26 Nisan 2024 Cuma
İstanbul 17°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Yeni Dünya ve Afrika-3: Rusya’nın Afrika’ya dönüşü

Ali Rıza Taşdelen

Ali Rıza Taşdelen

Gazete Yazarı

A+ A-

İlk iki yazımızda, dünyanın yeni bir saflaşmaya sahne olduğunu; başını ABD emperyalizminin çektiği Atlantik kampının, başka bir deyişle Batı’nın bir çöküşü yaşadığını, 2000’li yıllardan itibaren başını Çin’in çektiği Asya’dan yükselen yeni bir uygarlığın doğduğunu ifade etmiştik. İnsanlık yeni bir dünyaya tanıklık ediyor.

Bu yeni dünyanın öncü ülkeleri imparatorluk geleneğine sahip Çin, Rusya ve Türkiye gibi ülkeler, Batılı güçlerin hegemonyasının sonuna gelindiği her yerde boy gösteriyor ve hızla onların yerini alıyorlar.

ABD ve Fransa gibi emperyalist ülkelerden giderek kopan Afrika ülkeleri, yeni dünyanın aktörleri Çin, Rusya ve Türkiye ile ilişkilerini geliştiriyor. 200 yıllık Fransız sömürgeciliği son bulurken, Afrika’da Asya Çağı başlıyor. Afrika’nın birinci ticaret ortağı Çin olurken, Rusya da bir numaralı silah tedarikçisi olmanın yanında petrol, doğal gaz ve maden işletmeciliğinde önemli adımlar atıyor.

RUSYA, SOVYETLER BİRLİĞİ’NİN MİRASINI İYİ DEĞERLENDİRDİ

Afrika ülkeleri Batılı sömürgecilerden kurtulma ve bağımsız olma mücadelesi verdiği 1960’lı yıllarda Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği’nin (SSCB) önemli desteğini aldı. Batı ile rekabet içinde olan SSCB, Soğuk Savaş yıllarında Afrika ülkeleriyle siyasi ve kültürel ilişkiler geliştirmenin yanında, sanayi ve tarım sektöründe, askeri ve mesleki eğitim alanında önemli yatırımlarda bulundu. Aynı dönemde Afrika’nın en önemli silah ve askeri ekipman tedarikçisiydi.

1990’ların başında SSCB’nin dağılmasıyla birlikte Afrika ile var olan siyasi ve ekonomik ilişkiler bıçak gibi kesildi.

PUTİN İLE BAŞLAYAN RUSYA-AFRİKA İLİŞKİLERİ

2000’li yıllardan sonra, Rusya, Devlet Başkanı Putin önderliğinde, Sovyetlerin mirasını yeniden tesis etmeye koyuldu.

Özellikle petrol, doğal gaz, uranyum ve altın madeni sektöründe Rus şirketleri Afrika’ya yöneldi. Son yıllarda Sudan, Zambiya, Ruanda, Etiyopya, Mısır ve Nijerya’da Rus nükleer santrallerinin inşasına başladı.

Rusya’nın Afrika ile ticari ve askeri ilişkileri, özellikle Batı’nın Kırım kriziyle 2014’de başlattığı yaptırımlara karşı alternatif arayışıyla daha da arttı.

Dünyanın ikinci silah ihracatçısı Rusya, Afrika ülkelerinin en büyük silah tedarikçisi konumunda. Afrika’ya yapılan toplam silah ithalatının yüzde 35’ini Rusya gerçekleştiriyor. ABD ve Fransa’nın toplam payı ise yüzde 16,5 düzeyinde. Ayrıca Kuzey Afrika ülkelerinin yanında Sahra altı Afrika’da 25 ülke ile askeri ve teknik işbirliği içinde.

Bu arada, Rusya’nın Afrika ülkelerinin Sovyetler Birliği döneminden kalan 20 milyar dolar borcunu sildiğinin de altını çizelim.

RUSYA-AFRİKA ZİRVESİ

Afrika ile ilişkilerin bugün hızlanarak gelişmesinde Ekim 2019’da Soçi’de düzenlenen 1. Rusya-Afrika Zirvesi’nin önemli bir payı var.

Zirveye 43 Afrika ülkesinin lideri katılmış ve toplam değeri yaklaşık 12,5 milyar dolar olan çeşitli anlaşmalar imzalanmıştı.

Putin, Zirvenin açılış konuşmasında Rusya ile Afrika arasındaki mevcut 20 milyar dolar düzeyindeki ticaret hacmini 4-5 yıl içerisinde iki katına çıkarmayı hedeflediklerini ifade etmişti.

Rusya’nın, silah ve askeri ekipman satışında Çin’in iki katı fazla bir ticaret hacmine sahip olsa da ekonomik alanda Çin’in çok gerisinde olduğunu da belirtelim.

Asya’nın bu iki öncü ülkesinin Afrika’da hem ekonomik hem de askeri ilişkilerde sömürgeci ve hegemonyacı Batılı emperyalistleri geride bırakmaları, Afrikalıların daha özgürleşmelerinin ve devletlerinin daha bağımsızlaşmasının önünü de açacaktır.

Yeni Dünya ve Afrika-1: Fransız sömürgeciliğinin sonu

Yeni Dünya ve Afrika-2: Afrika’da Çin Çağı