20 Mayıs 2024 Pazartesi
İstanbul 19°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Sanayinin omurgası eriyor! Çelik ekmeğini tozdan çıkarıyor

Çelik ihracatı ağır kan kaybı yaşıyor. Bunun nedeni ise maliyet artışları. Sektör enerji fiyatını dünya seviyesinde kullanmayı talep ediyor. ÇİB Yönetim Kurulu Üyesi Erciyas, 'Körfez rakibimiz oldu, İran bizi geçti.' dedi

Sanayinin omurgası eriyor! Çelik ekmeğini tozdan çıkarıyor

Çelik İhracatçıları Birliği (ÇİB) yüzde 40'ı aşan ihracat düşüşünü durdurmak için pazar faaliyetlerine hız verdi. 11-13 Ekim tarihleri arasında Polonya’nın Varşova şehrine gerçekleştirilen ÇİB ticaret heyetine 19 Türk firması katıldı. Ticaret Bakanlığı'nın da destek verdiği heyetin faaliyetlerini yerinde izlemek için bizde ÇİB'in davetlisi olarak Varşova'daydık. Heyete yoğun bir ilgi olduğunu gözlemledik. Türk heyeti, 130 Polonyalı firma ile beş yüzün üzerinde görüşme yaptı. Heyete başkanlık eden ÇİB Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet Kamil Erciyas ile burada yaptığımız sohbette, ihracatın neden bu kadar sert düştüğünü sorduk. Asgari ücretin 500 dolara ulaşması, ülkemizdeki enerji maliyetlerinin Avrupa ve Çin fiyatının üzerinde seyretmesi ve yaptırımlar yüzünden Rusya'dan uygun ham madde temin edilememesi yüzünden Türkiye'nin lojistikten sağladığı avantajı kaybettiğini anlatan Erciyas, "Bir sektörün ihracatı yüzde 45 düşerse, bu ciddi bir alarmdır. Çelikte hiç sıralamalarda olmayan İran bizi geçti, biz Almanya'yı bile geçmiştik. Almanya'nın tekrar altına düştük. Körfez ülkelerine yapılan yatırımlar sayesinde bu ülkeler pazarımızken rakibimiz oldu." dedi.

Sanayinin omurgası eriyor! Çelik ekmeğini tozdan çıkarıyor - Resim : 1

ABD SAVAŞ SANAYİSİNİ DESTEKLİYOR

Çelik sektörü için en önemli girdinin hurda ve enerji olduğunu söyleyen Erciyas, küresel piyasalara uyumlu enerji fiyatları ve girdi maliyetleri istediklerini ifade etti. Türkiye’nin Çin’in ardından en büyük hurda ithalatçısı olduğunu söyleyen Erciyas, şunları aktardı:

“Bizim can alıcı maliyetimiz hurda fiyatı. Hurda fiyatları, gelişmiş ülkelerdeki hurda fiyatlarından etkileniyor. Türkiye çelik sanayi, yüzde 35 cevherden, yüzde 65 hurdadan üretim yapıyor. Hurdayı, cevheri ithal ediyoruz. Çelik sektörü ağlamakta onun için haklı. Para kazanmıyor. Üstüne üstlük şimdi bir de satamıyor. Sattığımız zaman da kârlılığımız yüksek değildi ancak hiç olmazsa sabit giderlerimizi karşılıyorduk. Şimdi sabit giderlerimizi de karşılamakta zorlanıyoruz. Çok sıkıntılı bir dönemden geçiyoruz. Tüm sorunlarımızın yanında kota konusunda da sıkıntılarımız sürüyor. Amerika'da üreticiler en az yüzde 25 kâr marjıyla çalışıyor. Yüzde 25 koruma oranı da buradan geliyor. Döviz risk altında. ABD kendini desteklemek için savaş sanayisini destekliyor. Biz ise hurdanın tozundan faydalanacak imalatlarla uğraşıyoruz. Kâr marjımız tabi ki düşük. Türkiye'de çelik sektöründe hiçbir şekilde yüzde 25 kâr marjı yok. Amerika pazarında çelik fiyatı 850-950 dolarlarda, Çin’de 500-550 dolar, Türkiye’de 570-650 dolar. Türkiye’de yüzde 25 kâr marjımız olsa o fiyatlara satılması lazım ama yapamıyoruz."

ŞİMŞEK'İN PLANI KATMA DEĞER

"Elimizde olmayan nedenlerle girdilerimizin fiyatı artıyorsa yapabileceğimiz bir şey yok. O zaman fabrikaları kapatmak veya başka ürünlere geçmek lazım.” diyen "Erciyas'a ne yapmalı?" sorusunu yönelttik. Katma değeri yüksek ürünlere geçilmesinin önemine işaret eden Erciyas, planlamanın önemine işaret eden şu mesajları verdi:

“Bu da diğer finansman gibi yatırım teşviklerini gerektiriyor. O da şu anda sıkıntıda. Türkiye'nin finans durumu bunları karşılayacak konumda değil. Eskiden Devlet Planlama Teşkilatı vardı. Onların bunlara göre yatırım teşvikleri vardı. Artık planlama yok. Kanımca Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in politikası; üretimi katma değere çekmeye çalışıyor. Kaynak ne kadar yetecek, ne kadarı buraya, ne kadarı KKM'ye kullanılacak? Döviz girdisi olabilse, ihracat yapılacak sektörlere yatırım yapmak lazım ama inşaata değil. Sayın Şimşek'in politikası bu bence."

'EYT'NİN HASARI DEPREMDEN FAZLA'

Sanayinin omurgası eriyor! Çelik ekmeğini tozdan çıkarıyor - Resim : 2

Kaynak sorunu meselesinde bir tespit yapan ÇİB Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet Erciyas, "Depremin etkisinden çok daha fazla zarar veren başka bir şey var; EYT. O bir yerde, KKM diğer yerde duruyor." ifadelerini kullandı. Rusya-Ukrayna arasında devam eden savaşın çelik sektörüne etkilerini de değerlendiren Erciyas, “Polonya'nın kuzeyindeki ülkeler tüm çelik ihtiyaçlarını Rusya'dan tedarik ediyorlardı. Ama bu ambargo ve savaş nedeniyle alternatif pazarlar devreye girdi. Polonya, bizim gibi ülkelerden veya değişik ülkelerden ham maddeyi kendi ihtiyacı için aldığı gibi bu ülkelere transit satış için de kullanıyor. Dolayısıyla Polonya iyi bir pazar." dedi.

Rusya Çin İhracat İran EYT Çelik