28 Nisan 2024 Pazar
İstanbul 18°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

‘Uygurlar, Türk-Çin ticaretinde önemli rol oynuyor’

Uygur İşadamları Derneği Başkanı Sabir Boğda, gelişen ticari ilişkilere dikkat çekti. Uygurların iki ülke arasındaki ticari alanda hep var olduğunu dile getiren Boğda, farklı alanlarda yaratılması gereken fırsatlara ilişkin konuştu.

‘Uygurlar, Türk-Çin ticaretinde önemli rol oynuyor’
A+ A-
HABER MERKEZİ

Aydınlık Gazetesi Yazarı Şule Perinçek’in Ulusal Kanal’da yayınlanan Yeni Ufuklar programında bu haftaki konuğu Uygur İşadamları Derneği Başkanı Sabir Boğda oldu. Türk-Çin ekonomik ve ticari ilişkilerinde Sinciang Uygur Özerk Bölgesi’nin önemini vurgulayan Boğda, Uygurlar’ın bu ilişkilerdeki rolünü de anlattı.

Türkiye ile Çin’in arasındaki ilişkiler kültürel ve siyasi boyutta olduğu kadar ekonomik olarak da büyümeye devam ediyor. Türkiye’nin Kuşak Yol İnsiyatifinin geçiş noktasında bulunması ve insiyatifin başlangıç noktası olan Sinciang Uygur Özerk Bölgesi ve buradaki Uygur halkıyla tarihi ve kültürel bağlarının da bulunması bu ilişkileri artırıyor. Şule Perinçek’in konuğu olan Boğda, Türk iş insanlarını Çin’de bekleyen fırsatları anlattı. 1988’den beri Türkiye’de yaşayan Urumçi doğumlu Boğda, bu ilişkilerde Uygurlar’ın önemli rol oynadığını da vurguladı. Özellikle turizm, tekstil, hazır gıda ve karasal taşımacılıkta büyük fırsatlar bulunduğunu vurgulayan Boğda şunları belirtti:

‘ORTAK İŞBİRLİKLERİNİ ARTIRMAMIZ LAZIM’

“Türkiye’de esnafın Çin’in her bölgesiyle ticaret yaptığını bunun da Uygur kardeşlerimiz sayesinde gerçekleştiğini görüyoruz. Burada Uygurlar’ın önemli rol oynadığını görüyoruz.

Orta Asya’ya Türk Cumhuriyetlerine, Avrasya Koridoruna Türkiye’ye kadar uzanana karasal taşımacılığın ana noktası Sinciang Uygur Özerk Bölgesi. İpek yolunda Uygur Özerk Bölgesi olmazsa olmaz bir nokta. Burası ekonomik olarak çok gelişmiş bir bölge. 2012’de Cumhurbaşkanının ziyaretinde Fatih Altaylı’nın bir yazısı var; 'Eğer gelişmemiş Urumçi böyleyse gelişmiş Pekin nasıldır' o dönemdeki Urumçi’ye giderken herkesin düşüncesi bir Orta Asya’daki herhangi bir şehir gibi düşünmüşler. Geldikten sonra şaşırmış kalmışlar. Bunu nasıl Türkiye Cumhuriyeti’nin ortak istişaresiyle bölgede ne haklar katabiliriz? Bunu tartışmamız, ortak işbirliklerini artırmamız lazım. Bunun düşüncesindeyim.

“Uygurlar 2 ülke arasındaki ticari alanda hep vardı. 2-3 bine yakın iyi Çince bilen, Çin’i çok iyi bilen, Türkiye’yi de öğrenmiş olan bir genç nesilden bahsediyoruz. Türkiye’deki iyi üniversiteleri bitirmiş arkadaşlarımız var. Şu anda Çinli devlet kuruluşlarında bine yakın gencimiz çalışıyor. Türkiye’de iyi yetişmiş bir Uygur çok önemli rol alabilecek bir aktör. Çünkü kültürel yakınlığı var. Türkiye’ye çok kolay adapte olabiliyor. Çinli firmalar genç arkadaşlarımızı işe alıyorlar ve istihdam sağlıyorlar. Şu anda bir enerji firmasının 200 milyon dolarlık bir yatırımının binde 5 ortağı bizim daha önce çalıştığımız bir öğrencimiz. Şuanda genel müdürlüğünü yapıyor. Türkiye’de 20 seneden beri mermer sektöründe çalışan bin küsur Uygur gencimiz var. Bunların çoğu mermer ocakları sahipleri, bazıları hala uluslararası mermer pazarlama işleri yapıyor. Birçoğu da Çin firmalarının Türkiye’deki direktörleri ve satış müdürleri. Turizm sektöründe de aynı şekilde. Rehber, resmi tercüman, asistan olarak 2 bine yakın gencimiz çalışıyor.

