Türk-İş'ten sitem: İzmir’de siyasilerden destek göremiyoruz

Gazetecilerle bir araya gelen Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (TÜRK-İŞ) 3. Bölge Temsilcisi Hayrettin Çakmak, geride kalan mücadele yılına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Sendikal örgütlenmenin üzerinde duran Çakmak, İzmir Metro A.Ş'de Demiryol İş Sendikası işçilerinin grevi sırasında İzmir Büyükşehir Belediyesinin tutumunu eleştirdi. Çakmak İzmir'de siyasi otoritenin emekçinin yanında olmadığını vurguladı.

BİR YILDA 52 İŞ YERİNDE ÖRGÜTLENME

Emekçilerin ekonomik sıkıntılarının devam ettiğini söyleyen Çakmak, "İki aylık enflasyon 18'e oturdu. Sıkıntımız devam ediyor ama umutsuz değiliz. Umutlarımız yüksek. Ülkemizin refaha kavuşacağına inanıyorum." dedi.

Çakmak, Ege Bölgesi'ndeki örgütlenme çalışmalarına ilişkin şunları kaydetti:

"İzmir'de 100 bin, Manisa'da 45 bin, Denizli'de 4 bin 500, Muğla'da 13 bin 500, Uşak'ta bin 500, Aydın'da 12 bin 500 üye olmak üzere şu an Ege Bölgesi'nde 175 bin üyeye ulaştık. Çok çok önemsediğim, üzerinde hassas olark durduğum konu örgütlenme. Ben teşkilatın her gün bir üye yapıp fazlalaştırmanın hedefinde ve onun mutluluğunu yaşayan insanlardan biriyim. Bu illerde serbest bölgeleri, sanayi sitelerini gezip hangi iş yerlerinde örgütlenebileceğimizi tespit ettik ve istişarelerde bulunduk. Sorumluluk alanımızdaki illerde, yapmış olduğumuz toplantılar ve ziyaretlerin meyvelerini şubelerimiz toplamaya başladı. Aynı zamanda bir sene içinde İzmir'de toplam 52 iş yerinde örgütlendik.

'İŞÇİYİ BEKLEMEYECEĞİZ AYAĞINA GİDECEĞİZ'

"Örgütlenme bir iş yerinde başlar yarın on iş yerine kadar uzar. Önemli olan o iş yerlerinin önüne gidebilmektir. Biz daima işçinin ayağına gidiyoruz. Onları buralara beklersek hata yapmış oluruz. İşçinin kapısına gitmediğin sürece artık o işçi sana gelmiyor."

DESTEK BEKLERKEN KÖSTEK OLDULAR

Çakmak, temmuz ayında greve çıkan İzmir Metro ve Tramvay emekçilerinin Büyükşehir tarafından ötekileştirildiğini şöyle anlattı:

"İzmir Metro ve Tramvay emekçilerimizle bir grev dönemi yaşadık. Bizim tercih ettiğimiz bir durum değildi ancak zorunda bıraktılar. Ancak bizleri ötekileştirmeyi tercih ettiler. Bizlerle diyalog kurmaktan kaçındılar. Hiç beklemediğimiz bir koşulda açıklamalarda bulundular. Sadece belediye değil siyasiler de açıklamalarda bulundu. Bunlar bizim için hoş olmadı. Çünkü biz destek beklerken köstek olmaya çalıştılar. Gece greve çıkmadan önce taleplerimizi sunmuştuk ve o talepleri aldık. Yani o zaman da verebilirlermiş. Demek ki greve biz çıkmamışız, onlar bizi greve zorlamışlar. Suçluluklarını kendileri kabul edecekler, bizi suçlamayacaklar."

'KAYIT DIŞI GÖÇMEN EMEĞİNİ TESPİT EDELİM'

İzmir'deki siyasi otoriteden destek göremediklerini söyleyen Çakmak, göçmen işçiler meselesine dair de şu değerlendirmeyi yaptı:

"İzmir'deki siyasi otoriteden hiçbir zaman destek göremiyoruz. İzmir'de 13 tane sanayi bölgesi var. Biz isteriz ki milletvekilleri ile beraber o alanda neler yaparız diye çalışmalar yürütelim. Çünkü oralarda merdiven altında çalışan bir sürü göçmen ve kaçak işçiler var. Onları tespit edelim. Gerekeni yapalım. Tabii ki sahip çıkmak gerekiyor mu? Sahip çıkacağız. Ama kontrollü olmamız gerekiyor."

MADENCİLERE DESTEK

Çakmak, Eskişehir'de mücadele eden maden emekçilerine de destek verdi:

"Maden emekçisini yürekten kutluyorum. Orada ihaleden doğan bir sıkıntı var. Dün Genel Başkanımız Ergün Atalay ziyaret etti. Çözümü yer altından çıkardı. Çözüm noktasına ulaştırma hedefinde. Kısa zamanda ulaştıracağına da eminiz. TÜRK-İŞ'in olduğu yerde hiç kimsenin hak kaybı olmaz. TÜRK-İŞ'in olduğu yerde de zalimin zulmü hiç olmaz. En kısa sürede de onlarla refaha kavuşacak."