerleştiren darbe heveslilerinin, “zevzeklerin” Cumhuriyet’in Kurucusu’nu istismar etmelerinin önüne geçilsin.Biz de rahat edelim,

KARAR GAZETESİ YAZARLARININ DERDİ PERİNÇEK!

HAKAN ALBAYRAK-KARAR

Milliyetçi Hareket Partisi, Uygur Türklerinin kanayan yarasına yabancı başkentlerin prizmasından bakmaz, bakamaz; Washington’un gözüyle Pekin’i şekillendiremez, Pekin’in gözüyle de Washington’u kavrayamaz” deyip geçmesin mi? Washington’un gözüyle Pekin’i şekillendirmek… Tam da Şi Cinping ve Doğu Perinçek’in ağzına layık bir retorik. “Çin’in Uygur Türklerine zulmettiği iddiasını dile getirenler Amerikan emperyalizmine hizmet ediyor” propagandasına destek değilse nedir bu?

AKİF BEKİ-KARAR

Çin o 5'ten biri, dünyadan büyük değilse neden büyük? Çözülemeyen ikinci sır ise Doğu Perinçek ve takımının el üstünde tutulması. Bıçak kınını kesmez derler; Maocu Aydınlık ekibinden kıblegahları Pekin'e laf etmeleri beklenmiyor. Fakat iktidar ve medyası, her muhalefet partisinin ve eleştirel yayının arkasında bir dış bağlantı, yabancı devletler hesabına bir etki ajanlığı, bir beşinci kol faaliyeti arıyor da...Bir tek Çin çıkarlarının Türkiye temsilcisi gibi kurum satanlardan işkillenmiyor. Perinçek ekibi, öyle kilit kürek altında da değil alenen Çin propagandası yapıyor, açıktan Çin ağzıyla konuşuyor, Çin'in menaaflerinin savunuyor. Çin'i protesto edenleri bölücülüğe ve terörizme destekle suçluyorlar. Türkiye istese Çin'de bunu parayla yaptıramaz, satın alamaz böyle hizmeti. Sadece ideolojik bağlılıkla, yakınlıkla filan açıklanabilir mi?

Medyanın Halleri perinçek bahçeli