900 MİLYON DOLAR TİCARET HACMİ

“Ekonomi Bakanlığı’nın projesi olarak 2012’de bir deneme yaptık. 12 bin metrekare bir alanda bir Türk Ticaret merkezi kurduk. Bölgede Türk mallarına Türk ürünlerine aşırı müthiş bir talep var. Reklam yapmaya da gerek yok. Türk Ticaret Merkezi tabelasını astık. 2 ayda dükkanlar kiraya verildi. Türkiye’den bir ticaret heyeti götürdük. İkili anlaşma yaptırdık bölge halkıyla. Sadece tekstil olarak o dönemde 11 milyon dolar bölgesel ticaret. Bir sene sonra bu 900 milyon dolara çıktı. Turist olarak Uygur Kazak, Çinli karma bir grup geldi. 17-18 bin civarında. Bunlar da o damak zevkiyle kültürel olarak Türkiye’yi daha yakın gördüler. Herkes burada çok ciddi alışverişler yapıyor. Yanlarında Türkiye’de buldukları sabundan tutun zeytinyağına kadar bölgeye taşıma yaptılar. 2012’den 2017’ye kadar yıllık 900 milyon dolara yakın bir ticaret hacmi yakaladık. Biz de o kadar hızlı beklemiyorduk. Türk Ticaret erbaplarının orada yapabileceği yatırımlarla, bölgede Çin’in yapmak istediği belirli projelerle ortaklaşa hareket edersek çok ciddi başarılar elde edilebileceğine inanıyorum. Mesela tekstil. Çin’in tekstil merkezi Güneydoğu. Buradaki tekstil merkezlerini batıya yani Uygur Özerk Bölgesi’ne taşımaya başladılar. Türkiye Cumhuriyeti İhracatçılar Birliği (TCİB) yıllık ihracat tekstil hazır giyim sektöründe çok ön planda. Türkiye ile o bölgedeki üretim tesisleriyle biz öğretmenlik yapabiliriz. Çin’deki tasarıma biz renk katabiliriz. 2017’de bir Türk moda şenliği yaptık. TCİB ile. Müthiş bir organizasyon oldu. Hala Türkiye’den çok ciddi şekilde halı gidiyor bölgeye. Oradan da ipek halı geliyor. Tasarım konusunda Türkiye daha iyi. Çin hazır giyim sektöründe biraz pahalı. Türkiye’ye gelip Dünya markalarını Nişantaşı’nda Avrupa’dakinden daha ucuz alırız diye kat kat fazla alıyorlar. Hazır giyim sektöründe orada çok büyük bir açık var. Bu konuda çok iyi bir çalışma yapılabilir.

HELAL GIDA BÜYÜK BİR SEKTÖR

“Bir diğer önemli konu da gıda. Uygur Özerk Bölgesi Müslüman nüfusun yoğunluklu olduğu bir bölge olduğu için bütün Çin’in helal gıda ihtiyacını karşılayan bir bölge. Geleceğin helal gıda ihtiyaçlarını karşılayacak ciddi yatırımlar 15 seneden beri devam ediyor. Uygurlar’ın da üretim kapasitesini artıracak sanayi deneyimi yok. Çin’de peynir üretimi hepsi ithaldir. Salam vs tamamiyle helal gıda sertifikasıyla bölgede üretildiği zaman tüm Çin’deki turistik tesislerin ihtiyaçlarını karşılayacak. Çok büyük bir sektör.

KARASAL TAŞIMACILIK ÖNEMLİ

“2015’te Türk Ticaret Ataşesiyle bir çalışma yaptık: Çin ortak karasal taşıma anlaşması. Bununla biz bayağı uğraştık. Sonra belirli sebeplerden dolayı askıda kaldı yapılamadı. Bu taşımacılığı ben çok önemli görüyorum. Çünkü Türkiye Orta Asya’ya yılda ortalama 70 bin tır ihracat malı gönderiyor. Ama dönüş malı yok. Bu da bizim ihracatımızı engelliyor. İstanbul’dan çıkan bir tır Bişkek’e 14 bin dolara gidiyor. Dönüş malı olsaydı belki 21 tonluk bir araç 7 bin dolar artı maliyetle Bişkek’e ulaşmış olacaktı. Pekin’in İpekYolu projesini desteklemek kapsamında Uygur Özerk Bölgesi’ne giden Çin’in bütün ihracat ürünlerinin nakliye teşviki var. Sıfır maliyetle Urumçi’ye Kaşgar’a getirebiliyorsunuz. 7-8 ülkenin direkt başkentine bağlanabilen bir bölgeden bahsediyoruz. Bölge karasal taşımacılıkta çok önemli bir rol oynuyor. Boş tırımızı ortak anlaşma yaparak Uygur bölgesine kadar sokabilirsek Kaşgar’dan yükü yükleyip İstabul’a kadar taşıyıp da Mersin’den Avrupa’ya ve Ortadoğu’ya malı yükleme yapabildiğimiz zaman bu bölgedeki en büyük lojistik ağımız tamam olur.”

Çin Uygur